08.11.2024, 09:16

3 Kasım Vefa ve Baykal

Siyasetin pragmatik ilişkiler ağı ile örülü gündelik gerçekliğine uymuyor gibi görünse de kimsenin kurşun askeri olmadan, birilerinin adamı olmayacak şekilde adının sonuna "-cı, -cu" ekleri gelmeden siyaset yapmak, benim için bir yaşam biçimi oldu. CHP olarak meclis dışında kaldığımız 18 Nisan 1999 genel seçimlerinin ardından henüz 16 yaşında belki de ergen refleksi ile girdiğim gençlik kollarında Kemal Anadol gibi büyüklerimizin "Aman oğlum kimsenin adamı olmayın, emekten, barıştan, yurttaştan yana ilkeli birer partili olun" uyarılarını hep kulağıma küpe yaptım. Tüm bunların yanında vefalı bir birey olmayı da hayatımın merkezine aldım.

Bu girişi niye mi yaptım?

AKP'li yılların başladığı 3 Kasım 2002'ye giden süreçte bugün olduğu gibi başrolde olan Bahçeli'nin, 57. hükümeti üç buçuk yılda erken seçime götürmesi, Başbakan Ecevit'in önüne esnafın yazar kasa fırlatması, yine Ecevit'in yaşı ve o günkü psikolojisi ile medyayı yanıltmaya çalışarak kendisi olayın içinde olmadığı halde Anayasa kitapçığını üzerime attı diyerek Cumhurbaşkanı Sezer'i hedef haline getirmeye çalışması ve tabii borsanın çökmesi, sözde şiir okuma mağduriyetinin Erdoğan'ın yattığı Pınarhisar Cezaevi'ni yurtiçi ve yurtdışından ziyaretçi akınına uğratması o günün fotoğrafında yer alıyordu. Akp'nin kurulmasını destekleyen Ankara'nın ABD büyükelçisi Abramowitz'in Abdullah Gül ve Erdoğan ile sıkı temasları ise herkesçe biliniyordu.

Deniz Baykal

Geçmişte eleştirdiğim yanları olsa da Cumhuriyet Halk Partisi'nin tüm genel başkanları gibi merhum Baykal da her zaman saygıyı hak eder. Resmin büyüğüne bakınca meclis dışında kalan partilerin de etkisiyle 2002 genel seçimlerinde %34 oy alıp meclisin %66'sına hâkim olan AKP genel başkanı Erdoğan'ın siyaset sahnesinde yer almasında belki de suçlanacak son kişi bile olmayan Baykal'ın karalanması iyi niyetli olmayan, tarihsel gerçeklikten kopuk bir yaklaşımdır. Hükümetin Fetö işbirliği eksenli kötü kurgusunda bedel ödeyen sayılı siyasetçilerin başında gelir Deniz Baykal.

1 Mart 2003'te mecliste oylanıp CHP genel başkanı ve örgütünün iktidar vekillerinin bir kısmını da ikna ederek reddettiği tezkereyi hiçbir zaman unutmayan ABD, Gülen'i maşa olarak kullanıp Baykal'dan 2010 yılında öcünü almıştı.

Baykal Sonrası CHP

Baykal için hizipçi, anti-demokratik, eleştiriye açık olmayan, partiyi Sivas'ın ötesine götürmeyen (Bu masalın devlet politikası olduğunu, adı birçok kez değişen başka bir partinin sistematik olarak ön plana çıkarıldığını daha önce yazmıştım) tanımlarıyla olumsuz anılmasının, ardından olanlara bakınca en azından tamamına katılmanın haksızlık olacağı süreçleri parti ve ülke olarak yaşadık. Genel Sekreter Önder Sav'ın da yıllarca parti içi demokrasiye zarar verir gerekçesi ile karşı çıktığı ve Kılıçdaroğlu gelir gelmez hayata geçirdiği "Benim vekilim, benim il başkanım, benim ilçe başkanım, benim belediye başkanım" anlayışını "Demokratik" olarak görüp önce ki dönemi eleştirmek temel bir yanılgıdır. Veya birebir örtüşmeyip tek potada erimesi sancılı olan CHP-SHP birleşmesinden sonra Kılıçdaroğlu döneminde ideolojik savrulmanın zirve yaptığını görmemek yanlı bir yaklaşım olacaktır. Sosyal demokrat bir partiyi etnik ve/veya mezhepsel temele oturtmaya çalışmanın yanlışlığı %25'lik cam tavan örneği ile önümüzde apaçık durmaktadır. “Sağdan oy alma” stratejisiyle gençlere verilen mesajlar olumlu sonuçlar vermeyip gelişim eksenli bir değişime yol açmamıştır. Helalleşme ise sorumluluğu doğrudan partimize ait olmayan konularda karşılığı olmayan bir bedel ödemeye çalışma açmazına neden olmuştur. Bozuk düzenin, eşyanın tabiatına aykırı olacak şekilde Alevi bir genel başkana Bozkurt işareti yaptırdığına tanık olup eleştirmeden CHP'yi analiz etmeye çalışmak, ne yazık ki doğru bir sonuç vermeyecektir.

