03.01.2023, 13:27

Mübadelenin 100. yılında... "Bir Fırtına Tuttu Bizi, Deryaya Kardı"

30 Ocak 1923. Anadolu ve Balkan coğrafyası için etkisi 21. yüzyıla uzanacak sarsıcı değişimin başladığı tarih. Lozan Antlaşması kapsamında imzalanan Türk-Rum Nüfus Mübadelesi’nin yaşadığımız coğrafyayı topyekün değiştirdiği o tarihin 100. yılındayız.

"Mübadele" dilimize Arapça’dan geçmiş, değişim anlamına gelen bir sözcük. "Mübadil" ise "Başkasının yerine getirilmiş kimse" demek. Mübadelenin bir duygusu varsa onu sözlüklerde aramak beyhude. Dinmeyen acı, kayıp vatan, kapısı bir daha hiç açılamayacak ev, kepengi kalkmayacak dükkan, ekilip sürülemeyecek tarla, kavuşulamayacak sevgili aslında mübadele... Beden bilinmeyen bir "yurt’a taşınırken ruhun onunla bir daha hiç buluşamayacak olması mı yoksa?

1923’te Lozan Barış Antlaşması kapsamında yürürlüğe giren Türk-Rum Nüfus Mübadelesi sonucu 1 milyon 200 bin Ortodoks Hristiyan Rum Anadolu’dan Yunanistan’a, 500 bin Müslüman Türk Yunanistan’dan Türkiye’ye göç ettirildi. Mübadele antlaşması uyarınca kimlerin göç edeceğini belirleyen temel unsur ırk veya dil değil, ait olunan dini kimlikti. Bu nedenle Türkçe’den başka bir dil konuşamayan Karamanlı Ortodokslar, Türk Ortodoks Hristiyan Gagavuzlar, Bulgarca ve Makedonca konuşan Pomaklar gibi Anadolu’nun köklü toplulukları da "Rum" olarak tanımlanarak bir anda kendilerini zorunlu göçün öznesi olarak buldular.

1923 tarihli Mübadele Antlaşması’nın hükümleri sertti. Antlaşma, mülkiyet hakları, geride bırakılan taşınmazlar, gidilen ülkede karşılaşılan ekonomik ve kültürel uyum problemleri başta olmak üzere iki halka ağır bedeller ödetti. Bu bedeli yalnızca mübadiller değil, gayri mübadiller de ödedi. Kimdi bu gayri mübadiller?

Arafta kalan kadınlar

1923 Mübadele Antlaşması’nın ikinci maddesine göre zorunlu göçe tabi tutulmayacak iki kesim vardı; Batı Trakya Türkleri ve İstanbul Rumları. Bu iki kesim haricinde mübadele dışında kalmak isteyen Anadolulu Ortodoks kadınlar gayrimübadillerin en kalabalık kesimini oluşturuyordu.

Gayrimübadil olmayı seçen ya da bir kurtuluş yolu olarak gören Anadolulu Rum kadınlara dair günümüze gelen çok sayıda bilimsel araştırma söz konusu. Bu alanda çalışan akademisyenlerden Dr. İbrahim Erdal’ın "Türk-Yunan Nüfus Mübadelesinde Gayrimübadil Olma Konusu ve Mübadeleden Iskat (Çıkma) Yolları" başlıklı makalesinde (2014) çarpıcı hikayelere yer veriliyor.

1923 Ağustos’unda din değiştirip bir Müslüman ile resmen evlenmiş olan ve bir yaşında kızı olan Samsun’un Rum mahallesi ahâlisinden Hacı Anastas oğlu Pandeli’nin kızı Kadriye, bir gayrimübadildi. Zira, Lozan Antlaşması’nın imzalanmasından sonra yaş bakımından reşit olup bir Türk ile evlenip din değiştiren kadınlar "Rum Ortodoks" kaydından düşmeleri ve çocuklarının babalarına verilmesi şartıyla mübadeleden istisna tutulmuştu.

Ankara’da Hacı Doğan Mahallesi Rumlarından Todor kızı Katina, bir başka örnekti. Abdullah adlı Müslüman Türk ile evliliğini belgeleyerek yetkili makama sunan Katina mübadil olmaktan kurtulmuştu kurtulmasına ancak sahip olduğu gayrimenküller elinden alınacaktı. Yunanistan’dan gelecek olan mübadiller arasında da dul ve kimsesiz kadınlar vardı. Eğer Katina mallarını muhafaza ederse, yeni gelecek mübadillere yardım edilemezdi. Dönemin Türk Hükümeti’nin gerekçesi buydu. Evet, Katina belki göç yollarında ıstırap çekmekten kurtulmuştu ama Türkiye’de kalacaksa, kendine ait mülkiyete dair hak iddia etmemek pahasına.

