16.12.2023, 18:31

Faşist soslu din(cilik)

Dinin manevi boyutunun, liberal felsefenin maddeci yönüyle yüzeysel çelişkisi, asalak ruhani katmanın, kapitalizmin dinamikleriyle uyuşamaması bir anlamıyla ona (kapitalizm) ayak bağı olması, taraflara (liberal sistem ve din)hâkimiyet alanlarına karışmama şeklinde, pasifist, karşılıklı kabullenmeyi getirmiş( sekülerizm), kapitalizmin baskın üretim biçimine ulaştığı final aşamasında, 'Din'’in devlet örgütlenmesinde, yasal alandan tasfiyesi sağlanmıştır (laisizm).

İslam (aslında bütün dinler), hiçlikten korkan insana, yaşamın sürekliliği vurgusu yaparak(ahiret), 'batıl' varoluşçu felsefeye karşı argüman geliştirdiğini savunmaktadır.

Kapitalizmin(bireycilik) hiçlik miti, İslam’da süreklilik mitine dönüşerek, batının (liberalizmin) zavallılığı, doğunun(İslam) kendini saklamanın yalancılığına evirilmiştir.

Türkiye-Faşist soslu Din(cilik)

Emperyalist boyut 'kazanma' uğrasındaki Türkiye de liberal felsefe, emekçi katmanların ekonomik koşulları zorlaştıkça, gericilikle işbirliği yaparak, somut dünya koşullarına alternatif öbür dünyaları vaat etmektedir. Maddi koşullar geçici, önemsiz, dünyevi şeklinde işlenmekte, karşılanamayan somut isteklerin ahirete ertelenmesi, şükür edilmesi tavsiye edilmektedir.

Avrupa’da kapitalizmin gelişim sürecinde yaşanan, dinin toplum yaşamından ayrıştırılma süreci,-dinin kamusal yaşamından tasfiyesi- cumhuriyetinin kuruluş aşamasında yasal olarak oluşturulmasına rağmen, Türkiye’de toplumsal karşılığını hiçbir zaman bulamamıştır. Tarihsel olarak gericilik (din); her fırsatta, -özellikle ekonomik bunalım dönemlerinde-toplumsal örgütlenme ve siyasal tercihlerde 'faşist- soslu', devlet destekli radikal eğilimler şeklinde kendini göstermiştir. Hâkim sınıf, gecikmiş kapitalist yapılanmada (devlet), yedeğinde tuttuğu din enstrümanını takviye unsuru olarak kullanmış ve kullanmaktadır. Egemen sınıflar tarafından kullanılan Dinin, sistemin sınıfsal yapısını gizleyen ve kollayan işlevi sonucu, yasal olarak laiklik iddiasındaki cumhuriyet; gerçek anlamda inançtan bağımsız laik, toplum yaşantısı; dini inançların referans alınmadığı yapıya hiçbir zaman kavuşmadığı için seküler olamamıştır.

Liberalizmin maddeci yönüne alternatif görüntü veren, 'manevi' temelli, dinci örgütlenmeler, kapitalist sistemi, 'Allahın adaleti' kavramı saptırması üzerinden eleştiren, onu (liberalizm) 'ret' eden, ideolojik propagandayı iktidar destekli olarak kitleler üzerinde yürütmektedirler. Ama bu (eleştiri) kapitalizmin, dinci ideoloji tarafından tasfiye edileceği, liberal sistemin dışına çıkan yeni düzen kurulacağı anlamına gelmez. Ekonomik bunalımlar, kitleler üzerinde yıkıcı etkisini gösterdikçe, sistemi manevi dürtülerle 'eleştiren' dincilik, yoksul kesimler nezdinde, liberalizmin felsefi boyutta zayıflamasını getirse de, kitlelerin, faşizan eğilimlere, faşist soslu dinciliğe kaymasını hızlandırarak, sistemin zeminini sağlamlaştırmasıyla sonuçlanır.

Liberalizmin hedef saptıran bu uygulamasının batıda ki görüntüsü; kapitalist olarak gelişmiş birçok ülkede değişik şekillerde (göçmen düşmanlığı, yükselen faşist eğilimler, sağ iktidarlar, Müslüman düşmanlığı) kendini göstermektedir. 

Kapitalizmin bunalımı derinleştikçe, yönetme konusunda zorlanan egemen güç, iktidarını devam ettirebilmek için devlet aygıtının faşizan yapılanmaya eğrilmesi yanında kitle desteğine de gereksinim duyar. Toplumsal karşılı güçlü olan Din’le milliyetçilik işbirliğine girer, faşist- soslu din, dindarlarla milliyetçileri bir potada eriterek iktidarların kitlesel tabanı ve ideolojik zemini olur. Gerçekte; bu tabanı bir arada tutan asıl unsur, birlikteliğin çimentosu; devlet imkânlarının ve devlet kadrolarının peşkeş çekilmesidir.  AKP döneminde oluşan ‘cumhuriyet ittifakı’ olarak adlandırılan dinci, milliyetçi birliktelik, faşist soslu dincilik tanımlamasının en güzel, güncel örneğidir.

Türkiye’de ekonomik ve ideolojik tıkanıkları, dinsel radikalizme aşma saptırması, dinin liberal yaşantı ve felsefeye karşı görüntüsü altında, kapitalizmi, ideolojik ve felsefi olarak kamufle etmenin ilkel yöntemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Faşist soslu din ideolojisine göre somut yaşamsal gereksinim istemleri geçici, 'dünyevi', önemsiz 'talepler' olarak adlandırılmakta, gerici güruh; demokratik ve ekonomik taleplerde bulunan kitlelere karşı vurucu güç olarak kullanıma hazır elde tutulmaktadır.    

