07.03.2024, 10:33

Phoolan (Çiçek)

Biri eski diğeri yeni iki anı…

1997.
Nuran ile birlikte, Hindistan’da Karnataka eyaletinin başkenti Bangalore’deyiz.

Genç bir kadın yönetmen Kirtana Kumar’ın, çekimleri iki yıldan fazla süren “Guhya” belgeselinin, yönetmenin bir dantel oya gibi işlenmiş görkemli ahşap kapısından içeri girdiğimiz evindeki ilk gösterimine davetliyiz.
(Kapı ve evdeki ahşap işlemeciliğe hayranlığımızı söylediğimizde, Kirtana Kumar büyük bir incelikle, daha iyisini görmemiz için, gönlünün yıkılmasına razı olmadığı tarihi ahşap bir fabrikayı satın alıp,
numaralayarak tek tek sökümlerini yaptırıp, deniz kıyısında aynısını kurdurduğu ve yazlık olarak kullandığı evine de davet etti.)

Tiyatro ve sinema oyunculuğundan yönetmenliğe geçen Kirtana Kumar yaşamını, başta ‘Sati’ geleneği olmak üzere,
kadınlara yönelik cinsel,
 ve her türlü şiddetin son bulmasına adayan ve bu doğrultuda kurduğu vakfında başkanlığını yapan bir kadın.

(Film, Hindistan’da uzun belgesel kategorisinde ve 
Portekiz’de ‘Kadın Öyküleri dalında birincilik; Roma,
Kathmandu ve Mumbai film festivallerinde de çeşitli ödüller aldı.)

Nedir Sati?
Kanunen yasaklanmasına karşın, dul kadınların ölen kocalarıyla birlikte yakıldıkları, hala sürdürülen bir gelenek…

Dul kalan kadın artık kötülüğün,günahkarlığın sembolüdür!..
Çünkü dul kalması, eski yaşamındaki günahlarından dolayı ona verilen cezadır!
Bu cezadan kurtulması ve gelecekte ruhunun daha iyi bir yaşama kavuşması ve kutsiyet kazanması için bedenini ölen kocasıyla birlikte ateşe atması gerekir!..

İkinci anı geçen yıldan…

Akbelen’deki orman katliamına engel olmak için katıldığımız ve polislerin sıktığı biber gazı nedeniyle Nuran’ın neredeyse ölümden döndüğü protesto eylemine giderken, otobüste tanıştık  kadınlardan kurulu ‘Ağaçlara Şarkı Söyleyen’ Grup Dost Yürek ve grubun kurucusu Aysun Timurcan ile…

Yol boyu birlikte söylemiştik yazıp bestelediği şarkıyı:
“Ağacımı kesme
Zeytinime dokunma
Kaç yıllık ömrün var
Bizi yok sayma…”

Aysun,yıllar önce de bir şarkıyı yazıp bestelemiş, ‘Grup Kızılırmak’ seslendirmişti:
Aze…
“Aze bizim Aze dağların kızı
 Aze…
 Yüreği yiğit Aze, gözleri güleç
 Aze…”

Aysun Timurcan bu şarkıyı yazının başlığındaki Phoolan Devi için yazıp bestelemişti.

Kimdi Phoolan Devi?

Hindistan’ın ücra bir köşesinde, en düşük kasttan beş çocuklu fakir bir ailenin kızı olarak 1963’de doğdu.
İleriki yıllarda:

“Doğduğumda bir köpekten daha değersizdim.Tanıklığım, benimki gibi bir yaşamın bir daha asla yinelenmemesi için yeryüzündeki tüm yoksullara ve ezilmişlere uzanan bir el olsun…” diyecekti.

İlkbaharda doğduğu için ailesi adını Phoolan (Çiçek) koydu.

Hindistan’da hem en alt kasttan olmak hem de kız olarak doğmak!..
Daha doğuşta o çiçeğin solması demekti…

Ama o doğuştan isyankardı.

Daha küçücük bir çocukken,
babasının geçim kaynağı maun ağacı ve tarlayı ellerinden alan amcasına karşı, ağacın altında günlerce süren oturma eylemi başlatarak direnir…

Okula gidemedi.

11 yaşındayken, 35 yaşındaki bir adama ikinci eş olarak verildi.
Kocasının(!) yıllarca tecavüzüne uğradı, direndikçe öldürülesiye dayak yedi.
Her baba evine kaçışında zorla geri getirildi.

Sonunda kaçarak baba evi yerine dağdaki bir çeteye sığındı.
Çete reisinin tecavüzüne uğrayacağı sırada, kendisini kurtarmak için çete reisini öldüren ve yeni reis olan Vikram ile evlendi.

Çetedeki tek kadındı.

Yıllarca kendisine şiddet uygulayan eski kocasının köyünü bastı; dövdü,bıçakladı ve üzerine bir not bıraktı:

“İbret olsun! 
Bundan böyle, çocuklarla evlenip onlara tecavüz edenlerin sonu artık ölümdür!..”
 
Diğer bir çetenin, kocasını öldürerek kendisini esir alıp günlerce tecavüz etmelerini unutmadı, fırsatını bulunca kaçtı…

Ve kendi çetesini kurdu.

Başına kırmızı bir bandaj taktı.
Kırmızı bandaj artık onun simgesiydi…
İyi silah kullanıyordu.

