20.11.2019, 11:02

Futboldan Bir Sait Altınordu Geçti

1910 yılında İstanbul’da doğdu. 

Futbol yaşamı 16 yaşına kadar sadece doğduğu semtin sokaklarında, çevresindeki çayırlarda geçen ve hiçbir kulübe dahil olmayan Sait Altınordu’nun futbol kariyeri, 1926 yılında ailesinin İzmir’e gelmesi ile başladı.

Sait Altınordu ve ailesi, babası Binbaşı Tevfik’in ölümünden sonra İzmir’e göç etti. 

Sait Altınordu, Karantina Bozkurt takımında top oynamaya başladı.

O dönemde kendisini Şekerci Hakkı Alkım görerek, Altınordu Kulübü’ne götürdü. 

Sait’in futbolculuğuyla efsane olması, Altınordu Kulübü’ne girmesi ve beğenilerek hemen kulüp formasını kuşanması ile başladı.

1926 yılında henüz on altı yaşındayken kuşandığı Altınordu formasını, 1953 yılında 43 yaşındayken sırtından çıkaran Sait Altınordu, 27 yıllık spor kariyerinde kulübüne olan bağlılığını, İstanbul’daki büyük spor kulüplerinin transfer tekliflerini reddetmesi ve kendisine soyadı olarak Altınordu kulübünün adını almasıyla kanıtlamıştır. 

****

1930’lu yılların İzmir’inde, üç kulübün üç büyük futbolcusu vardı: 

"Altınordulu Sait, 

Altaylı Vahap ve Göztepeli Fuat." Herkesin bir soyadı alması için çıkarılan yasa uyarınca bu üç futbolcu, kulüplerinin adını kendilerine soyadı olarak seçmişlerdi. 

Sadece Vahap, 

Kurtuluş Savaşı’nın önemli komutanlarından ve İzmir’in kurtuluşunda rol oynayan Fahrettin Paşa’ya “Altay” soyadı, Mustafa Kemal Atatürk tarafından verildiği için kulübünün adının başına bir “Öz” ilave etmek zorunda kaldı.

Kariyerinde 1932 yılında, İstanbul’da Macar Milli Takımı’na karşı sağ açık; 1936 yılında, yine İstanbul’da Yugoslavya’ya karşı sağ iç; 1936 yılı Berlin Olimpiyatları’nda Norveç Milli Takımı’na karşı sağ iç; 1937 yılında da Belgrad’da Yugoslavya’ya karşı sağ iç oynayan Sait Altınordu, ayrıca yabancı takımlara karşı ülke içinde ve dışında özel ve temsili karşılaşmalarda 37 kez görev aldı.

Sait Altınordu’nun yaşamında en unutulmaz günlerden biri, 1936 yılının 5 Nisan günüydü. 

Sait Altınordu, Alsancak Stadı’na birkaç yüz metre ilerideki denizyolları idaresinde çalışmaktaydı.

Altay ile yapılacak maç için Altay sempatizanı olan müdüründen izin alamayan Sait Altınordu, Basri, Vahap ve Hakkı’nın attığı gollerle takımının 3–0 yenik duruma düştüğünün haberini alınca; işyerinden izin almadan bir taksi ile ikinci yarı başlarken zar zor Alsancak Stadı’na yetişti. 

Ayakkabılarını ve formasını bile otomobilde giymeye çalışan Sait Altınordu’nun takıma katılması ile canlanan Altınordu, golleri birbiri ardına sıralamaya başladı.

Sait Altınordu’nun ceza sahasında düşürülmesi ile kazanılan penaltıyı Adil gole çevirmiş, ardından kazanılan korner atışını kullanan Sait Altınordu, topu doğrudan kaleye göndermişti. 

Ardından yine Sait Altınordu’nun pası ile Adil’in kafa golü gelince durum, 3-3 oldu. 

Maçın bitmesine kısa bir süre kala Altınordu’nun kazandığı penaltı atışına, Altaylılar itiraz etmiş ve kaleci kalesini terk etmişti. 

Sait Altınordu’nun boş kaleye attığı dördüncü Altınordu golünden sonra ise Altaylılar topluca sahayı terk etti.

Sait Altınordu’nun adını Avrupa’ya taşıyan maçlardan biri de First Wien maçıdır. 