Mübadil olup göç yollarında perişan olmak istemeyen ancak bir Müslüman ile de evli olmayan genç kızlar da vardı o yıllarda. Bursa ahalisinden Tevfik Beyin evlatlığı olan Despina Müslüman olmuş ve İkbal ismini almıştı. Ancak reşit olmadığından ve "Rum Ortodoks" kaydından düşülmemiş olması nedeniyle mübadeleden hariç tutulma başvurusu kabul edilmeyecekti. Genç kız mübadeleden sağ çıkabildi mi, bilinmiyor...

Akademisyen Fahriye Emgili ise "Mübadeleden Kurtulma Çabası Olarak: İhtidâ" başlıklı makalesinde mübadele dışında kalmak isteyen Anadolulu Ortodoks Rum kadınların dört yol izlediğine dikkat çekiyor: Din değiştirmek (Müslüman olmak), Müslüman bir erkekle evlenmek, hem din değiştirip hem de Müslüman bir erkekle evlenmek ve son olarak gayrimüslim bir erkekle evlenerek mübadele dışında kalmak. Emgili, psikolojik açıdan bakıldığında gayrimübadil olmak için din değiştirmeyi "Anavatan toprağından kopuş; yani evini, bağını, bahçesini ve sevdiklerini terk etmek zorunda kalmaktan ve belki de, yeni bir dünyada, yeni bir hayata başlamanın zorlu kavgasını yaşamamak adına göçe ve göçmen olmaya karşı, mübadeleden kurtulma çabası" olarak tanımlıyor.

Kurtuluş Savaşı’na destek olan Ortodoks Türkler de gönderildi

Lozan Konferansı’nda Mübadele konusunun alt komisyonlarda tartışılması sırasında, Anadolu’da yaşayan ve Türkçe konuşan Ortodoks Türklerin mübadele dışında tutulması da gündemdeydi. Bu düşünce başlangıçta olumlu karşılandı ancak işler tersine dönecekti.

Dr. İbrahim Erdal’ın aktardığına göre, İç Anadolu Bölgesindeki Hristiyan Türkler’in lideri olan Papa Eftim’in öncülüğünde Ortodoks Türkler, Fener Rum Patrikhanesine karşı 1921 yılında bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi’ni kurmuşlardı. Milli Mücadele’nin yanında yer alan Ortodoks Türkler, 1922’de Kayseri’de bir gazete çıkararak Kurtuluş Savaşı’na destek olmuşlardı. Hatta Mustafa Kemal Paşa’nın emriyle Ulusal Bağımsızlık Savaşı’na verdiği destekten ötürü Papa Eftim İstiklal Madalyası ile ödüllendirilmişti.

Bu destek sayesinde Papa Eftim ve ailesi mübadele dışında tutulacak ancak Anadolu’da yaşayan yaklaşık 200 bin Hristiyan Ortodoks Türk, onun kadar şanslı olmayacaktı. Kayseri, Karaman, Trabzon, Sivas, Konya, Yozgat ve Ankara’dan toplananlar trenlere doldurulup Yunanistan’a gönderilecek; Yunanistan’da "Türk tohumu" denilerek aşağılanacak ve zamanla Avrupa’nın çeşitli ülkelerine dağılarak izlerini kaybettireceklerdi.

Gayrimübadillerin mübadelesi

İstanbul Araştırmaları Enstitüsü Yayınları tarafından 2014’te yayımlanan ‘Projesiz Modernleşme’ başlıklı kitapta Hakan KaynarMübadele’ye başka bir açıdan, kalanların gözünde bakıyor. Gayrimübadillerin de bir çeşit mübadil olduğunu vurgulayan Kaynar, Agos gazetesindeki söyleşisinde gayrimübadil olmanın ağırlığını şöyle ifade ediyor;

"Antlaşmalarda belirlenmiş, nasıl ve ne şartlarda, hangi zaman diliminde gerçekleştiğini bildiğimiz bir mübadele var, bir de yıllara yayılmış, bir yandan baktığınızda kişilerin gönüllü tercihleri gibi görünen bilmediğimiz bir ikincisi. Bu gayrimübadillerin mübadelesiydi bir bakıma. İnsanları doğdukları yerden göçe mecbur eden ‘zor’un yıllara yayılmış haliydi".

Lozan Antlaşması dışında tutulsalar da İstanbullu Rumların yaşadığı zor zamanları anlatan Kaynar; "İnsanların İstanbul’da yaşamaya devam etmeleri için pasaporta değil paraya ihtiyaçları vardı. Ankara, Mübadele Antlaşması’ndan hemen sonra, İstanbul’daki yabancı şirketlere gönderdiği talimatlarda iki şey istiyordu: Yazışmaların eskiden olduğu gibi Fransızca değil Türkçe yapılması ve çalıştırdıkları yabancı uyruklular ile gayrimüslimlerin işten çıkarılarak yerlerine Türklerin istihdam edilmesi" diye devam ediyor.