Kendisini kaçıranları bir köyde kıstırdı ve tüm tecavüzcüleri
öldürdü…

Yüksek kasttan zenginlerin,
köy ağalarının evlerini bastı.
Mallarına el koydu, fakirlere dağıttı…

Artık bir efsaneydi!..
Ünü Hindistan sınırlarını aşmış, tüm dünyayı sarmıştı…

Her bir köye girişinde megafonla halka sesleniyordu:

“Yoksullar, Kadınlar, Çocuklar…
Korkmayın!
Benim sizinle bir hesabım yok. Sizlerin hakkına el koyan zenginler korksun benden…
Kadınlara, kızlara tecavüz edenler korksun…
Benim hesabım onlarla…”

Asker, polis peşine düştü.
O dağların kızıydı.
Haydutlar kraliçesiydi…
Yakalanmadı…

Sonunda Başbakan İndra Ghandi ile anlaşarak, 1983 yılında şartlı teslim oldu:
Kendisi ve çete üyeleri idam edilmeyeceklerdi.
Teslim olacağı alana Mahatma Ghandi’nin ve Hintli tanrıça Durba’nın posterleri asılacaktı…

Şartları kabul edildi.
Onbinlerce insanın katıldığı törende silahını bıraktı, teslim oldu.

11 yıl hapiste kaldı. Okuma yazmayı hapiste öğrendi.

Çıktığında, Sosyalist Parti’den milletvekili adayı oldu.
Seçim meydanlarında halka seslendi:

“Ben haydut değilim…
Sadece, çocuklara tecavüz edenlere, halkın emeğini çalıp zengin olanlara hesap sordum. Kadınların, yoksulların hakkını savundum.
İyi biri olduğumu iddia etmiyorum ama suçlu değilim…”

Milletvekili oldu.

Artık mecliste çocuk, kadın ve ezilmişlerin sesiydi…
Onların hakları için mücadele etti…

Etmesine etti ama üst kasttakiler, egemenler çok rahatsız oldular…
Çıkarlarının, sistemin ve 
geleneklerin devamı için Phoolan Devi’nin ortadan kaldırılması gerekmekteydi!..

Suikast örgütlendi.
Phoolan Devi evinin önünde kurşun yağmuruna tutuldu.

Son sözleri:
“Bana baş eğdirtemeyeceksiniz.
Kadın ve yoksul düşmanı katillerin önünde diz çökmeyeceğim…” oldu…

Adına kitaplar yazıldı.
Kendisi hayattayken, 1994 yılında Shektar Kapur yönetiminde yaşamı filme çekildi.
Sanırım çoğunuz seyrettiniz:
‘Bandit Queen’ (Haydutlar Kraliçesi).

2001 yılında, 38 yaşındayken,
ardında bir mücadele destanı bırakarak ve bir efsane kahramanı olarak yaşama veda etti…

Diz çökmemiş ayakta ölmüştü…

Bugün de ezilen kadınların başkaldırı simgesi olarak adına yakılan türküler söylenir durur…

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nüzü kutluyorum…

Yorumlar (0)
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 35 96
2. Fenerbahçe 35 90
3. Trabzonspor 35 58
4. Başakşehir 35 55
5. Beşiktaş 35 54
6. Alanyaspor 35 49
7. Kasımpasa 35 49
8. Rizespor 35 49
9. Sivasspor 35 48
10. Antalyaspor 35 45
11. A.Demirspor 35 44
12. Samsunspor 35 42
13. Kayserispor 35 41
14. Ankaragücü 35 39
15. Karagümrük 35 37
16. Konyaspor 35 37
17. Gaziantep FK 35 35
18. Hatayspor 35 34
19. Pendikspor 35 33
20. İstanbulspor 35 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 33 72
2. Göztepe 33 69
3. Sakaryaspor 33 57
4. Bodrumspor 33 56
5. Ahlatçı Çorum FK 33 56
6. Kocaelispor 33 55
7. Bandırmaspor 33 50
8. Boluspor 33 50
9. Gençlerbirliği 33 50
10. Erzurumspor 33 44
11. Manisa FK 33 40
12. Ümraniye 33 40
13. Keçiörengücü 33 39
14. Tuzlaspor 33 37
15. Adanaspor 33 36
16. Şanlıurfaspor 33 35
17. Altay 33 9
18. Giresunspor 33 7
Takımlar O P
1. Arsenal 36 83
2. M.City 35 82
3. Liverpool 36 78
4. Aston Villa 36 67
5. Tottenham 35 60
6. Newcastle 35 56
7. Chelsea 35 54
8. M. United 35 54
9. West Ham United 36 49
10. Bournemouth 36 48
11. Brighton 35 47
12. Wolves 36 46
13. Fulham 36 44
14. Crystal Palace 36 43
15. Everton 36 37
16. Brentford 36 36
17. Nottingham Forest 36 29
18. Luton Town 36 26
19. Burnley 36 24
20. Sheffield United 36 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 34 87
2. Girona 34 74
3. Barcelona 34 73
4. Atletico Madrid 34 67
5. Athletic Bilbao 34 61
6. Real Sociedad 34 54
7. Real Betis 34 52
8. Valencia 34 47
9. Villarreal 34 45
10. Getafe 34 43
11. Deportivo Alaves 34 41
12. Sevilla 34 41
13. Osasuna 34 39
14. Las Palmas 34 37
15. Celta Vigo 34 34
16. Rayo Vallecano 34 34
17. Mallorca 34 32
18. Cadiz 34 26
19. Granada 34 21
20. Almeria 34 17

Gelişmelerden Haberdar Olun

@