Sonuç itibariyle eğer Erdoğan’ın siyaseten engellenmesi noktasında Baykal’dan tepkisel bir yaklaşım bekleyerek eleştiriyorsanız henüz bir buçuk yıl önce 14-28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’ın 3. kez adaylığını YSK’ye taşıyıp meslekten ihraç edilen Hakim Ahmet Çakmak kadar bile kamuoyu oluşturmayan dönemin muhalefetini ve Kemal Bey’i de eleştirip tepki vermeniz gerekirdi. Bir eylemi, tavır veya davranışı karşınızdaki kişiye ve kendinize göre birtakım nedenlerle kurduğunuz ortak bir aidiyete göre değerlendirmek, samimi ve dürüstçe olmayacağı gibi objektif, doğru bir netice de doğurmayacaktır.

Son 22 yılda yaşananları herhangi bir kimseyi itibar suikastına uğratmadan değerlendirmek hepimizin tarihsel sorumluluğudur.

Özetle 12 Eylül 1980 sebep 3 Kasım 2002 sonuçtur!

Yorumlar (1)
Salim çetin 1 yıl önce
Güzel bir yazı. Kalemşne sağlık.
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 16 39
2. Fenerbahçe 16 36
3. Trabzonspor 16 35
4. Göztepe 16 29
5. Beşiktaş 16 26
6. Samsunspor 16 25
7. Gaziantep FK 16 23
8. Başakşehir FK 16 20
9. Kocaelispor 16 20
10. Alanyaspor 16 18
11. Çaykur Rizespor 16 18
12. Konyaspor 16 16
13. Gençlerbirliği 16 15
14. Kasımpaşa 16 15
15. Antalyaspor 16 15
16. Kayserispor 16 14
17. Eyüpspor 16 13
18. Fatih Karagümrük 16 9
Takımlar O P
1. Amed SK 17 35
2. Pendikspor 17 33
3. Esenler Erokspor 17 32
4. Bodrum FK 17 31
5. Çorum FK 17 29
6. Iğdır FK 17 29
7. Erzurumspor FK 17 27
8. Boluspor 17 26
9. Bandırmaspor 17 26
10. Serik Belediyespor 17 25
11. Keçiörengücü 17 22
12. Sakaryaspor 17 22
13. Sivasspor 17 21
14. Van Spor FK 17 21
15. İstanbulspor 17 21
16. Manisa FK 17 19
17. Ümraniyespor 17 18
18. Sarıyer 17 17
19. Hatayspor 17 5
20. Adana Demirspor 17 2
Takımlar O P
1. Arsenal 16 36
2. Manchester City 16 34
3. Aston Villa 16 33
4. Chelsea 16 28
5. Crystal Palace 16 26
6. Liverpool 16 26
7. Sunderland 16 26
8. Manchester United 15 25
9. Everton 16 24
10. Brighton & Hove Albion 16 23
11. Tottenham 16 22
12. Newcastle United 16 22
13. Fulham 16 20
14. Brentford 16 20
15. Bournemouth 15 20
16. Nottingham Forest 16 18
17. Leeds United 16 16
18. West Ham United 16 13
19. Burnley 16 10
20. Wolverhampton 16 2
Takımlar O P
1. Barcelona 17 43
2. Real Madrid 17 39
3. Villarreal 15 35
4. Atletico Madrid 17 34
5. Espanyol 16 30
6. Real Betis 16 25
7. Athletic Bilbao 17 23
8. Celta Vigo 16 22
9. Sevilla 16 20
10. Getafe 16 20
11. Elche 16 19
12. Deportivo Alaves 16 18
13. Rayo Vallecano 16 18
14. Mallorca 16 17
15. Real Sociedad 16 16
16. Osasuna 16 15
17. Valencia 16 15
18. Girona 16 15
19. Real Oviedo 16 10
20. Levante 15 9

Gelişmelerden Haberdar Olun

@