06.01.2024, 13:48

Hanri Benazus

Atatürk devriminin ölümsüzlüğü, kültürel, siyasal, ekonomik bütünlük içinde Türk toplumunun insanca ve çağı aşan bir yaşam kurmayı amaçlamasından kaynaklanır. Taşıdığı evrensel özün nedeni de budur.

Bu bütünlük kavranamadığı için Türk devrimi de, Atatürk de gereği ölçüde anlaşılabilmiş değildir.

Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin, Atatürk devrimlerinin insanlığa örnek bir ürünü olduğu gerçeği çok geçmeden unutulduğu için, yeni kuşaklar bu gerçeği, yani varlık kaynaklarını hemen hiç öğrenememiş, bilememiştir.

Evrensel bir gerçektir ki Atatürk yalnızca Türkiye Cumhuriyeti'nin değil, insanlığın geleceğinde de yaşamaktadır.

Bu gerçeği kavrayamadık, yolumuza bu gerçeğin ışığını tutamadık, tam bir bilinçle bu gerçeğin aydınlığında yürüyemedik.

Bunun somut örneğini 15 Kasım 1938'te, Atatürk'ün ölümünden beş gün sonra Peyami Safa'nın Cumhuriyet gazetesindeki yazısından alınan şu sözlerden yola çıkarak görebiliriz:

"Atatürk'ten evvel Türkiye, bütün dünyada Kızıl Sultanıyla, fesiyle, çarşafıyla, İstanbul’un köpekleri ve yangınlarıyla, Eyüp'ün mezarlıklarıyla meşhurdu.

Bugün Atatürk'ün zamanından bahseden bütün dünya gazeteleri 'O'nun kurduğu Yeni Türkiye'nin milli ve medeni haklarını sayıyorlar. Zaferler, inkılâplar, bozkırlar ortasında yükselen modern şehirler, fabrikalar...

Ve bütün dünyaya örnek, yalansız bir sulh politikası.

Dün Mustafa Kemal'i bir 'Eşkıya Reisi' telakki 

etmiş olan Avrupa, bugün 'O'nu, kendi beşeri davasına hizmet etmiş büyük evlatlarından biri gibi selamlıyor ve kaybolmasına yanıyor.

Türk toplumu, Atatürk'ün 1923 Cumhuriyet aydınlanması ve devrimleri ile başlayan büyük yürüyüşü içinde, tüm engellere karşın çağı aşmaya yönelik büyük bir kültürel birikim ve güçlü toplumsal yapı oluşturmayı başarmıştır.

Bu yapı artık insanca bir yaşamın demokratik ilkelerinden vazgeçilmeyeceğini; insanlık için ayakta kaldıkça, hiçbir gücün Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik gelişmesini engelleyemeyeceğini tartışmaya yer bırakmayacak ölçüde kanıtlamıştır.

Çünkü “Tam Bağımsızlık" ilkesinden doğan Türkiye Cumhuriyeti; “Yurtta barış, dünyada barış" ilkesiyle beslenmekte, çağdaş ve insanca yaşamın tüm insanlığa mal olmasını beklemektedir.

Kurtuluş Savaşı'nın ağır koşulları altında bile, ulusun egemenlik ilkesine, parlamenter demokrasiye bağlılığını ve özgürlük içinde kendi kendine yetebilme yeteneğini bütün dünyaya göstermiş olan Türk Ulusu, Atatürk'ün hedeflediği çağdaşlığı ve kalkınma savaşını da demokratik rejim içinde zafere ulaşarak kazanacaktır.

Cumhuriyet, bağımsızlık ve özgürlük bayrağını elimizde sağlam ve yüksek tutmak, onu her zaman, her şeye karşı korumak; bunu yapabilmek için kafamızı bilimle, yüreğimizi umutla ve yurt sevisiyle, benliğimizi hürriyet ve istiklal heyecanı ile doldurmak; iyiye, güzele, doğruya bağlanmak, çağı yıllar önce yakalayan Mustafa Kemal'in çağdaşlığına varabilmek!..

İşte Atatürk'ümüze karşı borçlu olduğumuz minnet ve şükran hislerini böyle ödeyebiliriz, acılarımızı böyle

ödeyebiliriz, acılarımızı böyle unutabiliriz. Atatürk her zaman Türk Milletine güvendi, ona inandı. Türk Milleti de bugüne kadar 'O'nu yalancı çıkarmadı.

83 yılda her savaşta alnı açık çıktı. Yarın da böyle olacaktır. Savaş bitmedi. Bunu Atatürk söylüyor:

"Yaptıklarımızı asla kâfi göremeyiz. Çünkü daha çok ve daha büyük işler yapmak mecburiyetinde ve azmindeyiz. Yurdumuzu dünyanın en mamur ve medeni memleketleri seviyesine çıkaracağız. Milletimizi en geniş refah vasıta ve kaynaklarına sahip kılacağız."

Orduların ta Hindistan'a kadar götüren Büyük İskender 32 yaşında öldüğü zaman, arkasında ne bırakmıştı?

Bir hiç.

Avrupa'yı bir kasırga gibi altüst eden ve Moskova'ya kadar uzanan Napolyon, ölümünden sonra arkada ne bıraktı ki?

Yıkık dökük bir Avrupa, Fransa'ya karşı kinle dolu bir dünya.

Hatta müstakil bir millet kuran Washington bile arkasında nihayet müstakil bir millet bırakmıştı.

Hâlbuki Atatürk, idealini hakikat sahasına çıkaran nadir bahtiyarlardan ve ender dehalardan biridir.

