17.01.2020, 19:51

Mekanik Bel Ağrıları

İnsanların % 80'i yaşamlarının bir bölümünde bel ağrısı ile karşılaşır. Bel ağrılarının büyük çoğunluğu insanın antropolojik gelişimi ile ilgili biyomekanik nedenlerden oluşur. Önceki dönemlerde yatay olan omurga ve leğen kemiği (pelvis), insanın ayakta durmaya başlaması ile dikey duruma geçmiştir. Bel ve boyun omurgasında çukurlaşma (lordoz) oluşmuştur. Bu olay bel omurga arka bölümündeki sinirlerin sıkışmasına, bu bölgedeki omurlar arası eklemlerin (faset eklemleri) aşınmasına neden olur. Bu bölgedeki sıkışmaları ve aşınmaları önleyici egzersizler günlük yaşama katılabilirse biyomekanik nedenli bel ağrılarının önlenmesi mümkün olur.

Hatalı bel biyomekaniği sonucu bel ağrısı çeken hastalar hekime başvurduklarında hastaya ağrı kesici ve kas gevşetici ilaç verilir, bunlarla hasta kısmen rahatlar ancak tedavi olmazlar. Bu hastalara öncelikle gerektiğinde röntgen filmi, MR, BT, sintigrafi, kan tetkiki gibi laboratuar yöntemleri yardımıyla bel ağrılarının kırık, tümör metastazı, enfeksiyon, doğuştan oluşum bozuklukları ve organ hastalıklarının yansıması nedeniyle olup olmadığının ayıcı tanısı yapılması gerekir. Ancak çoğu olguda dikkatli bir muayene ve röntgen filmi biyomekanik kaynaklı bel ağrılarının teşhisi için yeterlidir.

OMURGA BİYOMEKANİĞİ: İnsanda mevcut olan bel çukurluğu, insan dışındaki primatlarda bulunmamaktadır. İki ayak üzerinde yürüme (bipedalizm) bundan yaklaşık 4.4 milyon yıl önce başlamıştır. Bu duruma uyum sağlamak için uyluk kemiği cidarının kalınlaşması bundan 1 milyon yıl önce gelişmiştir. Bu dönemde henüz bel çukurluğu oluşması henüz başlamamıştır. Omurga C şeklinde açıklığı aşağı bakan bir yay, bir Roma Kemeri gibidir. Bu durum gelişmiş iki ayak üzerinde yürüyen canlı olan maymunlarda halen devam etmektedir. Maymun ayakta durabilmek için kalça ve dizlerini bükerek yer çekimine karşı gövdeyi dengelemekte, gerektiğinde uzun kollarını tek veya çift olarak yere temas ettirmek suretiyle dengeyi sağlamaktadır. Günümüz insanında ise ayakta durma sırasında kalça ve dizler bükülü olmadığından (tam ekstansiyon=düz pozisyonunda olduğundan) yer çekimine karşı dengeyi oluşturabilmek için bel çukurluğu oluşumu zorunluluğu ortaya çıkmaktadır.

İnsan omurgası üst üste binmiş omurlardan oluşur. Üst üste duran 2 omur cismi ve aralarındaki kıkırdak diskin oluşturduğu birime ön bölüm (ön segment); arkada iki omurlararası eklem (faset eklem) ve kasların ve bağların yapıştığı kemik çıkıntılardan oluşan birime arka bölüm (arka segment) denir. Ön segment gövdenin yükünü taşır, arka segmentin görevi ise yönlendirme ve bütünlük sağlamaktır. Bel çukurluğunun artması ile arka segment de yük taşır olmuş, eğik olan arka eklem yüzlerinin birbiri içine girerek sıkışmasına neden olmuştur. Bu durumdaki bir hasta belini arkaya doğru eğerse ağrılarında artış olur.

Ayakta duran insan omurgası yandan incelendiğinde 3 adet fizyolojik eğriliğinin olduğu görülür. Buna postür=duruş denir. Omurganın bütün dengesi sakrum (kuyruk sokumu kemiği) dan başlar. Bunun hemen üzerinde bel çukurluğu (1. Eğrilik=lomber lordoz) vardır. Bunun üstünde sırt çıkıntısı (dorsal kifoz; 2. Eğrilik) maymunlarda olduğu gibi insanda da korunmuştur. Bu eğrilik antropolojik evrimini tamamlamış görünmektedir. 3. Eğrilik boyun çukuru (servikal lordoz) Yandan görünüşteki bu üçlü eğrilik ayakta duruş pozisyonunda ‘postür’ olarak adlandırılır.

