20.04.2021, 12:14

Devrim mi, darbe mi?

Kimilerine göre dünya futbolunda deprem, kimilerine göre de reform oluyor. Sayıları az olsa da bir kısmına göre de darbe yapılıyor futbolda…

Ama önce, biraz çocukluğumuza dönelim mi?

Erkek çocukları futbol dünyasına ilk adımlarını, türlü renklerdeki lastik toplarla; hani bir vurdunuz mu, hava kaçıran balon gibi, uçarken nereye gideceği belli olmayan toplarla atarlardı. Hatta söz konusu bu lastik toplar patlarsa ya da havası kaçarsa daha makbuldü oynamak için; en azından nereye vurursanız o yöne giderdi ve rüzgâra mukavemet gösterebilirdi. Biraz daha yaşları ilerleyince mikasa ya da benzer futbol topuyla; önce beton ya da asfalt sokak aralarında, okul çağında olanlar ya da herhangi bir okula yakın oturanlar içinse okul bahçelerinde futbol dünyalarını genişletirler ve bazıları bu dünyada kısa, uzun veya yarıda kalacak yolculuklara çıkarlardı.

Yorulmak mı? Ne yorulması! Ortalama bir çocuk, şeker pancarı kadar kızarıp, kilolarca terlese bile günde iki ya da en az üç maç çıkarabilirdi. Elbet ki, böyle bir günün ardından, evlerde yaşanan şenliği anlatmayacağım!

Futbolun büyüleyici dünyasında, kendisine; amatör, yarı profesyonel ya da profesyonel yer bulabilen çocuklar ve gençler ise verilen antrenman programları ile yıl içerisinde oynadıkları ve haftada bir ile sınırlı olan müsabaka düzenine geçerler ve bu düzene de alışırlar.

Ancak hemen belirteyim, gerçek anlamda sporcu yetiştirmek için çabalayan tüm yetiştirici hocalarımız, çocukların, belli bir yaşa dek sürekli futbol maçı yapmalarını isterler ve maç sayılarının eksikliğinden sürekli olarak dem vururlar, yakınırlar. Zannımca haklıdırlar bu yakınmalarında…

Yorulmuyorduk ve bu konuya biraz daha yakından bakmak istiyorum;

Bize hocalarımız; küçük sahaların, yani hali saha futbolu ya da futsal sporunun, voleybolun, basketbolun, hentbolun; büyük sahalarda oynanan futbol oyunundan daha yorucu olduğundan bahsederlerdi sürekli olarak… Gerekçe olarak da, büyük sahada, oyuncunun, bireysel olarak dinlenme süresinin daha fazla olduğunu, oyunun daha fazla durduğunu ve görev ya da sorumluluk bölgesi prensibi sebebiyle oyuncunun, topun, kendi alanında olmadığı zamanlarda, dinlenebileceklerini anlatırlardı hep… Ki, ben de aynı fikirdeyim.

Peki, basketbol oyunu ile kısa bir örnekle devam edip, ana konuya geçelim;

Sık aralıklarla maça çıkma fikri, birçok profesyonel futbol ekibinin moralini bozar; çünkü, daha fazla sakatlık riski, daha fazla ulaşım, konaklama, yemek ve hatta daha fazla futbolcu… Ve daha fazla masraf, daha fazla para… Elbet ki bu hesap benim hesabım değil, onların hesabı… Neden mi?

Ülkemizdeki basketbolun en üst ligindeki ekipler, neredeyse haftada iki maç yapıyorlar. Kupalarda tek maçlık eleme usulü falan yok üstelik. Hatta beraberlik bile yok; yenene kadar oynuyorsun basketbolda… Bir eşleşmede tur kapısı, en az üç ya da dört galibiyeti bulunca açılıyor. Anlayacağınız oynadıkça oynuyorlar. Yetmiyormuş gibi Avrupa Kupalarındaki liglere katılan takımların hiç boşu yok! Avrupa Şampiyonaları da, büyük lig gibi oynanıyor. Hiçbir takım da itiraz etmiyor.

Dünya futbolunda devrim mi oluyor, darbe mi?

