23.11.2022, 10:40

Zürafa, Koyun, Huni Vesaire

Bataklığa itilmiş de boynuna kadar çamura gömülmüş birer zürafayız sanki hepimiz. Bize yardım edebilecek olanlar karşıdan bakıyor ve bizim çamur banyosu yaptığımızı düşünüyorlar. Karanlık adamlar bizi çamura iterlerken kendi aramızda şakalaştığımızı söylemişlerdi onlara da onlar bu yalana hemen inanmış, şakadan anlar olduklarını göstermek için de gülümsemişlerdi. Ve tabii ki yine karşıdan bakmakla yetinmişlerdi.

Aylar, yıllardır o bataklıktayız. Karşıdan bakanlar, bu kadar uzun çamur banyosu olur mu olmaz mı diye düşünmüyorlar. Keyifleri yerinde olsa gerek. Yedikleri önlerinde, yemedikleri arkalarında. Gelsin çaylar, gitsin kahveler, ah ne tatlı bu muhabbetler, yemeler içmeler, tavlalar okeyler; üçlü, beşli, altılı masalarda öyle tasasız yaşayıp gidiyorlar.

Bir reklam var internette. Bermuda Adventures’in çiftlik oyununun reklamı. Microsoft, Solitaire, özellikle de müsabakalarda sık sık ve zorunlu olarak seyrettiriyor bunu.

Reklamdaki kadın iki koyun almış. Onları ağıllarına götürecek. Ancak işlek bir yoldan geçmek zorunda. Yolu kesip arabaları durdurmak için iki seçenek sunuluyor kadına. Seçeneklerden biri kollu bariyer sistemi, diğeri trafik konisi. Kadın koniyi seçiyor, tutup yola oturtuyor o plastik nesneyi. Arabalar duruyor. Kadın, koyunlarıyla yoldan geçiyor. Yok, geçemiyor, arabanın biri koniyi devirip geçerek en arkadaki koyunu eziyor.

Sonra bir ırmak çıkıyor önlerine. Yine iki seçenek sunuyor oyun. Biri köprü, diğeri uzun bir tahta. Kadın tahtayı seçiyor. Nehrin üstüne uzatıyor ve karşıya geçiyor. Ne var ki koyun tam nehrin ortasındayken tahta kırılıyor. O da nehre düşüp kayboluyor.

Kadının yeni aldığı iki koyun da ölmüş oluyor böylelikle. Üç koyun sahibi olacağım derken başladığı yere dönüyor. Tek koyununa. Ama o da nesi? Dört tarafı çitle çevrili alanda yangın çıkmış. Çit ağıl yanıyor. Koyun ortada dönüp duruyor. Oyun, kadına yine iki seçenek sunuyor.  Birisi bir kova su. Diğeri bir bidon benzin. Benzini seçiyor tabii bizimki. Başka türlüsü beklenmez artık bu kadından. Ve yangına benzin döküyor akıllı. O koyun da orada yanıp can veriyor.

Bu bir reklam. Paralı oynuyorsan izlemiyormuşsun ama bu, bizim gibi ülkelerin fukara vatandaşlarının yapabileceği bir şey değil. Mecbur izliyorsun bu zırva reklamı. Sonra da merak ediyorsun? Böyle kötü bir reklamı olan bir oyunu kim oynar?

Reklamın iyisi kötüsü olmazmış. Kendisinden ne kadar söz ettirdi o kötü reklam değil mi? Ama konumuz reklam değil, sorular. O koyunlar kim, o kadın kim?

Ne yazık ki o koyunlar bizleriz. O beceriksiz, basiretsiz, akılsız kadının bizleri koruyacağını sanıyor ama birer birer telef oluyoruz. Kimimiz yolda ezilerek, kimimiz nehre düşüp boğularak, kimimiz de yanıp kul olarak…

Ne zaman bu reklamı izlesem bizim çok sevgili ve çok altılı muhalefetimiz geliyor gözlerimin önüne. Çünkü onları beklerken bizler de telef olmaktayız. Üstelik bu hâle gelmemizde onların beceriksizliklerinin, sessizliklerinin, görmezden gelmelerinin payı, görmezden gelinemeyecek kadar büyük zaten. Ona sesini çıkarma, buna sesini çıkarma diye diye bu hâle geldik. Bataklığın içine düştük, debeleniyoruz. Doğrusu ya hiçbirimizde debelenecek hâl bile kalmadı.

