Ajans Bakırçay
2022-05-14 10:39:50

"Sevdakeş" Nihat Ziyalan

Muammer Toprakçı

14 Mayıs 2022, 10:39

1970'in güzel bir bahar günü, İstanbul Eğitim Enstitüsü bahçesinde sohbet ederken, öğretmenimiz B.Necatigil, "Asık Yüzlünün Biri" kitabındaki şiirlerinden örnekler verinceye değin, Nihat Ziyalan benim için sadece bir sinema oyuncusuydu.

Yıllar sonra hayatın bizi savurduğu Sydney'de, şiirlerinin yanında dostluğuyla da mutlandım...

"Sevdakeş" kitabının imza günü Haziran'a ertelenince, Türkiye'de olacağım için,
duygularımla katılayım istedim...

Şairdir Nihat Ziyalan.

Yalınlığın katmanlarını soyup durarak,
cücüğüne varmak isteyen...

"sözcüklerle kabarttım 
toprağı
havalandırıp
ayaklarımdan diktim
kendimi..."

Akmayan suyun sesini dinleyen sıla şairidir...

"ille ağlarken mi 
dökülür gözyaşı
düşündükçe yurdumu
yürek vuruşumun 
elektrik akımı
kontak yapa yapa
boşalmakta..."

Gurbette çoğu insan iki farklı dünya, iki ayrı ülke, iki kültür arasında sıkışır kalır.
Yitip gider...

Nihat Ziyalan gitmeyenlerden.
Onun varlığı burada,
ruhu öz suyunu aldığı topraklardadır...

"Çocukluğum ana 
yurdumdur..." der ve olmadık yerde çiçek açar:

"Saksıda bir yaşam 
olduğumu unutmuş
Kök salmaya
Toprağı arıyorum.
Gübre bol
Su eksiksiz
Şaşırtıyor insanı 
havalar
Olmadık yerde çiçek
açıyorum..."

Anılar bırakmaz peşini...

"belleğimin tavan 
arasına merdiven
dayadım
Paketlenmiş tozlu 
yıllar..." 

Uzun yıllar, Türkiye'ye dönemedim. Hasret dağladı içimi. O zor yıllarda Nihat Ziyalan'ın dizelerine de yaslandım:

"Yazdıklarımı 
gözyaşlarımla 
zarfladım
Kıyamam
Damlası düşsün 
istemem okyanusa
Üstümdeki gökyüzü 
parçasını 
Pul diye yapıştırdım
zarfa..."

Yol uzak...

"Okyanus var arada
elbette yorulacak
postada mektuplar..."

Niçin Türkiye'yi,
Adana'yı bu kadar güzel dizelere döküyor?

Yanıt kendisinden:
"Çünkü geldiğim yeri içimde yaşatıyorum..."

"Daha şimdiden 
Seyhan nehri
Sokmuş bir leğene
ayaklarını
Yıka babam yıka
yıkıyor akışını..."

 Sydney'de de Parramatta nehri akıp geçer evimin önünden anılarımı da sürükleyerek.
Ve ben de onun dizeleriyle onun gibi seslenirim akıp giden suya:

"Dur Parramatta Nehri
Önüne katmış herşeyi
sürüklerken...
Bırakma Nihat'ı 
burada
Beni de eve götür 
nehir..."

Her şeye, tüm zorluklara karşın umudun şairidir Nihat Ziyalan:

"Bunca yıl sonra 
öğrendim
Umudu tutkal
yapmayı...

Ve inancını mücadele azmiyle sular:

"Hayal kurmak 
istemiyorum
Yumruk havaya
diğer yumruklarla
birlikte..."

"Yapacak çok işim var
Şunun şurasında
Bahara ne kaldı..."
diyor Nihat Ziyalan...

Sen çok yaşa değerli ağabey, sevgili dost...

Yazacak çok kitap,
nice imza günleri var daha...

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.