17.04.2020, 10:48

Boş Zaman

21 Mart 2007’de annem ve yeğenim Emrah ile Çankaya Köşkü’nde Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Sayın Kemal Nehrozoğlu’nun konuğuyduk.

Söze, “Dünya Şiir Günü Kutlu Olsun” diye başlamıştım.

Kütüphanecilik çalışmalarımızla ilgili bilgiler vermiş, bir de çıkardığımız İmece gazetesini takdim etmiştim kendilerine…

Söyleşimiz esnasında masasında bir kitap takılmıştı gözüme. T.S. Elliot’ın bir kitabıydı.

****

O akşam T.S. Elliot’tı dersim Emrah’ın evinde.

Şair ve oyun yazarı olduğunu biliyordum sadece.

Öğrendim ki aynı zamanda edebiyat eleştirmeni…

*

T.S.Elliot denince hep Kemal Nehrozoğlu’nu anımsarım. O güzel insanı…

T.S.Elliot denince de onun bende iz bırakan o güzel sözünü:

"Boş zaman, kültürün temelini oluşturur."

****

Koronavirüs, dünya ölçeğinde insanoğluna öyle boş zaman armağan etmiş oldu ki virüsü neredeyse kucaklayacak, öpecek gibi oluyorum.

130 bin civarında insanı kırıp geçirirken öte yandan da insanlığı kendisi hakkında bilgi sahibi olmaya, bilim insanlarına kulak vermeye yöneltti. Herkesi eve mahkum etmekle kitapları kucaklanası dostlar yaptı. Merhaba deyip halini/ hatırını sorduğum her arkadaşım kitap okuduğunu, bol bol film izlediğini söylüyor.

Koşuşturmalarıma ara vermem nedeniyle Sevgili Avram Ventura’nın verdiği o güzel romanlarla iç içe yaşıyorum. Hans Fallada’nın ve John Boyne’un romanlarıyla çok gergin anlar yaşadıysam da roman kahramanlarıyla neredeyse abi kardeş oldum. Nazi ahlakının çirkefliğini adeta yaşar gibi oldum. Rasputin’i de bir kaşık suda boğasım geldi.

Sabahattin Ali’nin öykülerini ikinci ya da üçüncü kez okusam da gene ayı tatları aldım. Merak edip kızı Filiz Ali’yi aradım ve sordum: “Babanızın en çok sevdiğiniz öyküsünü söyler misiniz Filiz Hanım?”

‘Kamyon’ dedi. Kamyon’u bir kez daha okudum. Eşime ve kızıma da okuttum.

Korona olmasa okuyacağım yoktu doğrusu. Sağ olsun!

Oğuz Tümbaş’ın insan sıcaklığı kokan ‘İyi Günler Terzisi’ni okuduğumda Oğuz’un annesinin ve babasının elini öpesim geldi. Eşine de “Ne şanslısınız hanımefendi!” diyesim…

70’ini aşmış bir delikanlının kullandığı her sözcüğü kuyumcu titizliğiyle seçtiğine iyi bir örnek ‘İyi Günler Terzisi’

Dilci Semih Rifat’la Münevver Hanımın oğlu Oktay Rifat’ın ‘Avarelik üstüne şiirleri’nin tamamı sanki bana dokunur gibiydi.

Meğerse ne büyük bir kayıpmış bir öğretmen olarak Ceyhun Atuf Kansu’nun ‘Sevgi Elması’nı okumamış olmak… Tahir İle Zühre’yi Sibel Sevgener’den dinlemiş gibi oldum gene…

Çivi Çiviyi Söker ile Zaman Kaybolmaz, birer söyleşi kitabı…

Biri Muazzez İlmiye Çığ’ı diğeri de İlber Ortaylı’yı mercek altına almış iki kitap… Okudukça mutlu olacağınız birer kitap… Kendinizi sorgulayacağınız iki kitap…

Nedim Gürsel’in ‘Mehdiyi Beklerken’i ise düş kırıklığına uğrattı. Çok sevdiğim Nedim Gürsel, Şiraz’a gitmiş ama Hafız’ı ziyaret etmemiş. Olacak iş mi bu?

