Dededen Toruna, Devletten Vatandaşa!..
“Herkes sağlıklı dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.”
(Anayasa-56.Madde)
Yakın bir sitede oturan dost, Akbelen’de yaşananlar için geçmiş olsun çayına çağırdı.
Konuşmaları duyan ikizinde oturan komşusu:
‘sohbete ben de katılabilir miyim?’ deyince,
önce aşırı sıcaklardan şikayetle başlayan sohbet ilginç bir tartışmaya dönüştü.
“Özür dilerim ama, size karşı şiddet uyguladığını ve biber gazı sıktığını söylediğiniz görevliler bence haklı…” dedi.
Nedenini sordum.
“Televizyon ve basından izlediğim kadarıyla, Tarım ve Orman Başkanlığı’nın Akbelen Ormanında maden ocağı açılması izni var. Ayrıca köylülerin avukatları mahkemeye başvurmuşlar ama mahkeme ‘yürütmeyi durdurma’ istemini reddetmiş. Bu durumda siz yasaları çiğneyerek direnişte bulunursanız, kolluk kuvvetlerimizin de size karşı bu uygulamayı yapmaları görevlerinin gereği…” dedi.
Yasal süreci ne kadar bildiğini sordum.
“Mahkemenin verdiği son kararı biliyorum.” dedi.
Bir kez daha, ’yandaş’ denen kanalların ve basının ne kadar etkili olduğunu görüyordum.
Bildiğim kadarıyla anlattım.
‘Doğru, ne yazık ki Tarım ve Orman Bakanlığı’nın üç yıl önce bu izni veren bir işlemi var ve o zaman da köylüler direnip o işlemin iptali için dava açıyorlar.
Mahkeme de yürütmeyi durdurma kararı veriyor.
Bilirkişi de raporunda ‘madencilik faaliyetinin bölge ekosisteminde GERİ DÖNDÜRÜLEMİYECEK YIKIMA yol açacağını’
belirtiyor.
Şirket itiraz edince ikinci bilirkişi de aynı yönde rapor veriyor ama ne hikmetse yine itiraz sonucu üçüncü kez atanan bilirkişi farklı bir rapor verince mahkeme yürütmeyi durdurma kararını kaldırıyor.
Seçim sonrası da,
‘gün artık bizim günümüz’
düşüncesiyle, şirket kesime başlıyor…’
“Bak siz kendiniz söylediniz,
mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermiş işte…” dedi.
‘Öyle ama davanın esası hakkında henüz karar verilmedi. Dava devam ediyor.
Ağaç kesimi devam ederse,
esasda verilecek karar olumlu da olsa, Akbelen Ormanı diye birşey kalmayacak,
karar olumlu da olsa etkisiz kalmış olacak…
Kaldı ki Muğla’daki mahkeme kaybedilse bile, İzmir Bölge İdare Mahkemesi’ne gidilecek, orada da kaybedilirse Danıştay’a gidilecek…
Yani önümüzde hala uzun bir hukuksal süreç var ama süreç sürerken ormanı yok ediyorlar…’
“Anlamadım.”dedi.
‘Yani’ dedim,
‘yargılanıyorsunuz, idam edildiniz ama suçsuz olduğunuz ortaya çıktı!..
Ne olacak?.. Öldünüz…
Karar olumlu çıktı, kazandık ama ortada Akbelen Ormanı kalmadı!..
Ağaçlar kesildi, ekosistem çöktü!..
Bunun hesabını kim verecek?..
İşte biz, ormanı korumak için direniyoruz…’
‘Ayrıca’ dedim,’ Anayasa Mahkemesi’nde ÇED muafiyet davası da daha sürüyor…’
‘ÇED’de ne?’ diye sordu.
‘Yapılacak bir projenin çevreye olumsuz yöndeki etkilerinin önlenmesi, projenin buna uyumunun kontrolü…’
dedim.
‘Termik santral ÇED’in yürürlüğe girdiği 1983’den önce projelendirildiği için,
ÇED’den muaf tutuluyor. ÇED süreci işletilmiyor,çevre hukukunun hiçbir kuralı, hiçbir yasa uygulanmıyor…
Bu konuda açılan dava da Anayasa mahkemesinde,
yani hukuksal süreç devam ediyor…’
‘Kaldı ki, detayına girmeyeyim,
Türkiye, Paris Anlaşması 7 yıl önce imzaladı, iki yıl önce de oybirliği ile TBMM’de onaylanarak yürürlüğe girdi.
Böylece, Paris uluslararası anlaşması iç hukukumuzun parçası haline geldi.
Paris’de, karbon salımını azaltarak 10 yıl içinde termik santralleri kapatma kararını imzaladın ama şimdi tam tersi termik santrallerin kapasitesini artırıyorsun!..
Yani, Türkiye’nin yükümlülüklerini yerine getirmemesinin uluslararası boyutu da var…’
“Ama demin, gittiğinizde ağaçların neredeyse tamamının kesildiğini gördüğünüzü söylediniz.
Artık bu direniş niye? Bibergazı yemenize değdi mi?..” diye sordu.
‘Değdi, değiyor’dedim.
‘İki nedenle:
İlki, eğer biz direnmezsek Akbelen ile yetinmeyecek devamını da getirecek ve sahayı genişletecekler;
ikincisi ve daha da önemlisi ağaçlar kesilse bile yüzeyi koruyabilirsek, doğanın yeniden canlanması mümkün olabilecek… Derine inerlerse ekosistem kendini yenileyemecesine tamamen yok olacak…’
“Ama şirket kestiği ağaçların yerine yeni fidanlar dikecek…”
dedi.