İnsanları onurlarından vuran mermiler atıyor zalimler. Yoksul bırakıyor, günden güne biraz daha yoksullaştırıyor. Hayatı boyunca kimseye borçlu kalmamış insanları, ödeyememeye, birilerine borçlu kalmaya, kapılarında icra bulmaya mahkûm ediyor.

Çocuklarının beslenme çantasına kuru ekmek koymaya, onları okula harçlıksız yollamaya mahkûm ediyor. Eve ekmek almak için saatlerce ucuz ekmek kuyruklarında beklemeye, ikinci el giysi alma fikrine alışmaya, çorabı atmayıp yamasam mı diye düşünmeye…

Kadınların eski kocaları tarafından katledilmesini önemsemeyerek, sokaklarda bombaların patlamasını engelleyemeyerek, insanların içlerine korku salarak, insanı sokağa korkusuz çıkamamaya mahkûm ediyor.

Bütün bunlar olurken muhalefet ne yapıyor?

Hiiiç, ne yapsın, çok çalışıyor. İçlerinde, sözüne güvenilir, sosyal adaleti sağlayabilir, ülkeyi bu durumdan çıkarabilir, bu toprakların kaderini temize çekebilir ve seçimi de kazanabilir bir kişi var. İşte onu bunaltıp, daraltıp saçma sapan işler yapmasına sebep oluyor; sözüne güvenilmezliğini defalarca kanıtlamış kişileri gündemde tutmak için birbirlerinin boğazını sıkıyor.

Ülkede çok da fazla bir şey değişmesin, değişecekse azıcık ama azıcık değişsin, pek çok şey yine eskisi gibi devam etsin, mesela her şeyi yine karanlık adamlar belirlesin; yoksul yine yoksul, yine çaresiz; varsıl yine daha varsıl, daha gönençli kalsın; sokaklar öyle çok da güvenli olmasın, en zeki insanlar en önce yok edilenler olsun, köy okulları yeniden açılmasın, beyin göçü tersine çevrilmesin, bilim insanları ezilsin, sanatçılar sürülsün diye bit pazarından pazarcı seçmeye çalışıyor, cidden çabalıyorlar.

Tıpkı o oyun reklamındaki kadın gibi, birer birer harcayarak bizleri ve birbirlerini.

Sonra… Günlerini, bizim hâlimizi bize anlatarak tüketiyorlar bir de. Hiç bilmiyormuşuz gibi…

Daha sonra çay molası veriyorlar. Ve çay molalarında umutlarımızı yiyor, çay niyetine umutlarımızı içiyorlar.

Debelenmeye kalksa o pis bataklığa tamamen gömülecek biz zürafaların umutlarını…

Biz de umutlarımızı yiyip umutlarımızı içenlerden, bizi o bataklıktan çekip çıkarmalarını bekliyoruz.

Boğulmaktaki zürafa olmanın dışında biraz da aptal mıyız acaba?

Bence değiliz. Sadece çaresiziz.

Çaresiz.

Eğer su kovası değil de benzin bidonunu seçerse bizim muhalefet, vay hâlimize!

Umutsuz da kalırsak eğer, umutlarımızı yiyip bitirirlerse eğer, üstüne benzin döküp umutlarımızı yakarlarsa eğer, o zaman bir roman havası çalıp oynamaya başlarız ya da halkalı şeker, hüdayda falan.

Birer huni ayarlasın herkes kendisine. Maçın sonuna çok az kaldı. 

Yorumlar (2)
Alev Subaşı 1 yıl önce
Benim huni hazır sayın hocam . Huniyi de elimizden alıp " bu size fazla " demezlerse ömrümün kalan kısmını onunla geçirme kararlılığındayım. Seçimin sonucu ne olur bilemem ama payımıza düşenin bu olduğuna neredeyse eminim :((
Turan Fırat 1 yıl önce
Görünen o ki altılı masa sadece toplanacak ve seçim sonunda Muharrem Hoca gibi yok olacaklar.
Dişe dokunur tek tümceleri yok..Hayal satacaklar, hayal...
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 33 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Konyaspor 34 36
16. Gaziantep FK 34 34
17. Hatayspor 34 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 33 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. West Ham United 35 49
9. Chelsea 33 48
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Girona 33 71
3. Barcelona 32 70
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14

Gelişmelerden Haberdar Olun

@