Nûdem, yeni bir 'Adı Bahtiyar”. Bir kez bile dinlemediğinin kanıtı gibi, Ahmet Kaya'nın 'Adı Bahtiyar” adlı şarkısındaki 'Bahtiyar”ı kod adı diye kodlayan kafalar var ya, işte o kafalar, Nûdem'in gitarını kırmışlar....
Gitti Amerika'yı keşfetti, uygarlıkları çökertti, halkları yedi, yuttu, yetmedi. Avustralya yerlilerini biçti, çitlerle toprak çevirip kıtaya yerleşti, yetmedi. Okyanuslarda her bulduğunu, ada ada, ülke ülke işgal etti, varını yoğunu...
Vurun Kahpeye, Halide Edib Adıvar tarafından 1923 yılında yazılmış ve Akşam gazetesinde parçalar halinde yayınlanmış çok önemli bir roman. Kitap olarak basılması 1926 yılı. Bugünkü alfabeyle basılması 1943. Elimdeki kitap ise Özgür...
Masa yuvarlak, köşeleri var. Herkes masum duruyor, çıkınlar suçlara dar. Bir kuzu oturmuş sanki kurtlar sofrasına, Masada öyle kederli bir yalnızlık var. Çiçek var, bayrak var. Tuzluk var, bardak var. Tabaklar parlak, peçeteler beyaz, İçleri...
Bir yanda, insan hayatını pazarlık konusu yapan ülkeler, yüzlerine tükürülesi koca koca devletler; diğer yanda yaşasaydı eğer taşı sıksa suyunu çıkaracak güçte, ayakkabısız, çorapsız ve hatta kimisi pantolonsuz, sınırlarda donarak...
Memleket yönetmek zor iş azizim. Hele bir de yasama, yürütme, yargı, hepsi de üstüne kalınca iyice zor. O yüzden yardımcıları çoğaltıyorum. Bu, hem işsizlik sorununu azaltıyor hem de yardımcıları ve ailelerini bana bağlıyor. Bazı bazı...
Aynı kaldırımda iki kişi, Biri önde, 'güvercin ürkekliği”yle Biri arkada, yıkanmış beynin keskinliğiyle Yürümekte. Az sonra, Biri, savunmasız birini vuracak Ve kahraman olma sanrısıyla katil olacak. Biri vurulacak, Çığlık bile...
Sözcükler alıp başını gidiyor. Peşlerinden koşuyor, yakalayabildiklerimi yan yana getiriyor, cümleler kurmaya çalışıyorum. Cümlelerim ya çürük çarık ya delik deşik ya biraz hıçkırık oluyor; konuşamıyorum. Nail Alnaif oluyorum, uykumda...
Eşeğin iyi tepenini, Katilin baş kesenini, Hırsızın heybesi irisini, Şeytanın en cinlisini, Toplamış devletin tepesine, Korku filmi çeviriyor, Acayip bir ülke. - Film setinde Zalim bir yönetmen, Hükmediyor, zulmediyor, emrediyor, Talan ediyor,...
Kentsel dönüşümü boş verin. Gelin biz devletsel dönüşelim. Parlamenter sisteme geçelim tamam ama hemen peşinden, milletvekili seçilme şartlarını değiştirelim. Üniversite mezunu olmayan aday olamasın örneğin ve bölgenin en zenginleri,...
Biz bize iyi geliriz. Geliriz de ‘ben'i, ‘biz'e veremeyiz. Tutuşsak el ele birlikte güzel yürürüz, Yürürüz de eli elden esirgeriz. Memleket elden gidiyormuş, gitsin. Memleket batıyormuş, batsın. Yedi cihana rezil olmuşuz, olsun....
Vatandaş, herhangi bir densizin, her zaman tokatlayabileceği bir şamar oğlanı mıdır? Vatandaş, kendi diyeceğinden başka hiçbir şeyi, görülmeye, duyulmaya değer bulmayan siyasetçilerin, içine onurunu ve etini koyup afiyetle yiyebilecekleri...
