01.09.2019, 20:12

Selim Karyelioğlu

2000 yılında tayinim Konak İş Eğitim Merkezi’ne çıkmıştı. Güzelyalı İlköğretim’deki sınıf öğretmenliğimden sonra tekrar zihinsel engelliler öğretmenliğine dönüyordum. Güzelyalı’yı bıraktım diye az kalsın öğrencim Enver Tankut’un babası tarafından da İzmir Kız Lisesi önünde  kolum kanadım kırılıyordu. Ayıp değil miymiş öğrencilerimi ağlar durumda bırakmam…

O güzelim öğrencilerimin herbirini kucaklıyorum. Sevgili velilerimi de… Çok güzel günler yaşamıştık orada.  Tadına doyulmaz bir öğretmenlikti  Güzelyalı günlerim…

8 Kasım 2000 idi. Yeni okulumun müdürü olan bayan da şaşırmıştı, o popüler okulu bırakıp buraya geldiğime. Atölyelerin bulunduğu, öğrencilerin iş içinde yetiştirilmeye çalışıldığı, öte yandan da iş ile rehabilite edildikleri  bir kurumdu burası. Türkiye’deki üç okuldan biriydi. Çocukların değil de yetişkin bireylerin eğitim aldığı bir kurum…

Benim, her gittiğim yere yabancılığım üç dakika sürer.  Burada da öyle oldu. Teneffüste okulun bahçesinde birleştirilmiş masaların çevresine toplanmış çay içiyorduk. Yeni gelmişim ya,  kimisi nereden geldiğimi ve mezun olduğum okulu sormakta. Hayret, her gittiğim okulda illâ tanıdık birileriyle karşılaşırken burada tek bir tanıdık öğretmen çıkmamıştı  karşıma.

Karayağız, uzun boylu ve oldukça sessiz, çayını içmekte olan genç öğretmen dikkatimi çekmişti. Ege Üniversitesi Sosyoloji Bölümü mezunuymuş.  Ödemiş’in bir köyünde öğretmenken o sıralar ihtiyaç duyulan  özel eğitim öğretmenliğini  istemiş ve merkeze gelmiş.

Sosyolojiye, tarihe, felsefeye meraklıyım ya… Belki de benim sorular ve onun verdiği yanıtlar sağladı benim onunla dostluğumu. Biraz abi kardeş, biraz yoldaşlık, biraz baba oğul, biraz da sendikacılık gibi etkenlerle Selim Karyelioğlu ile zaman içinde iyi dost olduk.

Ortak dostlarımız çıktı. Sosyolojideki hocası Engin Önen benim arkadaşımdı örneğin. Bir ara aynı atölyedeydik. Atölyenin iki öğretmeni… Zihinsel engelli olan öğrencilerimizin bazı sorunlarını ona danışarak öğreniyordum. Zaman içinde iyice kaynaşıp gittik.

İki gazeteye yazılar yazıyor ve bazı televizyon kanallarında eğitim ve benzeri konularda konuşuyor olmam, edebiyat ve sanat etkinliklerinde yer almam müdüre hanımın dikkatini çekmişti. ‘Sanat Atölyesi’ düşüncesini dillendirmemiz ve Selim’le birlikte bu işi kotarabileceğimize inanması, okula yeni bir atölye kazandırmamıza neden oldu. Ayrıca, okulda edebiyattan politikaya, mizahtan modaya, eğitimden sağlığa kadar birçok konuda bilgilerin yer aldığı haftalık duvar gazetesini de uzun süre birlikte hazırladık.