****

Bu arada koronavirüs günlerini geleceğe bugünleri anlatan bir dosya olarak hazırlamayı da ihmal etmiyorum. Her gün hem ülkemizde olup bitenlere hem de dünyanın dört bir köşesine kulak vererek tanıklığımı kaleme alıyorum. Yakın dostlarımla birlikte…

****

Günde 10 kilometre kadar yürümeye alışmış biri olarak kolay değil evde oturmak ama yeni edindiğim roman kahramanı dostlarım bana hem yalnızlığımı unutturuyor hem de onlarla Kiev’de, Ankara’da, Edremit’te, Moskova’da, Berlin’de, Londra’da onlarla birlikte dolaşır gibiyim. Özellikle de Quangel Ailesiyle faşizme karşı birlikte mücadele ediyorum.

Ankara’dakilerle Berlin’dekiler meğerse ne kadar benziyormuş birbirlerine…

Hans Fallada yaşasaydı da bir kültür merkezinde dinleseydik kendisini ya da bizim muhalif gibi gördüğümüz partilerin yöneticilerine konferans verdirtseydik keşke…

****

İnfaz Yasasının oylamasına 589 milletvekili olan Meclis’te sadece 330 milletvekili katıldı.

139 milletvekili bulunan CHP’den 19, 61 vekili olan HDP’den 24, 37 vekili olan İYİ Parti’den 8 milletvekili katılmış oylamaya.

Ey muhalifler diyesim geliyor. Bu üç muhalif partiden hangisine oy veriyorsanız bir kez daha düşünün!

Eve hapsolduğumuz şu günlerde bence bu konunun muhasebesini iyi yapmalı.

Dünyanın bütün ülkeleri salgın nedeniyle halkı için bütçe ayırırken bizimkilerin İBAN numarası vererek bağış toplamaları gibi bir komikliği dillendirmek kolay. Önemli olan;  muhalefetin ete kemiğe bürünmesi, uzatılan mikrofonlara ve kameralara muhalif sözcükler kullanarak şov yapmak yerine iktidarı doğru öneri ve projeler doğrultusunda eyleme yöneltmek olmalı CHP, HDP ve İYİ Parti’nin tavrı…

Salgını fırsat bilip Kanal İstanbul Projesi için açılan fırsatçı ihaleyi, Cumhurbaşkanlığı için 14 araç ihalesini ve iki hastane için inşaatın ihalesiz Rönesans Holding’e verilmesini film seyreder gibi izliyoruz.

Tepkimizi sözlü ve yazılı dillendirebiliyor muyuz?

Korona günlerinde bence kendimizi dinlemeli, sorgulamalı ve çıkış yolları için düşünce üretmeliyiz.

Bunun için de çook zamanımız var.

Kültürün temelini oluşturan günler yaşıyoruz zira… Boş zamanlar…

Kültürlü olmak için her türlü fırsat ve olanak elimizdeyken ‘Üzümünü ye bağını sorma’, ‘Bal tutan parmağını yalar’, ‘Gelene ağam gidene paşam’, ‘Böyle gelmiş böyle gider’, ‘Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez’ gibi sözleri pusulası bilen anlayışların artık değiştirilmesi gerekir diye düşünmüyorsanız yaşamınızın anlamı yok bence.

Korona günlerinde hastalanan apartman komşusu için her dairede oturanların geçmiş olsun için maskesiz ziyarete gitmeleri gibi komiklik ve cehaletin koronanın kök salmasına zemin hazırlayacağını neden düşünemeyiz?

Kendimizi yenilememiz için bir fırsat şu günler…

Daha başka neler mi öğrendim son bir ayda?

Emine Erdoğan; 15 yaşında intihar etmeyi düşünmüş. Cep romanları okuyormuş o günlerde. Sinemaya gider, artist kartpostalları biriktirirmiş. Soner Yalçın'ın bir kitabından öğrendim.

