02.12.2020, 12:39

Mehmet Cengiz: Bu Talan, Küçük Talan!

Mehmet Cengiz, verdiği sözü yutuyor; sözünü hatırlatmaya gerek var mı?

Yandaş tefeci bezirgânların bayraktarlarından Mehmet Cengiz’in başında bulunduğu Cengiz Holding, 27.11.2020’de FOX TV’nin akşam haberlerinin başlamasından önce düzeltme metni yayınlattı. Özetle şunlar yazılıydı; "FOX TV’nin 15 Eylül 2020 tarihindeki haberinde, Cengiz Holding’e ait olan Halilağa Bakır Madeni’nde kesilecek ağaç sayısını yanlış söylenmiştir. 3-3,5 milyon ağaç kesileceği bilgisi verilmesine rağmen gerçekte kesilecek ağaç sayısı 134,524’tür ve bu ağaçlar toplam 15 yıl içerisinde kesilecektir. Proje için önemli üniversitelerin bilimsel raporları esas alınmıştır ve proje kapsamında hazırlık sürecinde 2000 kişi, işletme süresinde 1000 kişi istihdam edilecektir."

Yani daha da kabaca söylersek, "Fazla bir ağaç kesmiyoruz yahu. Altı üstü 134,000 küsur. Ayrıca 3000 kişi de bir süreliğine işsizlikten kurtarılacak."

"İsçileri çalıştıracaklar. İş verecekler. Daha ne istiyorsunuz? diyen olacak olursa, Dünya’daki işsizlik seviyesi uçuşunun kaynağının, Mustafa Cengiz gibi sermayedarların parmağındaki liberalizm, sermaye birikimi ve kâr hırsı olduğunu söyleyelim. Reel sosyalizm dönemi işsizlik seviyesi, ortalama %1-2 arasındaydı (1). Batı bloğu da bu gerçek sayesinde, işçi nüfusun Sovyet sempatisini dizginlemek için işine gelen rakamlardan çok daha fazla işçi çalıştırıyordu. Sovyetlerin dağılmasıyla Batı bloğu ülkelerindeki istihdamın iyice düşmeye başlaması yakın zamanlara denk gelir ve bağlantılıdır.

Anlaşılacağı üzere Mehmet Cengiz olsa da olmasa da, kimse işsiz kalmak zorunda değil. Adil bir üretim ve yönetim biçiminin getirilmesiyle Mehmet Cengiz’in istihdam edeceği birkaç bin işçinin sorunlarının giderilmesinden çok öteye geçilebilir. Fakat bunun için ilk önce, Cengiz gibi sermayedarları ortaya çıkaran sistem yıkılmalı.

Gelelim esas konumuza. Aşağıda, sırasıyla Türkiye’nin 2000, ve 2020 yıllarına ait uydu görüntüleri veriliyor (2).

Antik çağlardan beri doğa harikalarıyla ünlü bir coğrafya, 20 yılda nasıl bu halden bu hale geldi?

Aslında amacım, en elle tutulur birkaç örnek ve rakamlarla bezeli veriler sunarak bir açıklama yapmaktı. Alamos Gold’un Kaz dağları, Kirazlı’daki altın madeni ve Koza Altın’ın Ovacık’taki altın madeniyle ilgili verileri, ve bu verilerin nasıl gerçeklerle örtüşmediğini yazacaktım. Bu madenlerin ÇED raporlarına ulaşmak için esaslı bir savaş verdim. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Cimer dahil, 6, 7 ayrı kurumdan bu ÇED raporunu talep ettim ve her kurum, en az iki üç kez beni farklı departmanlara yönlendirdikten sonra elime geçen tek şey, E Maden’den gelen, koca puntolarla yazılı şu mesaj oldu; "Söz konusu verileri 3. kişilerle paylaşmıyoruz." Tamamı kamuoyuna açık olması gereken bu raporların gizlenmesi adına verilen bu çabanın nedeni nedir?

Öyle olsun. Biz de, bildiğimiz kadarını yazalım. "Talan" dendiğinde biz İzmir halkının aklına ilk gelen, Koza Altın’a ait Çukuralan-Ovacık Altın Madeni’dir. Çukuralan’da çıkarılan altın, Ovacık’taki siyanür havuzlarına ayrıştırılıyordu. Maden, ilk 1989’da Eczacıbaşı tarafından açıldı. Aynı yıl, Eurogold adında Alman ve Avustralya merkezli bir altın tekeli tarafından satın alındı (3). Çok defa el değiştirdi. Eczacıbaşı’ndan Eurogold’a geçti. Bu şirket, adını Normandy olarak değiştirdi falan derken, hükümetle FETÖ’nün barışık olduğu yıllar, bugün FETÖ firarisi olan Akın İpek’in sahibi olduğu Koza Altın tarafından satın alındı. Kavga başladığında şirkete kayyım atandı. Bu şirket, üç kez ÇED raporuyla arama ve ayrıştırma alanını genişletti; ve sonuç;

 (4)

İşin üzerine en çok düşünmemiz gereken kısmı, bu şirketin 3. ÇED raporu 2017’de iptal edildi. Dava bir üst mahkemeye taşındı, ve iptal edilen ÇED raporu geri alındı.

