02.05.2021, 14:01

IMF Raporları Ne Gösteriyor?

Kapitalizmin üç büyük taşıyıcı kolonu; IMF, Dünya Bankası ve World Economy Forum. Sermaye, kendi ordusuna "düşman kapıda, düzeninizi alın" emri verdiği savaş çanlarını, çoğunlukla bu organizasyonlar üzerinden çalar. Ne var ki artık savaş o kadar büyük ki çan da büyüdü ve sesini düşman ordusu da duyabiliyor. Özetle sermayenin birbirlerine bulundukları, açık "dikkatli olmalıyız" uyarıları sayesinde tedirginliklerinden haberimiz oluyor.

Bu uyarıların nedenlerinin ve tehlikenin boyutlarının anlaşılması adına oranlar, grafikler ve rakamlarla dolu raporlar yayınlanır.

IMF, 23 Mart’ta, Dünya Ekonomik Görünümü: Nisan 2021 başlıklı bir rapor yayınlamıştı(1). Bu rapor (diğer tüm IMF raporları gibi) sermayenin, temsilcilerine neden önlem almaları gerektiğini anlatmaya çalışırken, yanlışlıkla neden kendi sonunun gelmesi gerektiğini ve nasıl koşar adım geldiğini anlattığı verilerle doluydu.

Önsözün 13. sayfasında, kulağa geldiğinden çok daha önemli bir bilgi karşımıza çıkıyor; "Yoksulluğun azaltılmasındaki kazanımlar ters tepti. 2020’de, ek 95 milyon kişinin aşırı yoksullar listesine girmiş olması bekleniyor. 80 milyon da, eskisinden yetersiz besleniyor."

İlk olarak aşırı yoksulluk göreceli bir kavram. Elimizde bir ipucu var; IMF, başka bir raporunda, 2018’de sadece 650 milyon aşırı yoksul insan olduğunu söylemişti(2). OXFAM’a göre aynı yıl, Dünya nüfusunun %15’i, günde sadece 1.25 dolardan daha az bir parayla yaşıyordu; yani hemen hemen, 1 milyar 150 bin kişi. Aynı rapora göre, yalnızca Güney Yarımküre’de 750 milyondan fazla aşırı yoksul vardı(3). Aynı yılın FAO raporuna göre de, 821 milyon insan yetersiz beslenmişti. Her 5 saniyede 1 çocuk açlıktan ölmüştü(4). Bu veriler, sermayenin birine aşırı fakir demesi için yaşam koşullarının ne olması gerektiğiyle ilgili bize bilgi verebilir ve bu koşullara göre belirlenmiş bir 95 milyon, gerçek koşullarda distopik bir rakamdır.

Nisan’da IMF tarafından yayınlanan bir başka rapor da, Küresel Finansal İstikrar Raporu’ydu.

Önsözün ilk sayfasını Tobias Adrian isimli bir mali müşavir yazmış. Raporun genel havasını özetlediği yazıda ilk paragraflar, muzafferane bir dille yazıldıktan sonra, "ama" diyor Adrian; "resim uzun vadede değişmeye başlıyor ve faiz oranları yükseliyor… yükselen kurumsal ve banka dışı sektördeki kırılganlıklar orta vadeli finansal istikrarı riske atabilir." Ardından zihinsel mastürbasyon niteliğindeki birkaç iyimser cümle daha ekleniyor ve sonrasında tekrardan bir; "ama finans piyasalarındaki oynaklıklar önemli riskler sunuyor. Gelişmekte olan piyasaların politikacıları ileride zor zamanlarla karşılaşabilirler. Daha kısıtlı para politikası alanı, yükselen enflasyon gibi etkenler, yeniden küresel ekonomiyi devraldı."

Bu sayfadaki atmosfer, yani ılımlı ve umutlu başlayan paragrafların bir yerde tersine dönüp, eğer okuyucu bir kapitalistse onu yüzüstü bıraktığı ve sosyalistse onu umutlandırdığı atmosfer, raporun geneline yansımış durumda. 92 sayfalık raporun tamamını ele alamayız. O yüzden, raporun kaba bir özeti olan önsözden, durumun genelini betimleyecek birkaç örnek vereceğim.

Adrian’ın yazdığı kısımdan sonraki ilk cümleler, Adrian’ın son cümlelerindeki karanlık havayı kısa bir süreliğine kırıyor; "Olağanüstü politika önlemleri mali koşulları kolaylaştırdı ve ekonomiyi destekledi." Sonra birden; "Ancak pandemi sırasında alınan önlemler istenmeyen sonuçlar ve finansal güvenlik açıkları yarattı. Gelişmiş ve gelişmemiş ülkeler arasında eş zamansız bir iyileşme bekleniyor. Büyük dış finansman ihtiyaçları göz önüne alındığında, yükselen piyasalar, özellikle ABD oranlarındaki kalıcı bir yükseliş, riskin yeniden fiyatlandırılmasına ve daha sıkı finansal koşullara neden olursa, göz korkutucu zorluklarla karşı karşıya kalır. Pek çok ülkedeki şirketler, firma büyüklüğüne ve sektöre bağlı olarak dikkate değer farklılıklar gösterse de, salgından aşırı borçlu çıkmaktadır. … Büyük politika desteği sayesinde, küresel finansal sistem COVID-19 salgını sırasında dirençli hale geldi ve finansal koşullar önemli ölçüde hafifledi. Bu, hane halklarına ve firmalara kredi akışını sürdürmeye yardımcı oldu, toparlanmayı kolaylaştırdı ve finansal riskleri uzak tuttu. İyileştirilmiş ekonomik görünüm, olumsuz sonuçların aralığını açıkça azaltmıştır, "ancak" gelecekteki GSYİH büyümesine yönelik kayda değer aşağı yönlü riskler devam etmektedir.

