16.03.2024, 14:44

Vedat Günyol

Dilinizi eşek arısı soksun diyesim geliyor, son günlerde çokça karşıma çıkan ‘lansman’ sözcüğünü ısrarla kullananlar için.

Cahili cühelası, enteli-okumuşu, okumuş geçineni ‘lansman’ deyip duruyor.

“Edebiyatımızın Cumhurbaşkanı” Vedat Günyol, yaşıyor olsaydı yabancı sözcük kullanmayı marifet bilen bu tayfa için ne derdi acaba diye düşünüp duruyorum iki gündür.

6 Mart 1911’de doğmuş olan Vedat Günyol ile 2 binli yılların başında konuşmuş, ‘Deneme Günleri’ için ricada bulunmuştum İzmir’e gelmesi için. Öğretmen olduğumu söylediğim için mi bilmem, hep ‘cancağızım’ demişti bana. Hiç unutamıyorum o sevgi dolu konuşmasını.

Öner Yağcı’nın Cumhuriyet KİTAP’taki yazısını okuyup da Cumhuriyet değerlerinin bu yılmaz savunucusunu anmamak, anımsamamak olur mu hiç?

Onun için ‘’Merak ettirmekten, sordurmaktan, aydınlığa yöneltmekten usanmayan öğretmen, çağdaş kültürü ve çağdaş kültürün hazırlayıcısı olan kültürü, bilgisiyle yoğurarak sunan bilge” deniliyorsa, “Düşüncesini yaşam biçimine dönüştüren bir derviş’’ ya da “Yaşadığımız alacakaranlık ortamda sanki bir deniz feneri” olduğu dile getiriliyorsa o kısa soluklu yazıların yazarı için belediyeler niçin Vedat Hoca için bir lansman(!) toplantısı yapmazlar anlayabilmiş değilim.

Şiir için, öykü için programlar düzenleniyorken ‘Deneme’ için programların neden düzenlenmeyişini deneme okurluğunun yetersiz oluşuna mı bağlamak gerekir diye de düşünüp duruyorum. Yoksa belediyelerin kültür müdürlerinin yetersizliğinden midir bu?

Deneme için “Hiçbir şeyi kanıtlamaya kalkmadan, belli bir konu üstünde özgürce, konuşur gibi, düşünce üretiminde bulunmaktır.’’ diyen Vedat Günyol için ‘Edebiyatımızın Cumhurbaşkanı’ deniliyor ama Cumhurbaşkanımıza yaraşır işlere de imza atmıyoruz bir türlü. Bir günden bir güne o ‘Uyanış savaşçısı’nı İzmir’de ağırlayamamış olmanın üzüntüsünü ve pişmanlığını yaşıyorum hâlâ.

Nüfusumuzun yüzde 20’den fazlası sosyal yardımla geçiniyor. Ekranlarda RTE’ye toz kondurmayan, ‘Erduvan’ diye yırtınan, bilmem nesinin kılı olurum diye zavallılık denizinde kulaç atanlar, bu yüzde 20’nin aktörleri…

Zavallılar, Erdoğan seçilmezse iktidarın kendilerine verdiği sosyal yardım parasının kesileceğini düşünüyor olmalılar… CeHaPe’ye karşıtlıkları bundan!

1 buçuk milyon çocuğun okula gidemeyişi, iktidarca beslenen bu nüfusun umrunda değil!

"Matematik müfredatı seyreltilecek", "Gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz. Veli isterse çocuğunu kız okullarına gönderebilmeli, isterse erkeklerin gittiği okullara gönderebilmeli." şeklinde açıklamalarda bulunan Yusuf Tekin’in AKP’nin 9. Milli Eğitim Bakanı olduğu, Merkez Bankası Başkanının 2019’dan bu yana 6 kez el değiştirmesi onları ilgilendirmiyor. Bedavadan beslenmenin (karın doyurmanın) yoluna bakıyor onlar.

Vedat Günyol onlar için ne derdi acaba?

Komik değil midir üçer beşer aylık merkez bankası başkanlığı?

2023 bütçe görüşmelerinde okullarda ücretsiz bir öğün yemek verilmesi teklifinin AKP ve MHP oylarıyla reddedildiğini o yardımlarla geçinenler işitmemişlerdir de…

Karınlarını doyuran RTE’nin, oğlu Bilal’in TÜGVA’sının; okulda/camide/kışlada siyaset yasak olmasına karşın İstanbul’daki okullarda tiyatro etkinliği düzenliyor olması, öğrencilerin TÜGVA servisleri ile salonlara götürülmesi, AKP’nin Ümraniye Belediye Başkan adayının seçim aracının okul bahçesine girmesi umrunda değil bu yüzde 20 ve fazlası bedavacının…

Rezilliğe göz yumuyorlar bedavadan karın doyurmak adına…

Ek ücret karşılığında okullarda derse giren ve öğrencisine cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan Akçakale Müftüsü Halil Bilik’in medrese eğitimi almış olduğunu düşünmüyorlardır bile…

Medrese deyince…

Bilir miydiniz şu hikâyeyi bilmem:

“Tanzimatın ilanından sonra medreseler dışında açılan modern okullarda sınıflara karatahta konur, öğretmen ve öğrenciler tebeşirle yazabilsin diye.