İnsan postürünün anne rahmindeki gelişiminden itibaren incelenmesinde, postürdeki fizyolojik eğriliklerin adeta evrim sürecindeki değişime benzer şekilde ortaya çıktığı dikkat çekmektedir. Anne rahmindeki bebeğin omurgası tıpkı 4.4 milyon yıl önceki yetişkin insan omurgası gibi C şeklindedir. Bebek doğduktan 6-8 hafta sonra başını dik tutmaya başlarken boyun çukurluğu (servikal lordoz) gelişmeye başlar.1 yaş civarında ayakta durmaya ve yürümeye başladığında da bel çukurluğu (lomber lordoz) gelişmeye başlar. Bu lordoz bölgelerinin evrim sürecindeki gelişimi tamamlanmamıştır. Son elli bin yılda insan omurgasında önemli bir evrimsel değişikliğin olmadığına ilişkin literatür bilgisini göz önüne alırsak, bu bölgenin evriminin bir çok bin yıllar süreceği ve insanın bu bölgedeki biyomekanik sağlık sorunları ile uğraşmak zorunda kalacağı anlaşılmaktadır. Sırt kamburluğu (torakal kifoz) ise evrimini büyük ölçüde tamamlamış görünmektedir.

GELİŞİM ÇAĞINDAKİ KIZ ÇOCUKLARINDA GÖRÜLEN DURUŞ BOZUKLUKLARI: Bir kişi güç harcamadan, yorgunluk vermeyen bir postür ile belirli süre ayakta dururken ağrı duymuyorsa ve estetik olarak kabul edilebilecek bir görüntü veriyorsa omurganın görüntüsü iyi postür olarak kabul edilir. Bir yetişkinin postürünü etkileyen bir çok etmenden 3 tanesi öncelik taşır: 1-Ailevi postürler 2- Yapısal anomaliler 3-Alışkanlığa ve eğitime bağlı postürler.Bu son durum egzersiz programları ve eğitimle düzeltilebilir. Uzun boylu kızlar kısa görünmeye çalışır ve sonuşta kambur bir postür oluşur. Aksine kısa boylu kızlar dik durmaya çalışırlar ve bel çukurlukları artar. İri göğüslü kızlar omuzlarını öne alıp göğüslerini içeri çökertmeye çalışırlar. Bu duruş bozuklukları için önlem alınmazsa kalıcı hale gelirler.

Bel çukurluğu arttıkça lumbosakral açı ( kuyruksokumu kemiğinin üst yüzü ile yatay düzlem arasındaki açı) da artar. Bu durum beldeki bütün arka eklemlerin sıkışmasına, daha ileri durumda bu bölgelere yakın sinirlerin de baskıya uğraması ile sonuçlanır. Bu durum bel fıtığı belirtileri ortaya çıkararak yanlış teşhis ve tedavilere; hatta yanlış ameliyatlara neden olabilir.

Bel çukurluğunun azaltılmasına yönelik eğitim ve egzersizler hatalı biyomekaniği düzelterek bel ağrılarının kalıcı tedavisini sağlar. (Bu yolla yeni vakalarda ağrı 2-3 ayda ortadan kalkarken kronik vakalarda 1 yıl kadar sürebileceği hastaya anlatılmalıdır. Ağrı geçtikten sonra da bu egzersizler ağrıların tekrarlamasını önlemek için yaşam boyu sürdürülmelidir. Leğen kemiği döndürme (pelvik tilt) egzersizleri ve Bel arkasının gevşetilmesi egzersizleri mekanik bel ağrısı tedavisinde temel egzersizlerdir. Bu egzersizler lumbosakral açıyı azaltma amacı taşırlar.