Gayrimüslimlere konsomatrislik bile yasaklandı

1942’deki Varlık Vergisi’ne ve 1955'deki 6-7 Eylül olaylarına uzanan yolun taşlarını döşeyen ilk uygulamalardan biri olan 1932 tarihli "Türkiye’de Türk Vatandaşlarına Tahsis Edilen Sanat ve Hizmetler Hakkında Kanun"la kapıcılıktan konsomatrisliğe pek çok meslek, "kamu güvenliği" gerekçesiyle sadece Türklere tahsis edilir. Kaynar, gayrimüslimler için İstanbul’da çalışacak iş bulmanın imkansız hale geldiğini aktarırken "Haliyle 1927’den 1935’e kadar İstanbul’daki gayrimüslim nüfusun bir 70 bin daha azalması çok da şaşırtıcı değildir. Bu insanlar, doğdukları vatanlarını bırakıp kendilerine doyacakları yeni bir vatan bulmaya zorlanmıştı" diyor.

100 yıllık çığlık: Benden Selam Söyle Anadolu’ya!

1909 Aydın doğumlu yazar Dido Sotiriyu, Mübadele’den kısa süre önce 1922’de Anadolu’dan Yunanistan’a kaçmak zorunda kalan kafilelerce insandan biriydi. Mübadeleye tanık olmuş kuşağın mensubu olarak yıllar sonra yazacağı "Benden Selam Söyle Anadolu’ya" romanında savaşların halklara ödettiği acı bedeli etkileyici insan hikayeleriyle anlatmıştı. O insanlar ve o hikayeler bugün hala aramızda yaşıyor.

"Kör Mehmet’in damadı. Hele sen! Niye öyle tiksinerek bakıyorsun yüzüme? Öldürdüm evet seni, ne olmuş! Ve işte ağlıyorum… Sen de öldürdün! Kardeşler, dostlar, hemşehriler… Koskoca bir kuşak, durup dururken katletti kendi kendini!… Anayurduna selam söyle benden, Kör Mehmetin damadı! Benden selam söyle Anadolu’ya… Toprağını kanla suladık diye bize garezlenmesin… Ve kardeşi kardeşe kırdıran cellatların, Allah bin belasını versin!"

----------------------------

Yararlanılan Kaynaklar:

https://dergipark.org.tr/tr/pub/tsadergisi/issue/21490/230363

https://dergipark.org.tr/tr/pub/tariharastirmalari/issue/47782/603640

https://www.agos.com.tr/tr/yazi-etiket/9804/projesiz-modernlesme

Yorumlar (0)
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 32 87
2. Fenerbahçe 32 85
3. Trabzonspor 32 52
4. Beşiktaş 32 48
5. Rizespor 32 48
6. Başakşehir 32 46
7. Kasımpasa 32 46
8. Sivasspor 32 44
9. Antalyaspor 32 42
10. Alanyaspor 32 42
11. A.Demirspor 32 40
12. Samsunspor 32 38
13. Ankaragücü 32 37
14. Kayserispor 32 37
15. Konyaspor 32 36
16. Hatayspor 32 33
17. Gaziantep FK 32 31
18. Karagümrük 32 30
19. Pendikspor 32 30
20. İstanbulspor 32 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 30 68
2. Göztepe 30 60
3. Kocaelispor 30 52
4. Ahlatçı Çorum FK 30 52
5. Sakaryaspor 30 51
6. Bodrumspor 30 49
7. Boluspor 30 46
8. Bandırmaspor 30 46
9. Gençlerbirliği 30 44
10. Erzurumspor 30 41
11. Keçiörengücü 30 36
12. Şanlıurfaspor 30 34
13. Ümraniye 30 34
14. Manisa FK 30 33
15. Tuzlaspor 30 32
16. Adanaspor 30 32
17. Altay 30 15
18. Giresunspor 30 7
Takımlar O P
1. M.City 32 73
2. Arsenal 32 71
3. Liverpool 32 71
4. Aston Villa 33 63
5. Tottenham 32 60
6. Newcastle 32 50
7. M. United 32 50
8. West Ham United 33 48
9. Chelsea 31 47
10. Brighton 32 44
11. Wolves 32 43
12. Fulham 33 42
13. Bournemouth 32 42
14. Crystal Palace 32 33
15. Brentford 33 32
16. Everton 32 27
17. Nottingham Forest 33 26
18. Luton Town 33 25
19. Burnley 33 20
20. Sheffield United 32 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 31 78
2. Barcelona 31 70
3. Girona 31 65
4. Atletico Madrid 31 61
5. Athletic Bilbao 31 57
6. Real Sociedad 31 50
7. Valencia 31 47
8. Real Betis 31 45
9. Villarreal 31 39
10. Getafe 31 39
11. Osasuna 31 39
12. Las Palmas 31 37
13. Sevilla 31 34
14. Deportivo Alaves 31 32
15. Mallorca 31 31
16. Rayo Vallecano 31 31
17. Celta Vigo 31 28
18. Cadiz 31 25
19. Granada 31 17
20. Almeria 31 14

Gelişmelerden Haberdar Olun

@