28.02.2024, 10:48

28 Şubat 1997’ye giden süreç ve bugün uygulamaları

“…Daha nereye kadar devam edecektir bu kin, bu nefret, bu intikam duygusu? Tüm TSK personeli tutuklanıncaya ve teslim oluncaya kadar mı?”

“…Demoklesin Kılıcı daha ne kadar sallanmaya devam edecek? Yeni oyunun konusu ne, ne zaman sahneye konacak aktörleri kimler? Bekliyoruz ne zaman perde denilecek…”

Demoklesin Kılıcı (10.08.2011) yazımın sonu yukarıda ki satırlarla bitiyordu.

2 Nisan 2023 de yine bu satırları kullanmışım Dün, Bugün, Yarın köşemde Demoklesin Kılıcı başlığı ile.

Geçen hafta bir haber aklıma getirdi bu satırları “28 Şubat kumpas davası mağduru Birinci Ordu eski Komutanı Çetin Doğan’ın eşi Nilgün Doğan, “Sağlık durumu pamuk ipliğine bağlı. Her telefon çaldığında kötü bir haber diye elim titriyor, kalbim çarpıyor” ’Eşimin sağlık sorunları devam ediyor. 5 damardan by-pass ameliyatı oldu. Ciddi bir bel ameliyatı da geçirdi. Eğilip çorabını bile giyemiyor. Yüksek tansiyon ve şeker hastalığı var. Cumhurbaşkanının anayasal yetkisi kapsamında yaşlı ve rahatsızlığı olan kişileri tahliye edebilir. Raporlar 9 aydır Cumhurbaşkanı’nın önünde imza bekliyor…

Ve bu karar imzalanmıyor ve imzalanmayan bu karardan mağdur olan sadece Çetin Doğan paşa değil E. Org. Fevzi Türkeri (83), E. Korg. Yıldırım Türker (83), E. Tümg. Temel Özkaynak (79), E. Tümg. Erol Özkasnak (78) da tahliye edilmeleri gereken raporu görmezden gelinenler. Görünen o ki 28 Şubat 1997 sürecine giden yolda Kayseri Refah Partili Belediye Başkanı Şükrü Karatepe’nin, 10 Kasım 1996 da yaptığı konuşmada “…Ve Müslümanlar, sakın ha içinizden bu hırsı, bu kini, bu nefreti, bu imanı eksik etmeyin!…”sözlerinin gereği yerine getiriliyor…

8 Temmuz 1996 da Refah Yol adıyla Refah Partisi ile DYP arasında kurulan Necmettin Erbakan başbakan, Tansu Çiller ise başbakan yardımcısı olduğu 54. Hükûmetle şeriat ve hilafet isteyenlere yürüyecekleri yolun taşları döşeniyordu. Yalnız Karatepe’nin sözleri değildi bu yolda sarf edilenler;

O gün kullanılan bu sözler bugün uygulanıyor. Atatürk ve Cumhuriyet kazanımlarına karşı çıkan Karşı Devrimcilerin tarikat ve cemaatleri vakıf ve dernek adı altında MEB desteği ile okullarda din ağırlıklı eğitim veriyorlar. Eğitim ve mesleki liyakat tarikat ve cemaatlere yakınlık derecesine göre dağıtılır olmuş. Menzil Cemaati’nin bürokrasi vekili (sorumlusu) olduğu iddia edilen bir cami imamı Jandarma Genel Komutan Yardımcısı tarafından makamında kabul ediliyor…

6 Ekim 1996’da Ankara Kocatepe Camisi’nde “Şeriat isteriz!” diye bağıran sakallı, cübbeli ve asalı Aczmendiler gösteri yaparken bugün 10 binlerce kişi güvenlik güçleri korumasında hilafet ve şeriat çağrıları yapabiliyor… Aksoy araştırma şirketi Türkiye’nin yönetim biçimi ile ilgili tercihini sorduğu anketinde akp li seçmenin %39 u şeriat derken Mhp li seçmen oranı ise %11.5 olması bu gösterilerin sahip ve sorumlularını açıklar nitelikte.