Yobaz takımı başkaldırır: ‘İstemezük!’

Sorarlar, ‘Neyi istemezsiniz?’  Yanıtlarlar: ‘Karatahtayı’.

‘Neden?’

Verilen yanıt dikkat çekicidir: ‘Karatahta kâfirdir de ondan!’

Arayışa girerler ve karatahtayı Müslüman yapmanın çaresini bulurlar.

Karatahtalar Mekke’ye gönderilir, ‘Hacı’ ve ‘Müslüman’ yapılır.

Ancak bu şekilde okullara sokulabilir karatahtalar.”

Son değişiklikle bir öğrencinin lise yaşamı boyunca toplam 10 saat biyoloji, 16 saat ise din dersi alacak olmasına kafa yoruyor mudur bu arkadaşlar acaba?

Milli Eğitim Bakanlığı’nca okulöncesi kurumlara mescid açılma zorunluluğunun getirilmesiyle ilgileniyor mudur bu kardeşlerimiz?

Alanya’daki Süleymancılar’a bağlı erkek öğrenci yurdunda görevli eğitmenin 14 yaş altındaki 10 erkek öğrenciye cinsel istismarda bulunduğu yönündeki şikâyetlerin basında dile getiriliyor oluşu, rahatsız ediyor mudur bu kişileri?

Diyarbakır’da bir bulvara Atatürk’e “deccal” diyen Şeyh Sait’in adını vermek isteyenlere karşı tepki göstermişler midir dersiniz? Şeyh Sait’in Peygamber soyundan geldiğini iddia eden HÜDA-PAR’lı Serkan Ramanlı’ya söyleyecek sözleri olmuş mudur acaba?

İstanbul ve Ankara’da milyarlarca liralık yolsuzluk dosyalarının neredeyse hiçbirinin soruşturulmasına izin vermeyen iktidarın, Ankara’nın önceki Belediye Başkanı Gökçek’e ait 40 adet 3 milyarlık yolsuzluk dosyalarına karşın bir de ödül verircesine Gökçek’in oğlunu milletvekili yapmasına itiraz etmişler midir sizce?

Yolsuzluğun o günlerdeki karşılığının 5 milyar olduğunu da göz önüne getirin lütfen…

Önceleri 250 bin, ardından 400 bin dolarlık ev alana vatandaşlık veren AKP İktidarının milyonu aşan ‘ithal’ vatandaş politikasını nasıl içinize sindirirsiniz sorusuna her birimizin yanıt vermesi gerekir bence.

Düşman belletilen Yunanistan’ın hiçbir ada ve bölgesinde bir karış bile toprak satılmazken bizdeki bu toprak satışı neyin nesidir, sormak/ sorgulamak gerekmez mi?

Ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınma yerine ortaçağ karanlığını hortlatmaya çalışan iktidarın, yoksullaştırılmış/ cahilleştirilmiş kitlelerce bir süre daha iktidarını sürdüreceği kesin gibi görülüyor.

Elimiz armut mu toplamalı?

“Alman çocuklarının tereyağına değil güçlü Alman tanklarına, gres yağına ihtiyacı var.’’ diyen zenginlerin baştacı ettiği Hitler ve “hık” deyicisi Goebbels özentili siyasilerin egemenliğine son vermek adına dik ve diri durmak, 3 Mart 1924 ruhunu yaşatmak gerek!

Hilafetçilere, şeriatçılara, medresecilere Vedat Günyol beyefendiliğince karşılık vermek!

Goebbels denince aklınıza ne gelir? Yalan ve yalancılık!

Sosyal medyaya göz atacak olursak…

"Günün Sorusu" başlığıyla verilmiş, sürekli yalan söyleyene mitomani denir. Peki, sürekli yalana inananlara ne denir?

Benim sorum da şu, sürekli yalan söyleyen kim acaba? Tanıdık biri mi örneğin…

Biliyorsunuz, Avusturya’nın eski Başbakanı Sabastian Kurz, yalan ifadede bulunmaktan 8 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Hoşuma giden bir başka sosyal medya paylaşımı da (Haluk Bilginer paylaşımı) şu:

"Kleptomani" (hırsızlık hastalığı): Siyasal İslamcılarda görülen bir hastalık. Sadece para çalmaz bu hastalar. Oyları çalarlar, soruları çalarlar, adaleti çalarlar, tarihi eserleri çalarlar, ağaçları çalarlar, hatta Patara Plajı’ndaki kumları da çalarlar. Uzak durunuz.’’

