02.05.2020, 17:22

Nisan, 2020 İkinci Yarısında Bireysel Kültür Etkinlikleri

Geçtiğimiz günlerde Soul müzik efsanesi Bill Wither yaşamını yitirdi. “Ain’t No Sunshine”(Güneş Işığı Hiç Yok) adlı şarkıyla tüm dünyada tanınan müzisyen 81 yaşında kalbine yenik düştü. En iyi R&B Şarkısından Grammy Ödülü, 2. albümü “Lean On Me”(Bana Yaslan) ile Altın Plak, “Just The Two Of Us”(Sadece İkimiz) ile yine Grammy Ödülü kazanmış. Kendisini üne kavuşturan ilk şarkısının sözlerinin kendimce Türkçe çevirisi şöyle: (Hiç Güneş Işığı Yok) O giderken hiç güneş ışığı yok/Uzaklaştığında ılık değil/Gittiğinde hiç güneş ışığı yok/Ve bir zaman ki gideli çok oldu/Gidip uzaklaştı bir zamanda/Merak ediyorum bu kez nereye gittiğini/ Kesin gidip gitmediğini merak ediyorum/O giderken hiç güneş ışığı yok/Bu ev artık ev değil/O gidip uzaklaştığı bir zamanda/ Ve biliyorum, biliyorum, biliyorum…/…/Hey, genci hiç böyle yalnız bırakmam/Ama gittiğinde güneş ışığı yok/Her gün sadece karanlık/Gittiğinden beri hiç güneş ışığı yok/Ve bu ev hiç sadece ev değil/O gidip uzaklaştığı bir zamandan beri/Biliyorum, biliyorum, biliyorum… Besteleyen de kendisi. Işıklar içinde uyusun!..

Doğan Cüceloğlu’nun yaşamını anlattığı “Damdan Düşen Psikolog” adlı kitabı anlatmayı kaldığımız yerden sürdürüyoruz: Yaz vakti damlarda ışık kirliliğinin olmadığı, ışıl ışıl yıldızların izlendiği geceler… Denizi ilk gördüğünde, Tanrı’nın var olduğu düşüncesinin oluşması… Doğada yaşayan insanların kendiliğinden gelen bir bilgeliklerinin olduğu sonucu çıkarması… Doğanın yavaş yavaş öğreten ama çok temelden öğreten bir öğretmen olduğunu görmesi… Yörük kültürünün Arap kültürünün en az etkisinde kalmış bir kültür olduğunu

Gözlemesi… Yaşlandıkça gerçeğin kendi başına saygı duyulacak tek şey olduğunu, gerçeğin en muhteşem var oluş olduğunu anlamaya başlayınca babasının hakkını babasına vermek zorunda olması… Sinema filminin kesilerek o çok ender yağan karın sevinçle, keyifle izlenmesi, yaşanması… Bu ülkenin çocuklarına hizmet etmekle ilgili içinde güçlü bir kendini adama var olduğuna inanması… Olayların esiri değil efendisi olma yönünde güçlü bir gelişim sahibi olması… Zor vakitlerinde, bir geri çekilip, düşünüp taşınıp anlama dönemine gereksinimi olduğu bilinci…

Kitapta yazar daha sonra Amerika’yı anlatıyor. Amerikan eğitim kültüründe; anne baba, okul ve toplumun sorumluluğunda, çocuğa geliştirilmesi gereken bir potansiyel olarak bakıldığını, bu doğrultuda çocuğa soru sorması teşvik edildiği, bilgi vurgulu değil, sosyal beceriler ve kişilik gelişimi vurgulu bir müfredat programı var olduğunu belirtiyor. Bilimsel araştırmaların sonucunda özgüvenin başarıda %80 oranında payı olduğundan hareketle; ana baba çocuğa güveniyorsa o da kendine güveniyor ve başarılı oluyor. Üniversitelerinde, kendisinin daha bilgili olduğunu, seçme olarak geldiğini ancak bunun yeterli olmadığını vurguluyor. Orada araştırmanın önemli olduğu, kütüphaneden derlenip toplanan bilgilerin önemli olmadığını, önemli olan kendi düşündüğü olduğunu, düşük not alarak acı bir şekilde öğreniyor. Amerikalı, Ford’a ne kadar saygılıysa devlete de o kadar saygılılar. Onlara göre devlet sürekli denetlenmelidir…

Sonra Doğan Bey, çocukluk dönemine dönüyor, çocukluk aşklarını anımsıyor. Bu arada Silifke şivesinin dilindeki kalıcılığının da farkında ama tamamen yok etmeden yana olmadığını anlıyoruz. Baharat gibi oluyor, diyen bile olmuş. Amerika’da bu şiveyi çok özlemiş. Silifke kültürünün espri anlayışı, felsefesiyle birlikte sosyal-psikoloji ve kültür antropolojisi açısından incelenmesi özleminde olduğunu öğreniyoruz. İlişkilerinde mutlaka bir baharat olduğunu, Nasrettin Hocalık yapanların çok sevildiğini vurguluyor. Öte yandan korku kültürünün doğal bir ürünü olarak acıya değer yüklediğimizi, saygıdeğer bulduğumuzu vurguluyor. Sonuçta çocukta; ben hayatımdan sorumlu değilim, düşüncesi oluşuyor. Köy Enstitülü olanlarda, Amerikan kültüründe olduğu gibi; şikâyet yok, yapmak var, diye yorumluyor.

Çocukluğuna geri dönüyoruz. Çerçilik, kurabiye yapıp okulda satarak, fotoğrafçılık yaparak, sonra hızarcılık yaparak para kazanmak, dolayısıyla hayatta bağımsız olma isteği var. Okumak için önce Ankara’da sonra İzmir’de yaşadığı zorluklar, öğretmenlerinin el vermesi, âşık olduğu kızlara hemen açılamaması…

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji bölümüne sınavsız giriyor. Evet, bir zamanlar fakültelere sınavsız girilebiliyordu. Mümtaz Turhan Hocanın; psikolojiye girmesi,  İngilizceye çok önem vermesi gibi tavsiyeleriyle çok yardımını görmüş. Kendisi politik olarak sağ düşünceli olsa da bilim adamı yetiştirme konusundaki ideali nedeniyle çok takdir ediyordu. Öğrencilerine de, bilgi yerine, bilgiye ulaşabilecek becerileri geliştirmeye yönlendiriyordu. Yoksul köyden gelmiş biri olarak daha çok orta halli ve İstanbullu kız öğrencilerinin olduğu fakültede uyum sorunları…(sürecek)

Size bir sorum var. Aşağıdaki minik şiirin yazarı kim? Belki bazılarınız hemen bilecek, bazılarınız anımsayacak, bazıları da araştıracak. Hadi araştırın! Yanıtı sonraki dizi yazımızda:

(Kuş ve Bulut)   Kuşçu amca/Bizim kuşumuz da var/Ağacımız da/Sen bize bir bulut ver sade/Yüz paralık.)…Şiir sevgisiyle… Sağlıklı ve huzurlu günler dileğiyle…

Yorumlar (0)
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 33 90
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 33 41
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Hatayspor 33 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. Liverpool 34 74
3. M.City 32 73
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 33 53
7. Newcastle 33 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Bournemouth 34 45
11. Brighton 32 44
12. Wolves 34 43
13. Fulham 34 42
14. Crystal Palace 34 39
15. Brentford 34 35
16. Everton 34 33
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 34 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 32 81
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 32 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14

Gelişmelerden Haberdar Olun

@