“Türk Ceza Kanunu İncil’e göredir, Türk Medeni Kanunu İncil’e göredir!” “Ben Hizbullah’ım ve Hizbullah olmaktan da şeref duyuyorum!”” ‘Eşinizle beraber 30 Ağustos’taki kokteyle katılın.’ ‘Bana bak.’ dedim, ‘Ben deyyus değilim!’ O gün bu sözleri söyleyen Refah Partisi’nin Rize milletvekili Şevki Yılmaz bu gün eski bir milletvekili olarak kin ve nefretini “Osmanlı’yı süren soysuzları lanetliyorum” ve “Selanik’ten gelen dönme” ifadeleri Atatürk’ü hedef alırken yanında ki bir imam ise bu duaya “amin” diyerek eşlik ediyor. Bu kişiler hakkında ne savcılar harekete geçiyor ne de iktidar ve yandaşlarından bir tepki yükseliyor. Suç duyuruları ise sadece kubbede kalan bir seda olarak bekliyor. Şeriat isteklerine karşı çıkan bir avukat ise halkı kin ve nefrete tahrik iddiasıyla gözaltına alınıyor evi onlarca polis tarafından aranıyor.

11 Ocak 1997’de resmî başbakanlık konutunda tarikat liderleri ve şeyhlere iftar yemeği veren Başbakan Erbakan ve bugüne gelen yolda yol göstericiydi Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlarının cenaze törenine katılanlara…

30 Ocak 1997’de Sincan Belediyesinin düzenlediği “Kudüs Gecesinde”, salona Hamas ve liderlerinin fotoğraflarının asılması, İran Büyükelçisi’nin yaptığı konuşma ve sergilenen cihat oyunu bugünün habercisiydi.

4 Şubat 1997’de Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Başbakan Erbakan’a bütün bu olaylar olurken “laik düzenin korunmasını” istediği bir uyarı mektubu gönderirken bu günün Cumhurbaşkanı Erdoğan “Farklı maskeler altında şeriat düşmanlığı var. İslam’ın hayata dair kurallarının bütününü temsil eden şeriata düşmanlık esasında dinin bizatihi kendisine husumettir…” sözleriyle şeriate destek veriyordu…

23 Şubat 1997’de Fatih Camisi’ndeki öğle namazının ardından bir grup, ellerindeki yeşil bayraklarla “Şeriat isteriz!”, “Yaşasın Hizbullah!” sloganları atarak yürümüştü. Bugün Hizbullah’ın destekçisi bir parti iktidarın yandaşı beraber yürüyorlar hilafet ve şeriat yolunda.

İşte bu olaylar karşısında sessiz kalmayan Milli Güvenlik Kurulunda 28 Temmuz 1997 de yapılan toplantıda ki görüş ve değerlendirmeler sonucunda bir bildiri yayımlıyordu;

1.Türkiye’de Şeriat hukukuna dayalı bir İslam Cumhuriyeti kurmayı amaçlayan aşırı dinci grupların, demokratik, lâik ve sosyal hukuk devleti olan Cumhuriyetimize karşı oluşturdukları çok yönlü tehdidin önlenmesi amacıyla; EK-A’daki tedbirlerin kısa, orta ve uzun vade içerisinde alınmasının Bakanlar Kurulu’na bildirilmesine,

2.2945 sayılı MGK ve MGK Genel Sekreterliği Kanununun 9. maddesine uygun oyarak MGK Genel Sekreterliği tarafından, EK’te belirtilen tedbirlere ilişkin Bakanlar Kurulu Kararları ile Bakanlar Kurulu Kararı haline getirilmeyen uygulamaların, sonuçları hakkında belli süreler içerisinde, Başbakan, Cumhurbaşkanı ve MGK’na bilgi verilmesi kararlaştırılmıştır.