İki kapsayıcı tema ortaya çıkıyor. Birincisi, benzeri görülmemiş politika desteğinin istenmeyen sonuçları olabilir: piyasalarda aşırı risk alma, değerlemelerin uzamasına katkıda bulunur ve artan finansal kırılganlıklar, ele alınmazsa yapısal kalıcı problemler haline gelebilir… Tarihsel olarak kazanç beklentileri yükselirken düşük reel risksiz oranlar şimdiye kadar değerlemelere maddi destek sağladı. İyileştirilen temellerin desteğiyle oranların kademeli olarak artması memnuniyetle karşılandı, "fakat" özellikle reel faizlerdeki hızlı ve kalıcı bir artış, piyasalarda riskin yeniden fiyatlandırılmasına ve finansal koşullarda ani bir sıkılaşmaya neden olabilir. Böylesi bir sıkılaştırma, güven ve makro-finansal istikrarı tehlikeye atarak, artan finansal kırılganlıklarla etkileşime girebilir. İkincisi, kurtarma işleminin eş zamansız olması bekleniyor ve ekonomiler arasında farklılıklar var… IMF personel analizi, öncelikle daha kolay küresel finansal koşulları yansıtan portföy akışlarının görünümünde sürekli bir iyileşmeye işaret etmektedir. "Bununla birlikte", daha zayıf temellere veya COVID-19 aşılarına sınırlı erişime sahip ülkeler savunmasızdır. Egemen banka bağları gelişmekte olan piyasalarda daha da kötüleşti. Pek çok sınır piyasa ekonomisi için, pazara erişim hala bozuktur… Küresel şirketler sektörü pandemiden çok etkilendi. Olağanüstü politika desteği, etkisini azaltmaya yardımcı oldu. "Ancak", ekonomik faaliyetteki kısa vadeli artış, kırılganlıklardaki artışla ve yolun ilerisindeki büyümeye yönelik aşağı yönlü risklerle karşılaştırılmalıdır… Kriz ticari gayrimenkul sektörünü ağır vurdu. … Olumsuz etkinin bir kısmı kalıcı olabilir… Bu gelişme, devam ederse, büyüme için aşağı yönlü riskler oluşturabilir. Bankalar, 2007-08 mali krizinin ardından uygulamaya konulan düzenleyici reformlar sayesinde yüksek sermaye ve likidite tamponlarıyla salgına girmiş ve bugüne kadar dayanıklılığını korumuştur. "Ancak" iyileşme yoluyla kredi sağlamaya ne ölçüde devam edecekleri açık bir sorudur."

Raporun genel havası bu şekilde. Tam sermayenin umutlanması gereken yerde, bir ‘’ama’’ giriyor ve sermaye yerine sosyalistler umutlanıyor. Sonunda sermaye ve destekçilerine, tam bir belirsizlik haliyle ete kemiğe bürünmüş bulanık bir siluet kalıyor.

Bu, IMF’nin polyannacılığına rağmendir. Korkut Boratav, bu polyannacılığın nedenini açıklamıştı: "Dünya Ekonomik Görünümü raporları, 'kronik iyimserlik hastalığı' ile arızalıdır. Dünya görüşü, kapitalizmin doğasından kaynaklanan karşıtlıkları, kriz dinamiklerini algılamaya imkân vermez; kapitalizm, bir sözcük olarak dahi IMF lügatçesinde yer almaz.

IMF bu nedenle kapitalist dünyayı etkileyen 1998-2002, 2008-2009 krizlerini öngöremedi; son on yılda dünya ekonomisinin, bunalımlara yatkın bir ortama sürüklenmesini algılayamadı. Öngörüleri sistematik olarak aşırı-iyimser kaldı.

Hemen hemen her ekonomik rapor, birkaç ay önceki öngörüleri aşağı doğru düzeltir." Evet, genelde bu raporlar, çıkışlarından birkaç ay sonra güncellenir. Korkut hoca yazının devamında, IMF’nin Aralık 2020 krizini de nasıl öngöremediğini anlatıyor(7). Mahfi Eğilmez de Korkut hocayla aynı fikirde gibi görünüyor(8).

------------------------------------------

1.https://www.imf.org/en/Publications/WEO/Issues/2021/03/23/world-economic-outlook-april-2021

2.Chapter 1. Online Annexes. IMF Fiscal Monitor, October 2020

3.https://www-cdn.oxfam.org/s3fs-public/file_attachments/story/oxfam_annual_report_2017-2018_final_2.pdf

4.https://tr.sputniknews.com/dunya/201809111035149619-dunya-cocuklar-acliktan-oluyor/

5.https://www.worldometers.info/tr//

6.https://www.imf.org/en/publications/gfsr

7.https://sol.org.tr/yazar/imfnin-2020-2021-ongoruleri-dunya-ve-turkiye-2557

8.https://www.mahfiegilmez.com/2021/04/imfnin-2021-dunya-ve-turkiye-tahminleri.html

Yorumlar (0)
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 91
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 34 42
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Karagümrük 33 33
18. Hatayspor 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. M.City 33 76
3. Liverpool 34 74
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 33 53
7. Newcastle 33 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Bournemouth 34 45
11. Brighton 33 44
12. Wolves 34 43
13. Fulham 34 42
14. Crystal Palace 34 39
15. Brentford 34 35
16. Everton 34 33
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 34 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 32 81
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 32 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14

Gelişmelerden Haberdar Olun

@