Cehaletle ilgili olanı ise gülünç: “Peygamberliğini ilan etmek isteyen varsa hemen etsin. Ülkenin geri zekâlılık seviyesi şu an buna çok uygun.’’

Kalkıp da biri buna itiraz edecek olursa kahkahadan kırılırız herhalde.

Keyif kaçıran bir başka paylaşım da şöyle: “Adana Müftüsü, Kuran kursu hocası ile çıplak basıldı. Savunmasında ‘Hatim indiriyorduk’ dedi.’’

Yüzsüz de oluyorlar dedirten türden…

Aziz Nesin’in vereceği yanıtı tahmin edebilirim ama Vedat Günyol ne derdi acaba şu gazete manşeti için: “Valiler, kaymakamlar, bürokratlar, komutanlar AKP için seçim turunda”. (Sözcü- 4 Mart 2024)

Haberin altında da ilgili fotoğraflar verilmiş. Yani… Ne abartı ne yalan!

Bir de 84 milyonun üstünde düşünmesi gereken şu paylaşım çarptı gözüme:

“Her köşe başında imam hatip okulunun bulunduğu ülkemizde reyisimizin torunu neden American Montessori Society Okulu’na gidiyor olabilir?”

Reis kim, torun kim anlayamadım ama merak etmedim de değil…

Ah, Vedat Hocam, bugünleri görmeliydiniz ve bunca pespayeliği o incelik kokan sözlerinizle anlatmalıydınız bize…

Yorumlar (2)
Nüket Hürmeriç. 1 yıl önce
Aklına sağlık. Doğrularla yalanlar savaşıyor.
M. Şerefittin Canda 1 yıl önce
Sn. Recai Şeyhoğlu, tüm Turkiye'nin kültür tarihini yazmış, teşekkürler, tebrikler....
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 27 71
2. Fenerbahçe 26 62
3. Samsunspor 27 51
4. Beşiktaş 26 44
5. Eyüpspor 27 44
6. Gaziantep FK 26 38
7. Göztepe 26 37
8. Başakşehir 26 36
9. Trabzonspor 26 35
10. Kasımpaşa 27 35
11. Rizespor 27 33
12. Antalyaspor 27 33
13. Konyaspor 27 31
14. Alanyaspor 27 31
15. Bodrum FK 27 30
16. Sivasspor 27 27
17. Kayserispor 26 27
18. Hatayspor 26 19
19. A.Demirspor 26 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 30 59
2. Karagümrük 30 53
3. Erzurumspor 30 51
4. Bandırmaspor 30 50
5. Gençlerbirliği 30 48
6. İstanbulspor 30 46
7. Ahlatçı Çorum FK 30 45
8. Boluspor 30 44
9. Ümraniye 30 44
10. Amed Sportif 30 43
11. Iğdır FK 30 43
12. Keçiörengücü 30 42
13. Esenler Erokspor 30 41
14. Pendikspor 30 40
15. Sakaryaspor 30 39
16. Ankaragücü 30 38
17. Manisa FK 30 37
18. Şanlıurfaspor 30 34
19. Adanaspor 30 27
20. Yeni Malatyaspor 30 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 29 70
2. Arsenal 29 58
3. Nottingham Forest 29 54
4. Chelsea 29 49
5. M.City 29 48
6. Newcastle 28 47
7. Brighton 29 47
8. Fulham 29 45
9. Aston Villa 29 45
10. Bournemouth 29 44
11. Brentford 29 41
12. Crystal Palace 28 39
13. M. United 29 37
14. Tottenham 29 34
15. Everton 29 34
16. West Ham United 29 34
17. Wolves 29 26
18. Ipswich Town 29 17
19. Leicester City 29 17
20. Southampton 29 9
Takımlar O P
1. Barcelona 27 60
2. Real Madrid 28 60
3. Atletico Madrid 28 56
4. Athletic Bilbao 28 52
5. Villarreal 27 44
6. Real Betis 28 44
7. Mallorca 28 40
8. Celta Vigo 28 39
9. Rayo Vallecano 28 37
10. Sevilla 28 36
11. Getafe 28 36
12. Real Sociedad 28 35
13. Girona 28 34
14. Osasuna 27 33
15. Espanyol 27 28
16. Valencia 28 28
17. Deportivo Alaves 28 27
18. Leganes 28 27
19. Las Palmas 28 25
20. Real Valladolid 28 16

Gelişmelerden Haberdar Olun

@