16.01.2021, 14:06

Güzelim mahallerimiz Birer Birer gidiyor!..

Geçtiğimiz senelerde İzmir’in 80’e yakın semtinin hikâyesi kitaba dönüştürüldü.

Hani çok eleştirip bazen kızıp "Ah şu İstanbullular, bunlar var ya bunlar!.." dediğimiz bir İstanbul firması, Heyemola Yayınları akıl etti bu çalışmayı.

Benim kitaplığımda bu yayınlardan hepsi var; ilçeleri de kattığımızda sayı yüze yaklaşıyor.

Bir raf bu kitaplarla dolu; kapakları ucuz olsun diye aynı biçimde tasarlanmış ama elimi atıp içlerini karıştırdığımda onlarca hikâye karşıma çıkıyor.

Sevecen ve hepimize ucu değen hikâyeler…

Geçen akşam Karataş semti aklıma düştü, raftan aldım

İnanır mısınız üç adet Heyemola’nın İzmirim serisinden, üç de başka yayınevlerinden çıkmış toplam altı kitap buldum.[1]

Belki daha başka vardır benim bilmediğim.

Öncelikle bir semtin bu kadar kitapla anlatılmaya değer bulunmasından ötürü sevindim.

(Kitapların hepsinde ana öge semtte yaşayış, geçmişe dönük anılar.

Bir tek Abdülkadir Hazman tarihsel geçmişi anlatmış.

Bu kitaplardaki detayları sonraki yazılarımdan birinden anlatacağım)

Sevincimin bir diğer yanı da kısmen İzmir’in merkezinde kalmış Karataş’ın son yirmi yıldır inşaat bombardımanın her yanı sardığı bir dönemde bu ‘savaş’tan sağ salim çıkmış olmasıdır.

***

Oldum olası semtleri ve semtlerin içlerinde yer almış mahalleleri, buralardaki dokuyu, komşuluk ilişkilerini önemserim. Bu aynı zamanda şehrin kılcal damarıdır.

Sanıyorum benim gibi pek çok insanda buna önem verir.

Çünkü insanın yaşadığı yerle bir hissi bağı vardır, ister istemez oradan etkilenir, orada olması onda bir semt ya da mahalle sevgisine dönüşür.

Bu semt ve mahalle sevgisi toplanır ve oturulan şehre sevgiye de dönüşür ki bu da istenilen bir şeydir.

***

Fakat son yılarda bu sevginin bozulduğunu görüyoruz.

Nasıl mı?

Karataş’tan başladık ya, anlatalım:

Karataş mimari açıdan öyle büyük plazaların olduğu bir semt değil, çoğunluğu az katlı yapılardan oluşan, dar sokaklı şirin bir semt.

Tarihsel geçmişi çoğulcu bir kültürel yapıyı barındırıyor; 1800’li yılların İzmir’inde bu semtte yoğun bir Yahudi nüfusun olduğunu biliyoruz.

Gene Kırım’dan gelen Tatar nüfusun ise halen Değirmendağı mahallesinde varlığını sürdürüyor.

Ve bu insanlarla iç içe yaşayan Müslüman Türkler..

Tarık Dursun’nun romanlarına konu olan “Alirıza Bey Aile Evi” tipi yoksul yaşam biçimlerinin 1930’larda, 40’larda bu semtte sürdüğü; buna karşın romanda da anlatıldığı üzere dostlukların, dayanışmanın ve güzel komşuluk ilişkilerinin yaşandığı bir semt burası.

Bu özellikleri kısmen sürüyor gibi…

Benim buradan çıkardığım, bu semtte henüz mahalle havasının bozulmamış olması buraya yoğun bir inşaat faaliyetinin girmemiş olmasıyla ilgilidir.

Nasıl mı?

Anlatmaya çalışayım:

LÜKS İNŞAATLAR..

Son yıllarda ülkemizdeki inşaat furyasını biliyoruz.