İstanbul ve Ankara karmalarını yenerek İzmir’e gelen Avusturya takımı, İzmir karmasının karşısında sahadan 4–1 yenik ayrılmıştır. 

First Wien’i şaşkına çeviren bu eşsiz futbolun kahramanları İzmir karmasının üç efsanesi Sait, Fuat ve Vahap idi.

****

"Taçlı Kral" Metin Oktay’ın yaşam öyküsü “Top ve Ben” adlı kitabındaki anlatısı; Sait Altınordu’nun sadece bir efsane olmadığının, efsaneleri yaratan bir insan oluşunun da en güzel örneğidir:

“Yünleri, paçavraları kuzu derisiyle dikip, futbol topu yapardık. Sert olurdu o toplar, iyi de zıplardı. Mahalle aralarında kimimiz Vahap Özaltay olurdu, kimimiz Sait Altınordu, kimimiz de Fuat Göztepe. Ama ben hep Sait Altınordu olurdum… 

Damlacık’ta 8 numaralı formayı giydim. Neden 8 numara?

Çünkü 8 numara Sait Altınordu’nun giydiği formanın numarasıdır. 

O, çocukluğumun kahramanıydı. 

Büyüdüğüm zaman hep onun gibi olmak isterdim”.

İzmir karmasının değişmez oyuncusu Sait Altınordu’nun 1937 yılına kadar milli formayı sadece 4 kez kuşanabilmesi, talihsiz bir dönemi yaşamasından kaynaklandı. 

Spor yaşamındaki en olgun ve başarılı döneminde İkinci Dünya Savaşı’nın yaşanmış olması, 1937’den 1948’e kadar tam on bir yıl hiçbir yurtdışı ilişki kurulmamış olması, Sait Altınordu’nun kariyerini olumsuz yönde etkiledi. 

1948 yılında tekrar milli maçlara başlanmasına karşın yaşı 38 olan Sait Altınordu, takımında başarılı maçlar çıkarmasına rağmen yaşı dolayısıyla milli formadan uzak kalmak durumunda kaldı.

Futbolu bıraktıktan sonra futbol hayatına bu kez de antrenör olarak hizmet etmeye başlayan Sait Altınordu, futbolu bıraktığı 1953 yılından ömrünün son yıllarına kadar İzmir’de Genç Takım’ın antrenörlüğünü yaptı. Futbola ve Altınordu’ya, başarılı futbol kariyeri ve özverisiyle bir yaşam armağan eden Sait Altınordu, kulübünün kendisi için düzenlediği anma gününden sonra uzun süre yaşayamadı ve 1979 yılında hayata gözlerini yumdu.

*****

Bir Baba Hindi'nin öyküsünü aktaralım şimdi.

68 yıl önce 30 Aralık'ta Altınordu, Altay ile lig maçına çıkacaktır. 

O gün evine götürmek üzere aldığı hindi ile Alsancak Stadı'na gelen bir taraftar, Sait Altınordu kaptanlığında sahaya çıkan "Şeytanlar"ı görünce ayrı bir duyguya kapılır ve sahaya girer. 

Sait Altınordu'ya koşan taraftar "Yenelim Altay'ı bu gece yılbaşı için armağanım hindi olsun" der.

Sahaya, "Selahattin, Fehmi, Ekrem, Beytullah Baliç, Halim, İsmail, Necati, Sait Altınordu, Rıdvan, Memduh ve Zeki" düzeni ile çıkan Altınordu, Bayram Dinsel'in golüne Memduh Gezer'in 2 golü ile cevap verir ve sahadan 2-1 galip ayrılır. 

İşte o sırada Alsancak Stadı'nı inleten bir ses duyulur: "Bir baba hindi, eyvallah..." 

Hindiyi armağan eden taraftarın sesine tribünleri dolduran binlerce Altınordu taraftarı da katılmaya başlar: "Bir baba hindi, eyvallah..." 

Eski futbolculardan ve milli atletlerden, Altınordu'nun milli amigosu merhum Sarı Yaşar (Tunçses) de süreç içinde bu sloganı "zenginleştirerek" taraftarlarla birlikte Alsancak Stadı'nı inletmeye başlarlar. 

