24.10.2021, 18:34

Beyin Fırtınası Gerek

Akıldışı olaylar birbirini kovalıyor.

Uzun sürmüş bir kâbusun içinde uyuduğunuzu sanıyorsunuz.  Uyanmak ve kabustan kurtulmak istiyorsunuz ama olmuyor.

İçinde bulunduğunuz kâbusu dışarıdakilere anlatmak ve kâbusun dışında kalanları desteğe çağırmak için çırpınıyorsunuz fakat o da olmuyor. Çünkü bildiğiniz sözcüklerin hiçbiri bu kâbusu anlatmaya yetmiyor.

Mekânı anlatamıyorsunuz. Çamur, bataklık, lağım, kubur, yılan çıyan kuyusu, çirkef çukuru… ne söyleseniz az geliyor, sözcükler kifayetsiz.

Yaşananları anlatamıyorsunuz. Basitlik, sahtekarlık, hırsızlık, arsızlık, yüzsüzlük, düşkünlük, pişkinlik, çirkinlik, pespayelik, kabalık, canilik, rezillik… Ne deseniz eksik kalıyor. Hiçbir sözcük olanı biteni anlatamıyor, anlatmaya yetmiyor.

Ayrıca, o çirkin ama yine de yetersiz sözcüklerin içinde debelenirken oracıkta boğulmanız da an meselesi.

Sözcüklerin yetersizliği gibi anlatım türleri de yetersiz.

Deneme yetersiz, öykü yetersiz, masal yetersiz, şiir yetersiz, araştırma yazıları bile yetersiz. Çünkü onlar da ancak ışığı tuttukları yer kadar… Karanlıkta kalan yerler yine karanlık.

Gerçekçi yazıyorsunuz olmuyor. Kâbusu birebir gerçekleriyle anlatmak, yazıyı ve sözü kendine benzetiyor, çamurlaştırıyor. Yazanı, söyleyeni de öyle. Daha fazla üstüne gitmeniz halinde çamurun sizi yutuvermesi söz konusu.

Mizahı deniyorsunuz, olmuyor. Mizah olur ama neden olmuyor? Çünkü karşınıza mizahı yapılamayacak ağırlıkta acı olaylar ve durumlar çıkıyor.

Kâbus, simgesel anlatımın içine sığar belki ama -okuduğunu, dinlediğini anlamayan kişilerin yüzde altmışı geçtiği- bu toplumda, simgesel anlatım kullanışsız.

Kâbusun içindeki yaşamı, gıkınızı çıkarmadan sürdürseniz, anlatmasanız olmuyor mu? Evet, olmuyor. Çünkü olayları kaydetmeniz gerek. Sorunlara çözüm aramanız gerek. Çözüm bulabilmek için sorunu iyi saptamanız gerek. Düşüncelerinizi, “Ya yanlış düşünüyorsam ya beğenmezlerse.” demeden söylemeniz-yazmanız gerek. Yanlışları görüyorsanız göstermeniz gerek. Eleştirilere açık olmanız gerek. Birden çok insan yanlış olduğunuzu söylüyorsa dönüp kendinizi gözden geçirmeniz, gerçekten yanlış ise düzeltmeniz gerek.

“Kâbusu anlatmaktan vazgeç, bu kâbusun içindeki kirlilik nasıl temizlenir sen ona bak.” diyenlere de kulak vermeniz gerek.  Bu iğrenç kokularla sürgit böyle yaşanamaz çünkü.

Ama teşhisi koymadan tedavi imkansızdır denir ya işte öyle, kâbusu tastamam tarif etmeden, nedenlerini ortaya dökmeden çözüm üretmek de imkânsız. O yüzdendir insanların, bu çirkefi enine boyuna tarif etme çabaları.

Çirkefi tastamam tarif edebildiğimizde, artık her şeyi tüm çıplaklığıyla görebildiğimizi anlayacağız ve doktor o zaman teşhisi koyabilecek. Ancak o saatten sonra tedaviye geçilebilecek. O yüzden herkesin ne gördüğünü söylemesi gerek. Acilen gerek.