Bertolt   Brecht’in  Kafkas Tebeşir Dairesi’ni  sahneye koymamız, Nazım Hikmet’in Doğumunun 100. Yılını kutlamamız ve Dünya Şiir Günü etkinliği düzenlememiz  işte o günlerin ürünü…

İzmir’de bizden başka hiçbir okul böylesi kapsamlı bir etkinlik düzenlemedi / düzenleyemedi. Kafkas Tebeşir Dairesi’ni hem fuardaki gençlik merkezinde hem de İzmir Kız Lisesi’nde sahneye koyduk. Okulumuz sahnesinde İzmir’in önemli şairlerini ağırladık. Nazım Hikmet’le ilgili programımıza Vali Yardımcısı Mustafa Korkmaz Dinçer’i, il milli eğitim müdür yardımcısı Mesut Toker’i, Konak İlçe Milli Eğitim Müdürü Cihabir Çulhaoğlu’nu, ilköğretim müfettişlerini, sendikacıları, velilerimizi, İzmir’i Sevenler Platformu Başkanı Sancar Maruflu’yu, Konak Belediyesi Kültür Müdürü Salim Çetin’i davet ettik. Onlar da bizi kırmayıp geldiler.

Tiyatro çalışmalarımızda elimizden tutan operacı/ tiyatrocu Lütfi Tuna’yı da satır arasında anmış ve teşekkür etmiş olalım.

Zamanın ruhu, Recai- Selim birlikteliği ve müdürümüz Pakize Ulu’nun engin hoşgörüsü ve bize olan güveni Konak İş Eğitim Merkezini haklı bir üne kavuşturmuştu. Bir şeyler yapamaz diye bilinen zihinsel engelli bireylerle çok şeylerin yapılabileceğini/ başarılabileceğini kanıtlamıştık.

Aynı yıllarda Bergama’nın köylerinde kütüphaneler de açmaktaydık annemle birlikte. Açılışlarımıza müdüre hanım da katılırken Selim de gitarıyla şarkılar söylemekteydi.

Konak Belediyesi Kültür Merkezi’yle olan ilişkilerim ve Salim Çetin’le olan dostluğum nedeniyle de buradaki bazı kültürel etkinliklerde Selim’le birlikte roller alıyorduk. Mesela, panel düzenleyip okul bahçelerinin otopark olarak düzenlenmesinin yarattığı sorunları anlatıyorduk.

'Varoşlarda Rönesans'ın konuşmacısı da  oydu.

Kısacası İyi bir ikiliydik.. "Reco, yürü Antakya’ya gidiyoruz. Oradan da Suriye’ye gideceğiz." dediğinde düşünür müyüm hiç? "10 gün kadar sürdü bu gezimiz. Antakya’nın sosyal-kültürel zenginliğini onun sayesinde öğrendim. Suriye’nin barışsever- güzel insanlarını, nargile içen- el ve ayak tırnakları manikürlü pedikürlü kadınlarını onun sayesinde tanıdım.

Yanık/ yumuşak sesli Selim bu arada hem yüksek lisans yaptı hem de doktora…

Doktora tezinin konusu, yanılmıyorsam 'Küreselleşen Dünyada Ulusların İnşa Sürecinde Ortaya Çıkan Özerklik Arayışları'  idi. Yüksek lisans tez konusu ise 'Zihinsel Engelli Çocuğa Sahip Ailelerde İletişim Sorunları'

Yani, bildik bir konu…

Son 8 yılını da KTÜ’de, Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümünde öğretim görevlisi olarak sürdürüyor.

Alan bilgisine olan sonsuz güvenim, onun ileride   'Küreselleşme- Ulus Devlet ve Milliyetçilik'  ve 'Göç' konularında önemli yapıtlar vereceğini  fısıldıyor kulağıma sanki…

Birikimine yıllar önce çıkardığım İMECE gazetesinden tanığım. Her sayımda ona bir köşe ayırıyordum. Hamaset değil de bilim kokan yazılardı onlar. Gazetemin değişmez başyazarı gibiydi.

Sürekli olarak alanıyla ilgili kitaplar okuyan Selim’in roman ya da öykü okumamasını ise herhalde günün birinde kendisi açıklar. Şuna eminim ki günün birinde muhacirlik / mübadele konusunu mercek altına alan bir roman yazarsa, o roman ödül alır.