"Bir baba hindi, eyvallah / Olaydı şimdi, eyvallah / Yallah, yallah, yallah..."

Ulusal basının İstanbul takımlarına mal etmeye çalıştıkları öykünün aslı da böyledir, işte. 

****

"Unutmamanın ve hatırlamanın bir sırası vardır.

En son unutulan çabuk hatırlanır.

Ben gözlerimin ekranından izlediğim Altınordulular'ın hiçbirini unutmadım.

En iyi günlerinde de sevdim..

En kötü günlerinde de...

****

Onlar bir avuçtular hüzünlü günlerden sonra ..

Gün geldi Altınordu Destanı'nı tekrar yazdılar..

Altınordu'nun bayrağını doruklara çıkardılar.

''Biz Altınorduyuz'' diye haykırdılar...

Sait Kaptan ve arkadaşları destanımızda yerlerini aldılar..."

Sait Altınordu'yu şiirimdeki gibi biz yüreğimizde sakladık yüreğimizde!..

****

Tam 40 yıl olmuş 

Sait Altınordu'yu sonsuzluğa uğurlayalı.

Sait Altınordu, 

sadece Altınordu'nun değil Güzel İzmir'in de simgelerindendir.

Bugün Alsancak Garı önündeki heykeli önünde saat 11.00'de,; 

onu unutmayanlar, Kırmızı-Lacivert'e gönül verenler, futbol sevdalıları olarak biraraya geleceğiz, 

"En Büyük Altınordulu''ya 

bir kez-bin kez daha saygımızı sunacağız.

Yorumlar (0)
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 14 33
2. Fenerbahçe 14 32
3. Trabzonspor 14 31
4. Göztepe 14 26
5. Samsunspor 14 25
6. Beşiktaş 14 24
7. Gaziantep FK 14 22
8. Kocaelispor 14 18
9. Başakşehir FK 14 16
10. Alanyaspor 14 16
11. Konyaspor 14 15
12. Çaykur Rizespor 14 14
13. Antalyaspor 14 14
14. Kasımpaşa 14 13
15. Eyüpspor 14 12
16. Kayserispor 14 12
17. Gençlerbirliği 14 11
18. Fatih Karagümrük 14 8
Takımlar O P
1. Pendikspor 15 32
2. Bodrum FK 15 30
3. Amed SK 15 29
4. Esenler Erokspor 15 28
5. Erzurumspor FK 15 26
6. Çorum FK 15 25
7. Iğdır FK 15 25
8. Serik Belediyespor 15 25
9. Bandırmaspor 15 23
10. Van Spor FK 15 21
11. Boluspor 15 20
12. Sivasspor 15 20
13. Sakaryaspor 15 19
14. Keçiörengücü 15 18
15. İstanbulspor 15 15
16. Ümraniyespor 15 15
17. Sarıyer 15 14
18. Manisa FK 15 13
19. Hatayspor 15 5
20. Adana Demirspor 15 2
Takımlar O P
1. Arsenal 14 33
2. Manchester City 14 28
3. Aston Villa 14 27
4. Chelsea 14 24
5. Crystal Palace 14 23
6. Sunderland 14 23
7. Brighton & Hove Albion 14 22
8. Manchester United 14 22
9. Liverpool 14 22
10. Everton 14 21
11. Tottenham 14 19
12. Newcastle United 14 19
13. Brentford 14 19
14. Bournemouth 14 19
15. Fulham 14 17
16. Nottingham Forest 14 15
17. Leeds United 14 14
18. West Ham United 14 12
19. Burnley 14 10
20. Wolverhampton 14 2
Takımlar O P
1. Barcelona 15 37
2. Real Madrid 15 36
3. Villarreal 14 32
4. Atletico Madrid 15 31
5. Real Betis 14 24
6. Espanyol 14 24
7. Getafe 14 20
8. Athletic Bilbao 15 20
9. Rayo Vallecano 14 17
10. Real Sociedad 14 16
11. Elche 14 16
12. Celta Vigo 14 16
13. Sevilla 14 16
14. Deportivo Alaves 14 15
15. Valencia 14 14
16. Mallorca 14 13
17. Osasuna 14 12
18. Girona 14 12
19. Levante 14 9
20. Real Oviedo 14 9

Gelişmelerden Haberdar Olun

@