Garip Arapça kökenli bir sözcük. 'Kimsesiz, zavallı olan, gurbette yaşayan, yabancı olan, elgin, acayip” demek. TDK öyle diyor. Garibe, 'şaşılacak şey, yadırganacak şey.” demek. Bunu söyleyen de TDK. Bu tanımları okuyunca şöyle...
İneği, koyunu sağ, halkı sağ, vatanı sağ. Sağılacak bir şey kalmayana kadar sağ. Toprağı oy, sağ, İnsanı soy, sağ. Sağ olanın cebini, ölü çiçeğin rengini sağ. Irmağın suyunu, türkünün hoş sesini sağ. Çayın vatanını, buğdayın...
Liderler: Birbirlerinden puan kapma yarışını bu günler için saf dışı bırakır ve sadece neyin ülke yararına olacağını düşünebilirlerse; (Bunun gerçekleşmekte olduğunu bir süredir görebiliyoruz.) Birbirlerine karşı açık olur ve birbirlerine...
Mahallenin delisi Asemptomatik, beni ziyaret etmek için, sık sık tımarhaneye geliyor. Her gelişinde de yeni haberler getiriyor. Son ziyaretinde anlattıkları, bana gündelik ve sıradan şeylermiş gibi geldi. Asemptomatik, Şefik'in yaptığı...
Bir robota hangi komutu verirseniz, onu yapar. Onu nasıl programlamış iseniz öyle davranır. Diyelim ki işkenceci bir robot imal ettiniz ve ortalığa saldınız. O robot, sorgulamaz, kendisinden isteneni yapar. Durması bildirilene kadar hedefteki kişiye...
Ön Not: Bu bir köşe yazısı değildir. Gülmek isteyeni güldüren, ağlamak isteyeni ağlatan, oynamak isteyeni de oynatan, çalgılı çengili, şarkılı türkülü karışık ve ‘denişik' bir türdür. Oyunumuzda- yazımızda oyun-sayfa arası...
Akıldışı olaylar birbirini kovalıyor. Uzun sürmüş bir kâbusun içinde uyuduğunuzu sanıyorsunuz. Uyanmak ve kabustan kurtulmak istiyorsunuz ama olmuyor. İçinde bulunduğunuz kâbusu dışarıdakilere anlatmak ve kâbusun dışında kalanları...
Şefik, geçen gün efendi babamızı linç ettirmeye kalktı. Efendi babamız, o gün ne yemişti de öyle cesarete gelmişti bilmiyoruz, Şefik'e, 'Rica ederim siz de biraz efendi olmayı deneyiniz.” demiş çünkü. Vay! Sen misin öyle diyen?...
Çukurdakiler, zincirlerini şakırdatarak, yeni gelenin (farklı zincirlenmişin) üstüne saldırmaya, hamburgeri ısırıp koparmaya, karınlarını doyurmaya davrandılar. Ancak o sırada neyse ki beklenmedik bir şey oldu ve domuz bağıyla zincirlenmiş...
İnsanları, her halkasından bayağılık akan pis bir zincirle sardılar. Her birini birer rulo hâline getirip birbirlerine bağladılar. Zincirlenenler, uzaktan bakılınca yan yana dizilmiş döner dürümlerine benziyorlardı. İnsan, ayırt edemediği...
İşlerine gitmek için evlerinden çıkan insanlar, sokağın başında bekleyen jandarmalar tarafından durdurulup evlerine geri gönderildiler. O gün iş yoktu, sokak yoktu, ekmek yoktu… 41 yıl önce bugün: Sıkıyönetim ilan edildi. Bütün...
Silah yapıp satan adamların ülkesinde barış var, varı yoğu silaha yatırıp vuruşanların ülkesinde savaş. Silah yapıp satan adamın ülkesinde adalet var, silah alıp savaşanın ülkesinde, ah keyfiyet, kaos, ilelebet. Silah yapıp satan adam...