Bugüne dek, Avrupa’da futbolu yöneten UEFA, futbol kulüplerine daha faz maç yaptırmak adına, belki de yukarıdaki futbol bahanelerinden biri ya da birkaçı nedeniyle, basketboldaki Eurolig örneğinde bir çalışma içerisine girmediler. Şampiyonlar Ligi ya da Avrupa Ligi gelebildikleri son noktaydı. Ayrıca, bu iki şampiyonada boy gösteren ve de her sene başa oynayan bazı ekipler vardı ki, aslında büyük ekonomik katkıyı onlar ve takipçileri koyuyor ve kendilerince aslan payına sahip olamıyorlardı. İspanyollardın Barça’sı, İngilizlerin Manchester’ı, İtalyanların Juve’si birkaç örnek bunlara…

Şimdi, bu aslanlar diyorlar ki; Ey Uefa, biz sana kaç yıldır söylüyoruz, bizim payımızın çoğalacağı, daha geniş ve çekişmeli bir lig yarat diye… Ve sen hep kaçıyorsun! Kaçamak işler yapıyorsun! Öyle kaçılmaz, böyle kaçılır!

Şimdi, eğri oturalım, doğruyu konuşalım; siz, içerisinde, Real Madrid’in, Barselona’nın, Atletico Madrid’in, Juventus’un, Milan’ın, İnter’in, Arsenal’ın, Manchester United’ın, Chelsea’nin, Liverpool’un, Manchester City’nin, Tottenham’ın ve yeni oluşuma katılacak diğer büyük ekiplerin yoksun olduğu bir Avrupa Ligini ya da Şampiyonlar Ligini ne kadar takip edersiniz? Bu kulüpler yorulmaya razıydı ki; yeni bir lig kuruyorlar. Ve olabilecek tüm riskleri de göğüsleyecek gibi duruyorlar. Ancak, Uefa da kozunu kendisine taraf olan ülke federasyonları ile oynadı. Ekstra kurulan lige katılan ekiplerin oyuncularının milli takımlara davet edilmeyeceklerini açıkladılar ve bir dizi daha yaptırımdan bahsediyorlar.

Reformlar ya da devrim geciktikçe, birileri darbeye yelteniyor! Ve bekleyip, beraberce göreceğiz; el mi yaman, bey mi yaman?

Yorumlar (0)
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 30 81
2. Fenerbahçe 30 79
3. Trabzonspor 30 49
4. Beşiktaş 30 46
5. Kasımpasa 30 43
6. Başakşehir 30 42
7. Rizespor 30 42
8. Antalyaspor 30 41
9. A.Demirspor 30 39
10. Alanyaspor 30 39
11. Sivasspor 30 38
12. Samsunspor 30 36
13. Kayserispor 30 36
14. Ankaragücü 30 33
15. Hatayspor 30 33
16. Konyaspor 30 33
17. Gaziantep FK 30 31
18. Karagümrük 30 30
19. Pendikspor 30 29
20. İstanbulspor 30 13
Takımlar O P
1. Eyüpspor 27 64
2. Göztepe 27 56
3. Sakaryaspor 27 47
4. Ahlatçı Çorum FK 27 45
5. Kocaelispor 27 45
6. Bodrumspor 27 44
7. Boluspor 27 43
8. Bandırmaspor 27 41
9. Gençlerbirliği 27 40
10. Erzurumspor 27 37
11. Ümraniye 27 33
12. Keçiörengücü 27 32
13. Manisa FK 27 31
14. Şanlıurfaspor 27 27
15. Tuzlaspor 27 27
16. Adanaspor 27 27
17. Altay 27 15
18. Giresunspor 27 7
Takımlar O P
1. Arsenal 28 64
2. Liverpool 28 64
3. M.City 28 63
4. Aston Villa 29 56
5. Tottenham 28 53
6. M. United 28 47
7. West Ham United 29 44
8. Brighton 28 42
9. Wolves 28 41
10. Newcastle 28 40
11. Chelsea 27 39
12. Fulham 29 38
13. Bournemouth 28 35
14. Crystal Palace 28 29
15. Brentford 29 26
16. Everton 28 25
17. Luton Town 29 22
18. Nottingham Forest 29 21
19. Burnley 29 17
20. Sheffield United 28 14
Takımlar O P
1. Real Madrid 29 72
2. Barcelona 29 64
3. Girona 29 62
4. Athletic Bilbao 29 56
5. Atletico Madrid 29 55
6. Real Sociedad 29 46
7. Real Betis 29 42
8. Valencia 28 40
9. Villarreal 29 38
10. Getafe 29 38
11. Las Palmas 29 37
12. Osasuna 29 36
13. Deportivo Alaves 29 32
14. Mallorca 29 30
15. Rayo Vallecano 29 29
16. Sevilla 29 28
17. Celta Vigo 29 27
18. Cadiz 29 22
19. Granada 28 14
20. Almeria 29 13

Gelişmelerden Haberdar Olun

@