Sonra mı? Sonra…

Öncelikle “Nerelisin?” sorusunu yasaklamak, (Yasaklamak sözcüğü ironi amaçlı kullanılmıştır efenim. Burada gülünecektir efenim.) her türlü ayrımcılığı ve ötekileştirmeyi, ülke sözlüklerinden çıkarmak gelecek.

Aksi halde iyileşmez bu hasta. Doktorlar, “Ne istiyorsa onu yesin.” derler. Ve en sonunda hepimizi teneşir paklar.

Tedavi için henüz erken belki de. Şimdi öncelikle hastalığı tanıma mecburiyeti var. Zaman, yapabilen beri gelsin, bilen anlatsın, fikri olan söylesin zamanı.

Boş bile olsa -ya boş değilse- anlatmayı denemek, sürekli denemek gerek. Çünkü bugünlerde bu ülkeye beyin fırtınası gerek. Söyleyeceğimiz her sözün, beyin fırtınasına katkı olacağını düşünmek gerek.  

Beyin fırtınası, birinin aklına gelmeyeni diğeri düşünebileceğinden dolayı iyi bir şeydir. Olur a birinin göremediğini diğeri görüp gösterebileceğinden dolayı… Çıkan ortak fikirleri yaymak, en azından yaymaya çalışmak da öyle.

Sonuçta hepimiz insanız ve hiçbirimiz her şeyi görüp her şeyi düşünemeyiz. Takım tutar gibi tuttuğumuz siyasetçiler de öyle, onlar da insan ve onlar da bizim gibi her şeyi düşünemezler.

Salın fikirlerinizi. İletin. Ne yapın ne edin, olabildiğince çok insana iletin. Yanıtlar belki de sizdedir.  Çözüm belki sizdedir. Kendinizi küçümsemeyin. Elinizden gelen her yolu deneyin.

Fikir sahipleri, fikirlerinizi kendinize saklamayın. Sonra, “Ah ben şöyle şöyle düşünmüştüm!” demek için çok geç kalmış olabilirsiniz.

Bırakın elinizdeki işi. Etrafınıza bakın.

Ülkemiz çöktü.

Çöküyor falan değil, çöktü.

Bu gidişle hepimiz nefessiz kalacağız. Kaldık aslında, şimdilerde boğulmaktayız. Bunu da ancak tamamen nefessiz kaldığımızda anlayacağız. Yapılacakları o güne bırakmayalım. Çünkü nefessizken hiçbir şeye gücü yetmez kimselerin.

Yeni bir ülkeye ihtiyacımız var.  Yeni umutlara, yeni hedeflere, yeni öykülere…

Yeni ülkenin harcında sizin kumunuz, çimentonuz olmayacaksa…

Herkes “Birileri yapar nasıl olsa.” diye kendi işine bakacaksa…

Ve daha da önemlisi, herkes, her zaman yaptıklarının yine aynısını yaparak iyileşmeyi umacaksa…

Bu göçükten sağ çıkan kimse olmayacaktır.

Yeni şeyler yapmak için ise beyin fırtınası şarttır. Her temiz beyin bir başka temiz su kaynağıdır. Kendinizi kendinize saklamayın. Fikirlerinizi ortaya atın, saçın, dağıtın, rüzgârın önüne katın. İyi oluşumlara katılın.

(Bu, bir ukalanın direktifler listesi değildir, neyi nasıl anlatacağını bilemeyen, yol yöntem arayan dileklerin naçizane silsilesidir. Duyurulur.)

Yorumlar (0)
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 33 90
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 33 41
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Hatayspor 33 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. Liverpool 33 74
3. M.City 32 73
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. Newcastle 32 50
7. M. United 32 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Brighton 32 44
11. Wolves 33 43
12. Fulham 34 42
13. Bournemouth 33 42
14. Crystal Palace 33 36
15. Brentford 34 35
16. Everton 33 30
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 33 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 32 81
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 32 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14

Gelişmelerden Haberdar Olun

@