Musa Yavuz Alptekin’le birlikte yazdığı araştırma- inceleme türündeki  'Trabzon’da Müteahhit Olmak'  kitabı ( Karadeniz Teknik Üniversitesi Yayınları / 2016 ) müteahhitliğin sosyo- kültürel temellerini öğrenmek isteyen müteahhitler için bir başvuru kaynağı olsa gerek…

Başarısının altındaki giz nedir diye düşünmüyor değilim. Hep kendi başına… İki kişiyle bile kalmıyor evde. Hep yalnız! Ve hep kitaplarla…

Arkasında hiçbir güç odağı, sermaye ve varlıklı bir aile yokken, onun sergilediği başarı…

Evet,  bu başarının altındaki giz, bir başka yazının konusu olmalı bence.  Bir sosyolog ya da bir psikolog yazabilir ancak bunu.

Selim Karyelioğlu, bir başarı öyküsüdür. Bir sessizliğin/ bir bilge kişiliğin öyküsü…

Yeğenime, okula başladığı ilk yıl dilbilgisi dersleri veriyordum. Ne olduysa dersler çabuk bitti. Bir başka yeğenime üniversiteye başladığı yıl el ayak olayım dedim. Ters geldik.

Selim’in 11 yeğeni var. Antakya’ya gittiğinde 11’i de kulak veriyor ona. Anaları babaları da…

'Bilgi güçtür.' denir.

Antakyalı Selim Karyelioğlu misali…

Yorumlar (0)
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 30 81
2. Fenerbahçe 30 79
3. Trabzonspor 30 49
4. Beşiktaş 30 46
5. Kasımpasa 30 43
6. Başakşehir 30 42
7. Rizespor 30 42
8. Antalyaspor 30 41
9. A.Demirspor 30 39
10. Alanyaspor 30 39
11. Sivasspor 30 38
12. Samsunspor 30 36
13. Kayserispor 30 36
14. Ankaragücü 30 33
15. Hatayspor 30 33
16. Konyaspor 30 33
17. Gaziantep FK 30 31
18. Karagümrük 30 30
19. Pendikspor 30 29
20. İstanbulspor 30 13
Takımlar O P
1. Eyüpspor 27 64
2. Göztepe 27 56
3. Sakaryaspor 27 47
4. Ahlatçı Çorum FK 27 45
5. Kocaelispor 27 45
6. Bodrumspor 27 44
7. Boluspor 27 43
8. Bandırmaspor 27 41
9. Gençlerbirliği 27 40
10. Erzurumspor 27 37
11. Ümraniye 27 33
12. Keçiörengücü 27 32
13. Manisa FK 27 31
14. Şanlıurfaspor 27 27
15. Tuzlaspor 27 27
16. Adanaspor 27 27
17. Altay 27 15
18. Giresunspor 27 7
Takımlar O P
1. Arsenal 28 64
2. Liverpool 28 64
3. M.City 28 63
4. Aston Villa 29 56
5. Tottenham 28 53
6. M. United 28 47
7. West Ham United 29 44
8. Brighton 28 42
9. Wolves 28 41
10. Newcastle 28 40
11. Chelsea 27 39
12. Fulham 29 38
13. Bournemouth 28 35
14. Crystal Palace 28 29
15. Brentford 29 26
16. Everton 28 25
17. Luton Town 29 22
18. Nottingham Forest 29 21
19. Burnley 29 17
20. Sheffield United 28 14
Takımlar O P
1. Real Madrid 29 72
2. Barcelona 29 64
3. Girona 29 62
4. Athletic Bilbao 29 56
5. Atletico Madrid 29 55
6. Real Sociedad 29 46
7. Real Betis 29 42
8. Valencia 28 40
9. Villarreal 29 38
10. Getafe 29 38
11. Las Palmas 29 37
12. Osasuna 29 36
13. Deportivo Alaves 29 32
14. Mallorca 29 30
15. Rayo Vallecano 29 29
16. Sevilla 29 28
17. Celta Vigo 29 27
18. Cadiz 29 22
19. Granada 28 14
20. Almeria 29 13

Gelişmelerden Haberdar Olun

@