İnşaatın ekonomiye katkısı bu yazının konusu olmamakla beraber kısaca değinecek olursak şöyle:

İktidar, başından beri inşaata yaptığı yatırımlarla ekonomiyi canlı tutacağını ummuştur.

Bunda kısmen başarılı da olunmuştur.

Ne var ki, uzun vadede üretime reel bir katkı sunmayan bu sektörün başından beri eleştirildiği gibi ekonomiye bir olumlu girdi sağlamadığını şimdilerde görüyoruz.

Fakat iktidar bu yolla ekonomiyi düzlüğe çıkaramadı ama başka bir şeyi fazlasıyla yaptı.

O da ucuz kredilerle ev sahibi olan rantiyeci bir orta sınıf yaratıldı ve bu kesim mevcut iktidarın oy deposu haline geldi.

Gerisi umurunda mı?

Proje proje dolaşıp ucuz kredi ile ev almayı kurtuluş gibi görenleri çoğumuz gördük.

Çalışarak, emek sarf ederek kazanma düşüncesini nerdeyse ayıplanır olmadı mı?

***

Öbür yanda alım gücü düşük, geçim derdindeki milyonlar…

Günümüzün makbul insan tipi çalışmak yerine dizilerin ve basının pompaladığı hayalin peşinde koşan; konut, olmadı finans piyasasındaki iniş çıkışları takip edip oradan zengin olmayı kafasına koyan değil midir?

Bazı yazarların ‘İnşaat Tarikatı’ dedikleri bu sektör insanımızın sosyal yanını bozduğu gibi geleneksel mahalle yapısına da darbe vurmuştur.

Düşünsenize bir mahallede evlerin yıkılıp yerine yüzlerce yeni evin yapıldığını…

Yeni siteler, girilmesi mümkün olmayan, girebilenlerin arandığı, güvenlik görevlisi olan devasa yerleşim yerleri…

Böyle bir ortamın, doğal olarak birbirini tanıyan, aynı kasaptan, aynı bakkaldan, aynı fırından alışveriş eden insanlara hayat hakkı vermeyeceği açık değil midir?

Bu da mahallenin yok oluşu demektir.

Şimdilerde olan galiba böyle bir şey; mahalleler birer ikişer gidiyor, biz ise arkasından bakıyoruz.

Gidenin sadece binalar olmadığını görmeliyiz; giden, o semtteki yaşanmışlıklar, anılar, semt sevgisi, onlarca yıldır birbirini tanıyan yüzün kaybolması aynı zamanda.

Plazalarda komşuluk olacağını sanıyorsanız hemen söyleyeyim fena halde yanılıyorsunuz demektir.

Çünkü çok kat az komşuluk demektir.

Tecrübelerinizle bu durumu siz de görebilirsiniz.

**

Karataş semti yukarıda anlatmaya çalıştığımız gibi ‘inşaat tarikatı’nın henüz saldırısına uğramamış bir semt.

Bu yüzden sokaklarında dolaştığınızda merhabanıza karşılık veren birini kolaylıkla görebilirsiniz.

Hani eski semtlerde çekimi yapılmış dizilerdeki sıcak insan ilişkileri, çok gösterişli de olmasa da o binalardaki güzellikler bu semtte var gibi…

Bir gün dolaşın Karataş’ı, Değirmendağı,nı, Karantina’yı, Halil Rıfat’ı hatta Köprü semtini de katın bunlara…

Eminim siz de bu mahalle havasını hissedeceksiniz buralarda…

 

[1] - Abdülkadir Hazman, İzmir’in Batı Yakası, Kilizman Yayınevi, İzmir, 2018

   - Yurdagül Bezirgan Arar, İngiliz Bahçesi Yokuşu, Heyemola Yayınları, 2019, İstanbul

