08.11.2021, 12:01

İşkenceci Robot

Bir robota hangi komutu verirseniz, onu yapar. Onu nasıl programlamış iseniz öyle davranır. Diyelim ki işkenceci bir robot imal ettiniz ve ortalığa saldınız. O robot, sorgulamaz, kendisinden isteneni yapar. Durması bildirilene kadar hedefteki kişiye veya nesneye işkence eder. Bu normaldir. Olması gerekendir. Çünkü öyle programlanmıştır ve yapması gereken tam da odur. (Neyse ki öyle robotlar yok.)

Programlanmış insanın da robota benzediğini söyleyerek bir işkenceciyi temize çıkarabilir miyiz? Bence hayır.  ÇÜNKÜ İNSANIN İYİYLE KÖTÜYÜ, DOĞRUYLA YANLIŞI AYIRT EDEBİLME YETENEĞİ VARDIR. Nice beyni yıkanmış olursa olsun, insanın, kendisini kötü şeyler yapmaktan alıkoyan vicdanı vardır. Ayrıca, işkencenin en ağır insanlık suçlarından biri olduğunu herkes bilir. Anayasa’nın ve TCK’nın ilgili maddelerini numaralarıyla bilmese bile, işkencenin yasak olduğunu herkes bilir. Bilmiyorsa da öğrenmelidir. Bu, herkese mutlaka öğretilmelidir.

Şimdilerde yapay zekâ alanında ilginç gelişmeler yaşanıyor. Robotlara, insan gibi düşünebilme özelliği yükleniyor. Robotlar artık, iyiyle kötüyü ayırt edebilme, iyiyle kötüyü kıyaslayıp doğru kararı verebilme yeteneğiyle üretiliyorlar. Ve daha da ilginci, bu robotlar, kendi kendilerini eğitip geliştirebiliyorlar.

Bu arada yurdum insanı, insanda hep var olan bu yeteneklerle ne yapıyor?

İyiyle kötüyü ayırt edebiliyor mu? Kendini daha iyiye doğru geliştiriyor mu? Şöyle ya da böyle, geçmişte yapmış olduğu doğruları-yanlışları sorguluyor mu? Bu sorgulamadan yüzünün akıyla çıkıyor mu? Çıkamıyorsa yaptıklarının cezasını çekiyor mu; en azından, yaptığının yanlış olduğunu itiraf edip, olumsuz etkilediği, yüzde doksan dokuz ruh sağlıklarını bozduğu kişilerden özür diliyor, helallik istiyor mu? Öldürdüklerinin mezarlarına gidip af diliyor mu?  Yıllardır çocuklarının kemiklerini arayan annelerden özür diliyor mu?

Ne gezer?

Bunlar insani şeyler.

Bizde robotlar hâlâ eski sistem. Mekanik hareketleri olan tenekeler hepsi. Yapay zekâ yüklenmemiş. Ne komut verilirse onu eyleyen türden robotlar.

Ve bazı insanlarımız da öyle ne yazık ki! Robotik…

Sadece bizde öyle değil, başka ülkelerde de benzer şeyler var.

Örneğin, ülkelerin birinde bir adam, kendi kendini aklamak için, işlediği insanlık suçlarını savunuyor. Topluma, işkencenin normal bir şey olduğunu bildiriyor. Engin tecrübelerinden süzülüp gelen bir bilgiyi sunuyor insanlara ki herkes birdenbire çok aydınlanıyor. Bilgi şu: Konuşmaya niyeti olmayanlara sorguda işkence edilebilir. (Gerekirse siz de edin.)

Araya, başka birinin, ‘Almanya’da da kuyruklar var.’ deyişi gibi, her ülkenin, her devletin işkence yaptığını sıkıştırıyor.

E canım, her ülke yapıyorsa biz de yaparız! Onlardan neyimiz eksik?

E, adam inatçıysa, konuşturamayacaksam, ağzından laf almam da gerekiyorsa, n’apim, elbette işkence yapacağımdır. Bu çok normal, çok sıradan bir şey.

Hayır efendim, hiç de sıradan bir şey değil. Hiç normal değil. Daha fenasını da söyleyelim: İşkence, normal bir insanın yapacağı bir şey değil.

Kendisi normal buluyor diye bizler de normal bulacağız ve beyefendiyi suçlamayacağız. Yolda görsek yüzüne tükürmeyeceğiz. Aramıza kabul edecek ve kendisini onaylayacağız. O da gerekirse aynı şeyleri yine yapacak. Bu kez onaylanmış olarak, göğsünü gere gere yapacak. O değilse başkaları yapacak. Hiç utanmadan, hiç arlanmadan, hiç kendinden tiksinmeden, aynaya bakıp gördüğü caniden korkmadan… Kendini onurlu, gururlu, büyük adam sanmayı sürdürerek yapacak. Üstelik de kendini vatansever sanacak. Kendisinin, devleti koruduğunu sanacak. Görevinin öncelikle insanı korumak olduğunu zaten hiç öğretmemişler, hiç de öğrenmeyecek, bilmeyecek.

Anayasa’da güvence altına alınan temel hak ve özgürlüklerin Devlet’e karşı korunan (güya korunan maalesef) haklar olduğunu da bilmeyecek. Bizzat Devlet’in, o haklara sahip kıldığı insanlardan, devleti korumaya kalkışarak, insanlara işkence edecek. Ve kendisini hep kahraman sanacak.