‘Sen yüz, ikiyüz yıllık ağaçları kesip, doğayı tamamen tahrip ettiğin yerde fidan dikip tutmasını ve büyümesini bekleyeceksin!..
Kaldı ki yok edilen yalnız ağaçlar mı?
Börtü böcek, ne kadar canlı varsa yok ediyorsun. Doğanın dengesini mahvediyorsun…
Su havzalarını kurutuyorsun…’
Sonra da fidan diyorsun!…’
Bolu Mengen’de o muhteşem ormanların içinde doğdum.
Anımsadığım ilk resmî giysili insan dedemdi. Köyde devletin orman koruma memuru olarak ormanları koruyordu.
Özel giysisi, şapkası, atı vardı…
Yani ben çocukken devlet Anayasa’nın ona verdiği görevi yapıyordu.
Ne diyor Anayasa’nın 169.maddesi?
‘Ormanları koruma görevi devletindir.
Orman alanı daraltılamaz.
Orman suçlarına af getirilemez…’
Devlet memuru dedemin yaptığını,şimdi torunu yurttaş olarak yapmaya çalışıyor!..
Yurttaşa ne mi oluyor?
Şiddet görüyor…
Bibergazı yiyor…
Gözaltına alınıyor…
İnsan hakları ihlal ediliyor…
Çevre katlediliyor, çevreye karşı suç işleniyor…
Köylüler evinden, barkından,
toprağından ediliyor…
Sonra mı?..
Sıcaktan bunalmayacak,
kavrulacaksın…
İçecek su bulmakta zorlanacaksın…
Tarım alanların daraldıkça,
şimdilik dışardan almadığın sebze ve meyveyi de bulamayacaksın…
Nereye gitti bu arılar, börtü böcek deyip kuş sesine hasret kalacaksın…
İşte o zaman… İşte o zaman…
Bergama Ovacık’ı,
Kazdağlarını,
Artvin Cerattepe’yi,
Akbelen’i…acı acı anımsayacaksın…
Anayasa ile başladık, Anayasa ile bitirelim:
“Çevrenin sağlığını korumak devletin görevidir…”
(Anayasa-56.Madde)
Bergama İl Olmalı mı?
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Fenerbahçe | 4 | 10 |
2. Galatasaray | 3 | 9 |
3. Beşiktaş | 3 | 9 |
4. Eyüpspor | 4 | 8 |
5. Başakşehir | 3 | 7 |
6. Göztepe | 4 | 6 |
7. Samsunspor | 3 | 6 |
8. Kasımpasa | 4 | 5 |
9. Konyaspor | 4 | 4 |
10. Sivasspor | 4 | 4 |
11. Antalyaspor | 4 | 4 |
12. Rizespor | 4 | 4 |
13. Gaziantep FK | 2 | 3 |
14. Bodrumspor | 4 | 3 |
15. Trabzonspor | 2 | 2 |
16. Alanyaspor | 4 | 2 |
17. Kayserispor | 2 | 1 |
18. Hatayspor | 4 | 1 |
19. A.Demirspor | 4 | 1 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Igdir FK | 4 | 10 |
2. İstanbulspor | 4 | 9 |
3. Kocaelispor | 4 | 9 |
4. Ümraniye | 4 | 7 |
5. Bandırmaspor | 4 | 7 |
6. Erzurumspor | 4 | 6 |
7. Pendikspor | 4 | 6 |
8. Ankaragücü | 4 | 6 |
9. Şanlıurfaspor | 4 | 6 |
10. Amed Sportif | 4 | 5 |
11. Manisa FK | 4 | 5 |
12. Boluspor | 4 | 5 |
13. Gençlerbirliği | 4 | 5 |
14. Keçiörengücü | 4 | 5 |
15. Sakaryaspor | 4 | 4 |
16. Adanaspor | 4 | 4 |
17. Karagümrük | 4 | 3 |
18. Ahlatçı Çorum FK | 4 | 3 |
19. Esenler Erokspor | 3 | 0 |
20. Yeni Malatyaspor | 3 | 0 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. M.City | 3 | 9 |
2. Liverpool | 3 | 9 |
3. Brighton | 3 | 7 |
4. Arsenal | 3 | 7 |
5. Newcastle | 3 | 7 |
6. Brentford | 3 | 6 |
7. Aston Villa | 3 | 6 |
8. Bournemouth | 3 | 5 |
9. Nottingham Forest | 3 | 5 |
10. Tottenham | 3 | 4 |
11. Chelsea | 3 | 4 |
12. Fulham | 3 | 4 |
13. West Ham United | 3 | 3 |
14. M. United | 3 | 3 |
15. Leicester City | 3 | 1 |
16. Crystal Palace | 3 | 1 |
17. Ipswich Town | 3 | 1 |
18. Wolves | 3 | 1 |
19. Southampton | 3 | 0 |
20. Everton | 3 | 0 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Barcelona | 4 | 12 |
2. Real Madrid | 4 | 8 |
3. Atletico Madrid | 4 | 8 |
4. Villarreal | 4 | 8 |
5. Girona | 4 | 7 |
6. Deportivo Alaves | 4 | 7 |
7. Osasuna | 4 | 7 |
8. Celta Vigo | 4 | 6 |
9. Leganes | 4 | 5 |
10. Mallorca | 4 | 5 |
11. Rayo Vallecano | 4 | 4 |
12. Athletic Bilbao | 4 | 4 |
13. Real Sociedad | 4 | 4 |
14. Espanyol | 4 | 4 |
15. Real Valladolid | 4 | 4 |
16. Getafe | 3 | 3 |
17. Real Betis | 3 | 2 |
18. Las Palmas | 4 | 2 |
19. Sevilla | 4 | 2 |
20. Valencia | 4 | 1 |