O, eșsiz eserini tamamlamış ve onu bizlere ebedi miras olarak bırakmıştır.

O bize müstakil bir vatan bıraktı...

Genç ve zinde bir Cumhuriyet bıraktı.

Hamleli ve atılgan bir devrim bıraktı..

Milletine bu kadar büyük bir miras bırakan, hayata gözlerini rahatça kapayan pek az adam yetişmiş veya hiç yetişmemiştir.

İşte, bu nedenledir ki Çağdaş Atatürk'ün Türkiye'si olmak, ilk ve tek hedefimizdir ve bu hedef gerçekleşecektir.

Çağdaş Atatürk'ün, fotoğrafları ile gün ışığına çıkabilmesi, gelecek kuşakları düşünen gerçek kültür, sanat adamı, "Mustafa Kemal ve Türkiye sevdalısı" Hanri Benazus sayesindedir.

"Halikarnas Balıkçısı" olarak anılan Cevat Şakir'i en iyi anlatan, "En sevinçli anınız?" sorusuna verdiği yanıttır:

"Prosper Marimee'nin Karmen'ini Türkçeye çeviriyordum: Esmer Güney kızı Karmen cigaracı dükkânından bir mimoza demetiyle çıkar. Bunu çevirirken 'Neden benim esmer Bodrum kızlarım saçlarına birer mimoza takmasınlar? diye Paris'ten mimoza tohumları getirttim, sokaklara diktim. Çiçek açtılar. İki Bodrumlu fukara kız gördüm bir gün. Kopardıkları mimozaları başlarına takmışlardı, geçtiler.

Sevindim içimden, “Yaşayın çocuklar!” dedim.

Balıkçının mimoza tohumu çiçek açmıştı. Çünkü balıkçı zahmet çekmişti, emek vermişti, gönülden sevdalanmıştı. Kolay değildi tohumun, "ha..." deyince çiçek olması.

"Çağdaş Atatürk 1111" de mimoza tohumu gibi "ha..." deyince çiçek olmadı; zahmet

çekildi, emek verildi, Mustafa Kemal'e, Türkiye'ye gönülden sevdalanıldı ve "Çağdaş Atatürk 1111" yaratıldı.

"Sen Türkiye gibi aydınlık ve güzelsin" diyen Cahit Külebi'ye, şirinin yazılma süresini sorduklarında yanıtı, "70 yıl ve bir saat" olmuş.

Yeryüzünde destan yazan, destanı yazılması gereken, yıllar öncesinden çağı aşan çok az insan vardır. O insanlardan biri olan Mustafa Kemal Atatürk'ü bir destan gibi yaratan Hanri Benazus'a hepimizin ödenmez, ödenemez borcu vardır.

Ben bu borcu kendi adıma ödeyebilmek amacıyla, bin yıllık dostum, ağabeyim, ustam, öğretmenim Hanri Benazus'a paslanmaz bir yüreğin sevgisiyle "Merhaba!." diyorum.

Ne dersiniz? Hepimizin birer "Merhaba!." borcu yok mu, sayın Hanri Benazus'a?

Yorumlar (0)
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 35 96
2. Fenerbahçe 35 90
3. Trabzonspor 35 58
4. Başakşehir 35 55
5. Beşiktaş 35 54
6. Alanyaspor 35 49
7. Kasımpasa 35 49
8. Rizespor 35 49
9. Sivasspor 35 48
10. Antalyaspor 35 45
11. A.Demirspor 35 44
12. Samsunspor 35 42
13. Kayserispor 35 41
14. Ankaragücü 35 39
15. Karagümrük 35 37
16. Konyaspor 35 37
17. Gaziantep FK 35 35
18. Hatayspor 35 34
19. Pendikspor 35 33
20. İstanbulspor 35 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 33 72
2. Göztepe 33 69
3. Sakaryaspor 33 57
4. Bodrumspor 33 56
5. Ahlatçı Çorum FK 33 56
6. Kocaelispor 33 55
7. Bandırmaspor 33 50
8. Boluspor 33 50
9. Gençlerbirliği 33 50
10. Erzurumspor 33 44
11. Manisa FK 33 40
12. Ümraniye 33 40
13. Keçiörengücü 33 39
14. Tuzlaspor 33 37
15. Adanaspor 33 36
16. Şanlıurfaspor 33 35
17. Altay 33 9
18. Giresunspor 33 7
Takımlar O P
1. Arsenal 36 83
2. M.City 35 82
3. Liverpool 36 78
4. Aston Villa 36 67
5. Tottenham 35 60
6. Newcastle 35 56
7. Chelsea 35 54
8. M. United 35 54
9. West Ham United 36 49
10. Bournemouth 36 48
11. Brighton 35 47
12. Wolves 36 46
13. Fulham 36 44
14. Crystal Palace 36 43
15. Everton 36 37
16. Brentford 36 36
17. Nottingham Forest 36 29
18. Luton Town 36 26
19. Burnley 36 24
20. Sheffield United 36 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 34 87
2. Girona 34 74
3. Barcelona 34 73
4. Atletico Madrid 34 67
5. Athletic Bilbao 34 61
6. Real Sociedad 34 54
7. Real Betis 34 52
8. Valencia 34 47
9. Villarreal 34 45
10. Getafe 34 43
11. Deportivo Alaves 34 41
12. Sevilla 34 41
13. Osasuna 34 39
14. Las Palmas 34 37
15. Celta Vigo 34 34
16. Rayo Vallecano 34 34
17. Mallorca 34 32
18. Cadiz 34 26
19. Granada 34 21
20. Almeria 34 17

Gelişmelerden Haberdar Olun

@