Konu talan olur da, Alamos Gold anılmaz mı? Ağı Dağı, Kirazlı ve Çamyurt Projeleri ismiyle 2010’dan beri Türkiye’de, Kaz dağlarında çevre katliamını sürdürmekte Alamos Gold (5) fakat, çoğumuzun Alamos Gold ismini duyması için, şirketin 2019’da ruhsat yenileme talebinin geri çevrilmesini beklememiz gerekti. ÇED raporunda şirketin 45.650 ağacın keseceği yazıyor olmasına rağmen TEMA vakfının açıklamasına rağmen şirket, bölgede en az 195.000 ağaç kesmişti. Tarım ve Orman Bakanlığı’na göre ise bu sayı, 13.400’dü (6). Şirket, ruhsat yenilenmemesine rağmen bölgede varlığını sürdürmeye devam etti. DW’den Pelin Ünker’in haberine göre, Temmuz ayına kadar hukuksuz biçimde kesilen ağaç sayısı 300.000’i buldu (7). Yanı sıra şirkete, ÇED raporunda verilen toprak izni 26,7 hektar olmasına rağmen 613 hektar alan talan edildi.  Talan edilen alanın ise %98’i ormanlık alandı. Suların zehirlenmesi, toprak kaymaları falan şöyle dursun, Çanakkale Barosu Çevre ve Kent Hukuku Komisyon Başkanı Avukat Ahmet Ozan Yılmaz; "Siyanürlü altın madeni alanının yüzde 98,7’si orman alanında bulmakta ve yalnız bu bölgede 18 memeli, 41 kuş, 10 sürüngen ve 117 böcek türü yaşamaktadır. Projede önemli bir kısmı katledilen ormanlar 283 farklı bitki türüne ev sahipliği yapmaktadır. Proje alanında tespit edilen türlerin 7’si dünyada sadece Türkiye’de yaşamaktadır. Altını topraktan ayrıştırmakta kullanılan siyanürün ise tamamının bertaraf edilmesi teknik olarak dahi mümkün değildir. Suyumuz, toprağımız ve havamız geri dönüşü mümkün olmamak üzere kirletilmek, yok edilmek istenmektedir" dedi (8).

Sözün özü, şirketin ruhsatının yenilenmemesi için, ÇED raporunda verilen sayının 4, 5 katı kadar ağaç kesilmesi, bölgedeki canlı popülasyonun da köküne litre litre kibrit suyu dökülmesi gerekti.

Alamos Gold bu yıl, yerine getirme sözü verdiği koşulların hiçbirini yerine getirmeden, devletten aldığı bir ton tazminat karşılığında bölgeden çekildi, ve zaten tamtakır olan hazineye vurulan bilmem kaç milyon dolarlık bir tokattan ve Türkiye halkına atılan sağlam bir kazıktan başka bir şey getirmedi. Sonuç; (9)

Mehmet Cengiz, gereken raporların, ve pek çok bilim kurulunun onayının alındığını öne sürüyor. Yukarıdaki madenlerin sahiplerinin, biri "Kim verdi size bu hakkı?" diye sorsa, önüne bir yığın devlet, ve bilim kurulu raporu yığacağını tahmin etmek zor değil. Malum, ilkeli bilim insanlarının yanında, kendine bilim insanı diyen, müritlerinin uçurduğu şeyhler de var. "Nuh, oğlunu telefonla aradı" diyen Yavuz Örnek’in İÜ’de akademisyen, Ali Edizer’in GATA Baş Hekim Yardımcısı, ülkedeki depremler silsilesinin çocuk evliliklerine izin verilmediği için gerçekleştiğini söyleyen Bedri Gencer’in YTÜ’de profesör olduğu bir ülkede bilimin durumu bellidir. Böyle, belki yüzlerce örnek gösterilebilir. Peki sonuç ne olmuştur?

Ne yapacağız yani? Maden mi çıkarılmasın? Nereden bulacağız tavalarımızda kullandığımız graniti, ısınırken yaktığımız kömürü, düğünlerde taktığımız altını?