   - İhsan Bayram, Değirmendağı, Heyemola Yayınları, 2011, İstanbul

   - Şükran Yücel, Karantina, Heyemola Yayınları,2012 2. Basım, İstanbul

   - Vedat Dinler, 2. Karantina’nın İnsanları, İzmir, 1984

   - Mesut Dalçam, Son Karantinalılar, 2004, İzmir,

Yorumlar (1)
Gürol Tulunay 5 yıl önce
Salim Hoca, kalemine sağlık. Mahallelerin ne kadar önemli olduğunu insanlar kaybettikten sonra anlıyorlar. Oysa oralar biir yapıştırıcı, kitleyi bir arada tutucu, komşuluk, arkadaşlık, birlekteliğin harman olduğu yerler. Bir anlayabilsik, bir bilebilsek...Soluksuz okudum desem yalan olmaz. Abdülkadir Hazman'ın bizde ismi Derviş tir. O karataşlıdır, o mahalle kültürünü en iyi bilenlerdendir. Tanışmanızı isterim. Eşi bulunmaz kıymetlerden biridir. Benimde arkadaşım olduğu için hep gurur duymuşumdur. Kalemide makbuldur...Tekrar teşekkür eder, sağlık ve esenlikler dilerim. Slim Hoca; daha çok yaz...
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 16 39
2. Fenerbahçe 16 36
3. Trabzonspor 16 35
4. Göztepe 16 29
5. Beşiktaş 16 26
6. Samsunspor 16 25
7. Gaziantep FK 16 23
8. Başakşehir FK 16 20
9. Kocaelispor 16 20
10. Alanyaspor 16 18
11. Çaykur Rizespor 16 18
12. Konyaspor 16 16
13. Gençlerbirliği 16 15
14. Kasımpaşa 16 15
15. Antalyaspor 16 15
16. Kayserispor 16 14
17. Eyüpspor 16 13
18. Fatih Karagümrük 16 9
Takımlar O P
1. Amed SK 17 35
2. Pendikspor 17 33
3. Esenler Erokspor 17 32
4. Bodrum FK 17 31
5. Çorum FK 17 29
6. Iğdır FK 17 29
7. Erzurumspor FK 17 27
8. Boluspor 17 26
9. Bandırmaspor 17 26
10. Serik Belediyespor 17 25
11. Keçiörengücü 17 22
12. Sakaryaspor 17 22
13. Sivasspor 17 21
14. Van Spor FK 17 21
15. İstanbulspor 17 21
16. Manisa FK 17 19
17. Ümraniyespor 17 18
18. Sarıyer 17 17
19. Hatayspor 17 5
20. Adana Demirspor 17 2
Takımlar O P
1. Arsenal 16 36
2. Manchester City 16 34
3. Aston Villa 16 33
4. Chelsea 16 28
5. Crystal Palace 16 26
6. Liverpool 16 26
7. Sunderland 16 26
8. Manchester United 15 25
9. Everton 16 24
10. Brighton & Hove Albion 16 23
11. Tottenham 16 22
12. Newcastle United 16 22
13. Fulham 16 20
14. Brentford 16 20
15. Bournemouth 15 20
16. Nottingham Forest 16 18
17. Leeds United 16 16
18. West Ham United 16 13
19. Burnley 16 10
20. Wolverhampton 16 2
Takımlar O P
1. Barcelona 17 43
2. Real Madrid 17 39
3. Villarreal 15 35
4. Atletico Madrid 17 34
5. Espanyol 16 30
6. Real Betis 16 25
7. Athletic Bilbao 17 23
8. Celta Vigo 16 22
9. Sevilla 16 20
10. Getafe 16 20
11. Elche 16 19
12. Deportivo Alaves 16 18
13. Rayo Vallecano 16 18
14. Mallorca 16 17
15. Real Sociedad 16 16
16. Osasuna 16 15
17. Valencia 16 15
18. Girona 16 15
19. Real Oviedo 16 10
20. Levante 15 9

Gelişmelerden Haberdar Olun

@