“Bir kişiye karşı insan onuruyla bağdaşmayan ve bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine, algılama veya irade yeteneğinin etkilenmesine, aşağılanmasına yol açacak davranışları gerçekleştiren kamu görevlisi hakkında, üç yıldan on iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” diyen TCK Madde 94, onu hiç ilgilendirmemiş. Bazı adamlarca neredeyse kanunlaştırılmış olan ‘cezasızlık’ sayesinde yine hiiiç ilgilendirmeyecek.

Üç yıldan on iki yıla kadar hapis cezasının ortasını alalım. Bir işkence için altı yıl versin yargıçlar. Kaç işkencesi, kaç yargısız infazı, kaç gözaltında kaybedilmişi var bu kişinin, kendisi bile bilmiyor. Öyleyse altıyı onla mı, yüzle mi çarpalım? Yoksa binle mi? Ne yapalım?  

İşkence hiç kimse, hiçbir kurum, hiçbir devlet için hak değildir. Kimse, kimseye işkence edemez. İşkence masum ve sıradan bir işmiş gibi savunulamaz. İnsan, işkence yaptığını açıklamak durumunda kalmış ise itiraf ederken biraz mahcup olur. Ama ‘insan’ olan bunu zaten yapmaz. Oldu da yaptıysa bir süre sonra bundan dolayı pişmanlık duyar.

İşkenceci robottan söz etmiştik. Örnek olsun diye. Unutmadan belirtelim, işkenceci robot üretmek de normal bir insanın yapacağı bir şey değildir. Hâl böyleyken işkenceci insanlar üretmek niye? Farklı düşündükleri için insanları suçlu ilan edip onları işkenceyle terbiye etmeye çalışmak niye? Bu, ruh sağlığı bozuk bir toplum inşa etmek demek değil mi?

İşkencecinin de ruh sağlığı bozulacaktır, işkence edilenin de.

Bir devlet çocuklarını neden hasta eder?

İşkenceci, insanların Devlet için var olduklarına inanır ve Devlet’in insanlar için var olduğunu savunanlara işkence eder.

İnsanları koruması gerekirken, Devlet’i insanlardan korumaya kalkar ve işkence eder. 

Ona göre Devlet önemli, insan ise önemsizdir, öyleyse vurun abalıya der ve işkence eder.

Oysa önemli olan insandır. Çünkü insan yoksa Devlet de yoktur.

Devletleri insanlar kurar. Devlet’in, kendisini kuran insanlara eziyet etme hakkı yoktur.

Devlet ve vatan sevgisi bazı ülkelerde sorunludur. O ülkelerdeki Devlet severler, vatanseverlere sıkça işkence ederler. Bu yüzden de o toplumlar hastalıklı toplum olmaktan asla kurtulamazlar.  

Öyle toplumlara önerimiz, işkenceci robotlar üretmekten vazgeçmeleridir. 

Yorumlar (0)
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 32 87
2. Fenerbahçe 32 85
3. Trabzonspor 32 52
4. Beşiktaş 33 51
5. Rizespor 32 48
6. Başakşehir 32 46
7. Kasımpasa 32 46
8. Sivasspor 32 44
9. Antalyaspor 32 42
10. Alanyaspor 32 42
11. A.Demirspor 32 40
12. Samsunspor 32 38
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 32 37
15. Konyaspor 32 36
16. Hatayspor 32 33
17. Gaziantep FK 32 31
18. Karagümrük 32 30
19. Pendikspor 32 30
20. İstanbulspor 32 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 30 68
2. Göztepe 30 60
3. Kocaelispor 30 52
4. Ahlatçı Çorum FK 30 52
5. Sakaryaspor 30 51
6. Bodrumspor 30 49
7. Boluspor 30 46
8. Bandırmaspor 30 46
9. Gençlerbirliği 30 44
10. Erzurumspor 30 41
11. Manisa FK 31 36
12. Keçiörengücü 30 36
13. Şanlıurfaspor 30 34
14. Ümraniye 30 34
15. Tuzlaspor 30 32
16. Adanaspor 30 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 30 7
Takımlar O P
1. M.City 32 73
2. Arsenal 32 71
3. Liverpool 32 71
4. Aston Villa 33 63
5. Tottenham 32 60
6. Newcastle 32 50
7. M. United 32 50
8. West Ham United 33 48
9. Chelsea 31 47
10. Brighton 32 44
11. Wolves 32 43
12. Fulham 33 42
13. Bournemouth 32 42
14. Crystal Palace 32 33
15. Brentford 33 32
16. Everton 32 27
17. Nottingham Forest 33 26
18. Luton Town 33 25
19. Burnley 33 20
20. Sheffield United 32 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 31 78
2. Barcelona 31 70
3. Girona 31 65
4. Atletico Madrid 31 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 31 50
7. Valencia 31 47
8. Real Betis 31 45
9. Villarreal 31 39
10. Getafe 31 39
11. Osasuna 31 39
12. Las Palmas 31 37
13. Sevilla 31 34
14. Deportivo Alaves 31 32
15. Mallorca 31 31
16. Rayo Vallecano 31 31
17. Celta Vigo 31 28
18. Cadiz 31 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 31 14

Gelişmelerden Haberdar Olun

@