Mehmet Akif Ersoy, kızı Suat’a Nazım Hikmet’in annesi Celile Hanım'dan resim dersi aldırıyormuş.

Padişahlar arasında içkiye en düşkün isim II. Selim. Lakabı da 'Sarhoş'. Ama beş vakit namazını da hiç kaçırmıyor. Sultan II. Abdülhamit ise 'Rom' içiyor.

Emevi hükümdarlarından Yezid Bin Velid, ayyaşın tekiymiş…

Mehmet Akif Ersoy da 24 yaşına kadar içmiş.

Abdullah Gül’ün 600 yıllık bir soyağacı varmış.

Ziya Gökalp; kimine göre Kürt, kimine göre ise Yahudi dönmesiydi. Ziya Gökalp ise hep Türk olduğunu dillendirirdi. Biliyor olmalısınız.

Nazım Hikmet’in dedesi Mustafa Celaleddin Paşa, Kont Constantin Borzecki .

Göktürkler’de henüz kamusal bir görevi yerine getirmemiş gençler özel isim taşıyamazlardı. Kendilerini kanıtlayana kadar bu gençlere ‘adsız’ denirdi.

En güzel cami fotoğraflarını çeken sanatçı Ara Güler idi.

Dünyanın en büyük silah tüccarı Basil Zaharoff, ticaret hayatına İstanbul’da genelevde başlamış.

Balzac Edebiyat Ödülünü de Zaharoff kurmuş.

DÜELLO GELENEĞİ- PUSU GELENEĞİ

Bizdeki yaygın olan gelenek PUSU GELENEĞİ!

Acı ama gerçek!

Bir Ermeni’ye ait olan ‘Kasapyan Bağ Evi’nin Çankaya Köşkü olduğunu biliyor muydunuz?

Çankaya Köşkü’nün tasarımını Avusturyalı Mimar Holzmeister hazırlamış.

'Nereden Sevdim O Zalim Kadını' adlı şarkıyı (güfteyi) Türk Müziğinin Aristokratı Selahattin Pınar’ın bestelediğini biliyor muydunuz? Boşandığı eşi Afife Jale için bestelemiş bu şarkıyı meğerse…

Afife Jale’nin sahnelere çıkan ilk kadın sanatçımız olduğunu biliyor muydunuz?

İsmet İnönü,  Klasik Batı Müziğine tutkulu bir devlet adamı. Eşine piyano dersleri aldırıyor. 50 yaşında viyolonsel çalmak istiyor. İlk dersini de Edip Tezer’den alıyor. İkinci öğretmeni ise David Zirkin.

Kızı Özden’e de Steinway duvar piyanosu alıyor.

Viyolonsel, insan sesine en yakın ses veren bir enstrüman… ‘Bir erkeğin ağlayışıdır’ deniliyor viyolonsel için.

Ayvalık’ta bir zamanlar resim öğretmenliği yapmış olan Empresyonist (İzlenimci) Ressam Fikret Mualla’nın adını annesi koyuyor. Mualla diye… Kız beklediği için… Fikret adını sonradan ekliyor. Hayatta iki vazgeçilmezi var Fikret Mualla’nın: İçki ve resim! Yaşamının beş yılını geçirdiği 600 kişilik Fransız köyünde köylüler ona ‘Van Gogh’un Oğlu’ diyorlar.

20 Temmuz 1967’de Reillance köyünde ölüyor. 7 yıl sonra dönemin Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk’ün eşi Emel Korutürk mezarını Türkiye’ye getirtiyor. Yıllar önce Fikret Mualla’dan resim dersi alan Emel Hanım, onun vasiyetini biliyor olmalıydı.

Cherokee = Mağara insanı

Kanguru = Bilmiyorum

Mustang = Yabani at

Orhan Kemal = Mehmet Raşit Öğütçü

Yaşar Kemal = Kemal Sadık Gökçeli

Yaşar Nabi Nayır = Muzaffer Reşit

Asım Bezirci= Halis Acarı

Biliyor muydunuz?