LEĞEN KEMİĞİ DÖNDÜRME (PELVİK TİLT) EGZERSİZLERİ: Kişi sırt üstü yatar, kalça ve dizler bükülüdür, hasta belini yatağa doğru bastırır (bu esnada elini belinin altına koyarak bu baskıyı hissetmesi öğrenmeyi kolaylaştırır), bu hareket sırasında kalça (gluteal) ve karın kasları kombine olarak çalışır. Belde aşırı ağrı varsa bu egzersizler belin gevşetilmesi egzersizinden sonra yapılmalıdır.

BEL GEVŞETME EGZERSİZLERİ: Belde sertlik varsa bel omurgasının öne bükülmesi engellenir. Bu gevşemenin sağlanması için ana rahminde bebeğin duruşuna benzer pozisyon alan hasta, her iki eliyle dizleri bükülü pozisyonda tutarak dizlerini gövdeye doğru yaklaştırır ve belini rahatlama durumunda dinlendirir. Bu pozisyonda hafif bükme hareketleri yapar. Günde iki kez bu hareketler 3-5 dakika süre ile tekrarlanır. Bu hareket hastayı rahatlatmıyorsa önce korse, ağrı kesici ve kas gevşeticilerle ağrıları azaltıldıktan sonra aynı egzersizlere başlanır. Rahatlamayı sağlayan bu hareketler gereksinmeye göre yaşam boyu sürdürülmelidir. Yoga pozisyonu (her iki ayaktan tutularak başın iki diz arasından ayağa doğru yaklaştırılması) bu egzersiz gibi bel gevşemesi sağlar.

Yorumlar (0)
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 14 33
2. Fenerbahçe 14 32
3. Trabzonspor 14 31
4. Göztepe 14 26
5. Samsunspor 14 25
6. Beşiktaş 14 24
7. Gaziantep FK 14 22
8. Kocaelispor 14 18
9. Başakşehir FK 14 16
10. Alanyaspor 14 16
11. Konyaspor 14 15
12. Çaykur Rizespor 14 14
13. Antalyaspor 14 14
14. Kasımpaşa 14 13
15. Eyüpspor 14 12
16. Kayserispor 14 12
17. Gençlerbirliği 14 11
18. Fatih Karagümrük 14 8
Takımlar O P
1. Pendikspor 15 32
2. Bodrum FK 15 30
3. Amed SK 15 29
4. Esenler Erokspor 15 28
5. Erzurumspor FK 15 26
6. Çorum FK 15 25
7. Iğdır FK 15 25
8. Serik Belediyespor 15 25
9. Bandırmaspor 15 23
10. Van Spor FK 15 21
11. Boluspor 15 20
12. Sivasspor 15 20
13. Sakaryaspor 15 19
14. Keçiörengücü 15 18
15. İstanbulspor 15 15
16. Ümraniyespor 15 15
17. Sarıyer 15 14
18. Manisa FK 15 13
19. Hatayspor 15 5
20. Adana Demirspor 15 2
Takımlar O P
1. Arsenal 14 33
2. Manchester City 14 28
3. Aston Villa 14 27
4. Chelsea 14 24
5. Crystal Palace 14 23
6. Sunderland 14 23
7. Brighton & Hove Albion 14 22
8. Manchester United 14 22
9. Liverpool 14 22
10. Everton 14 21
11. Tottenham 14 19
12. Newcastle United 14 19
13. Brentford 14 19
14. Bournemouth 14 19
15. Fulham 14 17
16. Nottingham Forest 14 15
17. Leeds United 14 14
18. West Ham United 14 12
19. Burnley 14 10
20. Wolverhampton 14 2
Takımlar O P
1. Barcelona 15 37
2. Real Madrid 15 36
3. Villarreal 14 32
4. Atletico Madrid 15 31
5. Real Betis 14 24
6. Espanyol 14 24
7. Getafe 14 20
8. Athletic Bilbao 15 20
9. Rayo Vallecano 14 17
10. Real Sociedad 14 16
11. Elche 14 16
12. Celta Vigo 14 16
13. Sevilla 14 16
14. Deportivo Alaves 14 15
15. Valencia 14 14
16. Mallorca 14 13
17. Osasuna 14 12
18. Girona 14 12
19. Levante 14 9
20. Real Oviedo 14 9

Gelişmelerden Haberdar Olun

@