(Kararlar için bakınız; https://alasehirli.wordpress.com/2011/03/10/28-subatin-getirdikleri-ve-goturdukleri/)

Ve bu kararda imzası olan TSK’lerinin üst düzey komutanları şeriat ve hilafete giden yola döşenen taşları sökmek istedikleri için yıllar sonra düzmece davalarla tutuklanmış cezaevinde esir edilmiştir. Ve bu esaret 28 Şubat sürecinde ‘Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini cebren devirmeye, düşürmeye iştirakla suçlanan 103 sanık hakkında 2 Eylül 2012’de başlamış ve halen devam etmektedir. En acı olanı ise Cumhuriyetin 100’üncü yılında TSK’nın Deniz ve Hava Kuvvetlerinin unsurları tören geçişinde hilafetin sembolü olan Vahdettin Sarayında hilafete selam durdurulmasıdır.

Anayasasında ‘demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti’ olduğu yazılan Türkiye’de 27 yıl öncesinde yaşananlardan ders almayanlara son söz ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten;

“Efendiler ve ey millet! İyi biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti; şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru ve en hakiki tarikat, tarikat-ı medeniyedir. Medeniyetin emrettiğini ve talep ettiğini yapmak, insan olmak için kâfidir.”

Yorumlar (0)
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 33 86
2. Fenerbahçe 33 78
3. Beşiktaş 33 58
4. Samsunspor 33 57
5. Başakşehir 33 51
6. Eyüpspor 34 50
7. Göztepe 33 47
8. Trabzonspor 33 46
9. Kasımpaşa 33 46
10. Konyaspor 34 46
11. Kayserispor 33 44
12. Antalyaspor 33 43
13. Gaziantep FK 33 42
14. Rizespor 33 40
15. Alanyaspor 33 38
16. Sivasspor 34 35
17. Bodrum FK 33 35
18. Hatayspor 33 20
19. A.Demirspor 33 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 38 72
2. Gençlerbirliği 38 68
3. Karagümrük 38 66
4. İstanbulspor 38 64
5. Bandırmaspor 38 64
6. Erzurumspor 38 64
7. Boluspor 38 61
8. Iğdır FK 38 58
9. Amed Sportif 38 57
10. Ahlatçı Çorum FK 38 54
11. Ümraniye 38 53
12. Esenler Erokspor 38 52
13. Sakaryaspor 38 51
14. Keçiörengücü 38 51
15. Manisa FK 38 48
16. Pendikspor 38 48
17. Ankaragücü 38 48
18. Şanlıurfaspor 38 40
19. Adanaspor 38 30
20. Yeni Malatyaspor 38 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 36 83
2. Arsenal 36 68
3. Newcastle 36 66
4. M.City 36 65
5. Chelsea 36 63
6. Aston Villa 36 63
7. N. Forest 36 62
8. Brentford 36 55
9. Brighton 36 55
10. Bournemouth 36 53
11. Fulham 36 51
12. C.Palace 36 49
13. Everton 36 42
14. Wolves 36 41
15. West Ham United 36 40
16. M. United 36 39
17. Tottenham 36 38
18. Ipswich Town 36 22
19. Leicester City 36 22
20. Southampton 36 12
Takımlar O P
1. Barcelona 36 85
2. Real Madrid 36 78
3. Atletico Madrid 36 70
4. Athletic Bilbao 36 67
5. Villarreal 36 64
6. Real Betis 36 59
7. Celta Vigo 36 52
8. Rayo Vallecano 36 48
9. Osasuna 36 48
10. Mallorca 36 47
11. Valencia 36 45
12. Real Sociedad 36 43
13. Girona 36 41
14. Sevilla 36 41
15. Getafe 36 39
16. Espanyol 36 39
17. Alaves 36 38
18. Leganes 36 35
19. Las Palmas 36 32
20. Real Valladolid 36 16

Gelişmelerden Haberdar Olun

@