Mozart’ın cenaze törenine katılanlar… Dilim varmıyor söylemeye…

36 Osmanlı Padişahından 35’inin annesi Hıristiyan ve Musevi…

17 Nisan’a gelince…

17 Nisan 1940’ta 3803 sayılı asa ile açılan Köy Enstitüleri bugün 80. Yılını kutluyor.

Romancı, öykücü, şair, heykeltraş, ressam, doktor, mühendis, siyasetçi yetiştiren köy enstitüleri sadece bu ülkenin değil John Dewey’in bile özendiği aydınlanma ocaklarıydı.

Bir de şu sözü traş olurken hep karşımda görmek ister oldum:

“En akıllı kişi, her zaman başkalarından öğrenecek şeyler bulan kişidir.”

Öğrendiklerini başkalarıyla paylaşmayanların iyi insanlar olmadıklarını düşünüyorum ben. Dedem, dedemin dedeleri Sümerler değil ama galiba onlarla bilinmez bir bağım var benim. Sümerler, biliyorsan öğret diyorlar. Bir de sınav yapar gibi soruyorlar: “Bildiğini neden öğretmiyorsun?”

Kim ne derse desin ben bildiklerimi paylaşmasını seviyorum. Başıma dert açsalar da…

Yorumlar (0)
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 35 96
2. Fenerbahçe 35 90
3. Trabzonspor 35 58
4. Başakşehir 35 55
5. Beşiktaş 35 54
6. Alanyaspor 35 49
7. Kasımpasa 35 49
8. Rizespor 35 49
9. Sivasspor 35 48
10. Antalyaspor 35 45
11. A.Demirspor 35 44
12. Samsunspor 35 42
13. Kayserispor 35 41
14. Ankaragücü 35 39
15. Karagümrük 35 37
16. Konyaspor 35 37
17. Gaziantep FK 35 35
18. Hatayspor 35 34
19. Pendikspor 35 33
20. İstanbulspor 35 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 33 72
2. Göztepe 33 69
3. Sakaryaspor 33 57
4. Bodrumspor 33 56
5. Ahlatçı Çorum FK 33 56
6. Kocaelispor 33 55
7. Bandırmaspor 33 50
8. Boluspor 33 50
9. Gençlerbirliği 33 50
10. Erzurumspor 33 44
11. Manisa FK 33 40
12. Ümraniye 33 40
13. Keçiörengücü 33 39
14. Tuzlaspor 33 37
15. Adanaspor 33 36
16. Şanlıurfaspor 33 35
17. Altay 33 9
18. Giresunspor 33 7
Takımlar O P
1. Arsenal 36 83
2. M.City 35 82
3. Liverpool 36 78
4. Aston Villa 36 67
5. Tottenham 35 60
6. Newcastle 35 56
7. Chelsea 35 54
8. M. United 35 54
9. West Ham United 36 49
10. Bournemouth 36 48
11. Brighton 35 47
12. Wolves 36 46
13. Fulham 36 44
14. Crystal Palace 36 43
15. Everton 36 37
16. Brentford 36 36
17. Nottingham Forest 36 29
18. Luton Town 36 26
19. Burnley 36 24
20. Sheffield United 36 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 34 87
2. Girona 34 74
3. Barcelona 34 73
4. Atletico Madrid 34 67
5. Athletic Bilbao 34 61
6. Real Sociedad 34 54
7. Real Betis 34 52
8. Valencia 34 47
9. Villarreal 34 45
10. Getafe 34 43
11. Deportivo Alaves 34 41
12. Sevilla 34 41
13. Osasuna 34 39
14. Las Palmas 34 37
15. Celta Vigo 34 34
16. Rayo Vallecano 34 34
17. Mallorca 34 32
18. Cadiz 34 26
19. Granada 34 21
20. Almeria 34 17

Gelişmelerden Haberdar Olun

@