Türkiye’de faşist uygulamaların, tıkanan liberalizmin gerçek yüzü olduğu, gericilikle mücadelenin aslında liberal felsefeye karşı yapılan, alternatif felsefe ve politik önerme olduğu unutulmamalıdır.  Bu mücadeledeki aydın unsuru kendini tanımlamada fakatsız olmalıdır. Aydına, kimin aydınısın diye sormak gerekir. Unutmamalıdır ki; 2ekonomi politikçiler burjuvazinin, komünistler ise proletaryanın teorisyenleri yani aydınlarıdır' (1)

Faşizmin yükseldiği dönemlerde, edilgen duruşlarıyla hümanist yaklaşımlar faşizme karşı, olması gereken direnişi gösteremezler. Faşizme ve gericiliğe karşı mücadele ideolojik kararlılık ve felsefi içerik taşımalıdır.

Cemaat

Türkiye’de cemaat yapılanması, emekçi yığınların sınıfsal örgütlenmesine alternatif örgütlenmeye dönüşerek sınıf bilincinin oluşmasının engellenmesine, toplumsal sorgulama ve hesap sorma mücadelesinin dumura uğramasını getirmektedir. Sınıfsal bilinçlenmenin eksikliği, sömürü düzeninin pratik olarak devamını sağlar. Liberalizmin bireyi 'özgürleştirdiği' savı, kapitalizmin palazlanamadığı Türkiye pratiğinde, bireyin özgürleşmesi olarak değil, tarikata bağlı, şeyhine biat eden 'müride' dönüşmektedir.

Gelecek

Zamanın diyalektiği, yaşamın sürekliliğinde, suni çarpıtma ve abartmaların geçiciliğini bize göstermiştir. Diyalektikten kaçmaya çalışan 'manevi yaşayışlar' faşist eğilimlere saparak yapay düşmanlar(mezhep, etnik) yaratsa da, çaresizliğin kaçınılmaz sonuçlarını yaşayacaktır. Liberal ideolojik çıkmazlara yanıt, bilinçli (sınıf) faktörünün ayrımına varmaktır.

Liberalizmin çözemediği, gerçekte sebep olduğu yoksulluğun kabullenilmesi veya itirazının ideolojik alt yapısı ve bütün bunların siyasal yansımaları; liberalizmin ideolojik olarak çarpıttığı sağ-dindar muhafazakâr, sistemi kabullenen çoğunluk karşısında, sistemi sorgulayan, itiraz eden azınlık sergilemesi Türkiye egemenlerinin amaçladığı sonuçtur. İnsanlar yoksullukları arttıkça, çözümü 'devlet desteğinde' ki manevi eğilimlerde, cemaatlerin koruyucu kollarına sığınarak arıyorsa da, zamanın diyalektik akışı, bu suni yönelişlere alternatifleri, sınıf bilinci ekseninde getirecektir. 

K.Marx Kapital cilt 1

Yorumlar (0)
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 16 39
2. Fenerbahçe 16 36
3. Trabzonspor 16 35
4. Göztepe 16 29
5. Beşiktaş 16 26
6. Samsunspor 16 25
7. Gaziantep FK 16 23
8. Başakşehir FK 16 20
9. Kocaelispor 16 20
10. Alanyaspor 16 18
11. Çaykur Rizespor 16 18
12. Konyaspor 16 16
13. Gençlerbirliği 16 15
14. Kasımpaşa 16 15
15. Antalyaspor 16 15
16. Kayserispor 16 14
17. Eyüpspor 16 13
18. Fatih Karagümrük 16 9
Takımlar O P
1. Amed SK 17 35
2. Pendikspor 17 33
3. Esenler Erokspor 17 32
4. Bodrum FK 17 31
5. Çorum FK 17 29
6. Iğdır FK 17 29
7. Erzurumspor FK 17 27
8. Boluspor 17 26
9. Bandırmaspor 17 26
10. Serik Belediyespor 17 25
11. Keçiörengücü 17 22
12. Sakaryaspor 17 22
13. Sivasspor 17 21
14. Van Spor FK 17 21
15. İstanbulspor 17 21
16. Manisa FK 17 19
17. Ümraniyespor 17 18
18. Sarıyer 17 17
19. Hatayspor 17 5
20. Adana Demirspor 17 2
Takımlar O P
1. Arsenal 16 36
2. Manchester City 16 34
3. Aston Villa 16 33
4. Chelsea 16 28
5. Crystal Palace 16 26
6. Liverpool 16 26
7. Sunderland 16 26
8. Manchester United 15 25
9. Everton 16 24
10. Brighton & Hove Albion 16 23
11. Tottenham 16 22
12. Newcastle United 16 22
13. Fulham 16 20
14. Brentford 16 20
15. Bournemouth 15 20
16. Nottingham Forest 16 18
17. Leeds United 16 16
18. West Ham United 16 13
19. Burnley 16 10
20. Wolverhampton 16 2
Takımlar O P
1. Barcelona 17 43
2. Real Madrid 17 39
3. Villarreal 15 35
4. Atletico Madrid 17 34
5. Espanyol 16 30
6. Real Betis 16 25
7. Athletic Bilbao 17 23
8. Celta Vigo 16 22
9. Sevilla 16 20
10. Getafe 16 20
11. Elche 16 19
12. Deportivo Alaves 16 18
13. Rayo Vallecano 16 18
14. Mallorca 16 17
15. Real Sociedad 16 16
16. Osasuna 16 15
17. Valencia 16 15
18. Girona 16 15
19. Real Oviedo 16 10
20. Levante 15 9

Gelişmelerden Haberdar Olun

@