Elbette maden çıkarılacak, fakat Türkiye’nin ve Dünya’nın geleceği için, maden sahalarındaki maden aşamalı olarak çıkarılmalı, maden çıkarıldıktan sonra bölge ağaçlandırılmalı, bu ağaçların toprağa uyum sağlayıp sağlamadığı kontrol edilmeli, kimyasal maddelerle ayrıştırmalar çok daha dikkatli yapılmalı, doğaya karışması önlenmeli, suç işleyen şirketler üzerine yaptırımlar uygulanmalıdır. (Altının ise apayrı bir başlıkta ele alınması gerekir. Ayrıştırılması için kimyasal madde kullanıldığından çevre kirliliğinde, ormanların ve canlı formlarının yok olmasında, su kaynaklarının zehirlenmesinde baş etken, altın madenleridir. İşlevsel olarak aslında altının bir değeri yoktur. Yalnızca sembolik değeri vardır. Dileyenler, Andrev Anikin’in ‘’Sarı Şeytan’’ isimli kitabına göz atabilir.) Ne var ki esas yöneticilerin, kâr hırsının gözlerini bürüdüğü, yapılması gerekenleri masraf olarak gören Mehmet Cengiz gibi sermayedarlar  olduğu, siyasetçilerin ise birer maske işlevini üstlendiği kapitalist sistemde bu gibi kuralların yerine getirilmesi imkansıza yakındır.

Normalde atasözü kullanmayı da, duymayı da pek sevmem; fakat bu sefer aralarından birini kullanmam gerek; Damlaya damlaya göl olur.

Mehmet Cengiz, verdiği sözü tutuyor. Peki sözün ne olduğunu hatırlatmama gerek var mı?

------------

1. https://web.archive.org/web/20160429141410/http://www.theodora.com/wfb1991/soviet_union/soviet_union_economy.html

2. Google Earth

3. https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/70638

4. https://www.evrensel.net/haber/334324/kozakin-kabusu-3-kez-kapasite-arttirdi

5. https://s24.q4cdn.com/779615370/files/doc_downloads/project_info/Kirazli-fact-sheet-Sept-2019_-FINAL.pdf

6. https://www.dw.com/tr/alamos-gold-kaz-da%C4%9Flar%C4%B1ndaki-%C3%A7al%C4%B1%C5%9Fmalar%C4%B1n%C4%B1-ask%C4%B1ya-ald%C4%B1/a-50827307

7. https://www.dw.com/tr/kaz-da%C4%9Flar%C4%B1ndan-geriye-ne-kald%C4%B1/a-54316117

8. https://www.gazeteduvar.com.tr/gundem/2020/07/15/alamos-ruhsati-olmamasina-ragmen-hala-kazdaglarinda

9. https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/alamos-tazminat-alip-gitti-1786823

Yorumlar (2)
Gürkan Şen 4 yıl önce
Çok güzel bir yazı. Tebrik ederim Utku yoldaşım.
Cneyt Gk 4 yıl önce
Sömürü düzenine karşı omuz omuza.
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 30 77
2. Fenerbahçe 30 72
3. Samsunspor 31 51
4. Eyüpspor 31 50
5. Beşiktaş 30 49
6. Başakşehir 30 48
7. Trabzonspor 30 42
8. Gaziantep FK 30 42
9. Kasımpaşa 31 42
10. Göztepe 30 40
11. Konyaspor 31 40
12. Antalyaspor 30 40
13. Kayserispor 30 37
14. Rizespor 30 37
15. Bodrum FK 31 34
16. Alanyaspor 30 34
17. Sivasspor 31 31
18. Hatayspor 30 19
19. A.Demirspor 30 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 35 69
2. Karagümrük 35 60
3. Gençlerbirliği 35 59
4. Erzurumspor 35 58
5. Bandırmaspor 35 57
6. İstanbulspor 35 55
7. Amed Sportif 35 54
8. Iğdır FK 35 52
9. Esenler Erokspor 35 52
10. Boluspor 35 52
11. Keçiörengücü 35 51
12. Ahlatçı Çorum FK 35 51
13. Ümraniye 35 50
14. Pendikspor 35 45
15. Sakaryaspor 35 45
16. Manisa FK 35 41
17. Şanlıurfaspor 35 40
18. Ankaragücü 35 39
19. Adanaspor 35 30
20. Yeni Malatyaspor 35 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 33 79
2. Arsenal 34 67
3. M.City 34 61
4. Nottingham Forest 33 60
5. Newcastle 33 59
6. Chelsea 33 57
7. Aston Villa 34 57
8. Bournemouth 33 49
9. Fulham 33 48
10. Brighton 33 48
11. Brentford 33 46
12. Crystal Palace 34 45
13. Everton 33 38
14. M. United 33 38
15. Wolves 33 38
16. Tottenham 33 37
17. West Ham United 33 36
18. Ipswich Town 33 21
19. Leicester City 33 18
20. Southampton 33 11
Takımlar O P
1. Barcelona 33 76
2. Real Madrid 33 72
3. Atletico Madrid 32 63
4. Athletic Bilbao 33 60
5. Villarreal 32 52
6. Real Betis 32 51
7. Celta Vigo 33 46
8. Mallorca 33 44
9. Real Sociedad 33 42
10. Rayo Vallecano 32 41
11. Osasuna 32 41
12. Getafe 33 39
13. Espanyol 32 39
14. Valencia 33 39
15. Sevilla 32 37
16. Deportivo Alaves 33 34
17. Girona 32 34
18. Las Palmas 33 32
19. Leganes 32 29
20. Real Valladolid 32 16

Gelişmelerden Haberdar Olun

@