'Jeotermal ihaleler yerel yönetimin haklarına gasptır'

İzmir’in çevre duyarlılığına sahip yurttaşları İzmir Valisi’nin tarım alanlarını jeotermal aramaya açan ihale ilanlarını şaşkınlıkla karşıladı. 16 ilçede 33 sahada 1 milyon dönümün ihaleye açılacağı duyuru tepkilere neden...

15 Kasım 2019, 10:45 Asya Yaşarikiz
'Jeotermal ihaleler yerel yönetimin haklarına gasptır'

İzmir’in çevre duyarlılığına sahip yurttaşları İzmir Valisi’nin tarım alanlarını jeotermal aramaya açan ihale ilanlarını şaşkınlıkla karşıladı. 16 ilçede 33 sahada 1 milyon dönümün ihaleye açılacağı duyuru tepkilere neden oldu.

Röportaj: Asya Yaşarikiz (İz Gazete)

Dün gerçekleşen jeotermal ihaleler ile İzmir’in tarım alanlarının üçte biri jeotermal arama ve jeotermal işletme için ihaleye açıldı.

13 Kasım’da Konak eski Sümerbank önünde buluşan çevreciler ve çiftçilikle geçinen köylüler valiliğin kararını protesto ederek karardan geri dönülmesini talep etti.

14 Kasım’da ise İzmirliler, Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlığı önünde toplanıp Jeotermal ihalelerinin iptali için yüzlerce dilekçe verdi.

Halk Sağlığı uzmanı Prof. Dr. Ali Osman Karababa, valiliğin kararını yerel yönetimlere yapılmış bir gasp olarak niteledi.

Karababa ile temiz enerji olarak nitelendirilen jeotermalleri ve halk sağlığı üzerindeki etkilerini konuştuk.

Jeotermalde sorun nedir, bu iş sağlıklı bir şekilde yapılabilir mi?

Santralın gelişmiş ülkelerde yapılmasıyla ülkemizde yapımı arasında inanılmaz farklar var. Örneğin İzlanda; coğrafya olarak JES’lere çok müsait. Birçok yerinde lav çıkışları var. Çok sıcak suyu santralde enerjiye dönüştürüp kullanıyorlar. Bunu yaparken herhangi bir şekilde santraldan dışarı yer altından çıkan suyun yanlış bir şekilde deşarjı, emisyon çıkışı söz konusu olmuyor. Her şeyi gerekli koşullara uygun yapıyorlar. Tabi ki Aydın’da olduğu gibi yan yana yapmıyorlar. Tarımsal üretime uygun olmayan arazilerde yapıyorlar. Bizde ise Aydın, Salihli ve gündemde olan İzmir Valiliği ihale kararlarında olduğu gibi hepsi geniş tarım alanları.

Oysa Türkiye’yi gelecekte kuraklık bekliyor

Şunu hiç unutmamak gerekir; Türkiye gelecekte, küresel iklim krizinin getirdiği çölleşme nedeniyle topraklarının çoğunu kaybedecek. Tarım topraklarımızın çoğunda üretim yapılamayacak. Bugünden yarına bu anlamda önlem almak zorundayız. Topraklarımızı olabildiğinde korumak, bu topraklarda iklim krizinin ortaya çıkardığı sıcak havaya, kurak ortama dayanabilecek tarım teknolojileri geliştirmemiz gerekirken bu toprakları ebediyen kaybedecek girişimlerde bulunuyoruz. Yani biz aslında, hem bir elektrik enerjisi kaynağını uygun yöntemli kullanmıyoruz ve doğamıza çok zarar veriyoruz hem de toprakların üzerine inanılmaz çok sayıda jeotermal santrali bir araya getirip tarımsal alanları tarumar edip, o alanda mikro klima değişikliği yaratıp oluşan emisyonlarla tarımı yok ediyoruz. İnsanların yaşam alanlarını cehenneme çeviriyoruz ve gelecek için hazine gibi saklamamız gereken gözümüz gibi bakmamız gereken tarım alanlarını yok ediyoruz. Bütün bunları göz ettiğimizde jeotermal enerji kaynağı enerji edilme yöntemleri arasında nerede durduğu çok önemli.

Jeotermal temiz enerji midir?

Kimileri buna temiz ve yenilenebilir enerji diyor; temiz enerji diye bir şey yok. Güneş enerjisi, usulüne uygun yapılırsa rüzgar enerjisi var. Bunlar bile çevreye zarar veriyor ve vermemesi imkansız.

Örneğin Manisa’da köyün dibinde jeotermal sondajı yapılıyor. Kaynağın üzerine tesis kuracaklar ama burada insan yaşıyor. 30-40 metre ötede de tesis yapılıyor. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Ben Türkiye’deki bu uygulamalarla jeotermal enerjiye kesinlikle karşıyım.

Jeotermalin tek sorunu deşarj yapılmayıp toprağı kurutması mı?

Jeotermalin tek sorunu bu değil. Aydın’da insanların deşarj yanında en şikayetçi oldukları durum, kokudan dolayı pencerelerini bile açamamaları. Orada bir kükürtlü hidrojen salımı söz konusu. Bunun yanı sıra yöntemine uygun çalışılmazsa yer altındaki radon gazını da yukarı çıkarıyorlar. Radon gazı radyoaktif bir gazdır. Radyoaktivite nedeniyle ciddi sağlık etkileri var.

Yani sadece toprak değil havayı da kirletip halk sağlığını etkiliyor

Ağır metaller de söz konusu. Literatüre baktığınız zaman jeotermal kaynaklarda, ağır metallerin de salınabildiğine dair kaynaklar var. Bu yüzden sayısal olarak bir bölgeye çok santral yapılmamalı. Örneğin Aydın Ovası’na bir tane bile yapılmaması lazım. Tarımsal üretimin olmadığı yerlere yapılmalı ve bütün teknik önlemler alınmalı. Jeotermal enerji tüm bu şartlar sağlanırsa yapılabilir. Ancak, şöyle de bir şey var; denetim. Özel sektöre bu işi verince hiçbir denetime sahip olmuyorlar. Üst düzeyde gelir elde etmek için bütün harcamaları kısıyorlar ve bu yüzden de teknik önlemler almıyorlar ve doğa ölüyor. Türkiye’de şartlar değiştikten sonra bu termaller yapılmalı. Günümüz koşullarında jeotermali kabul etmiyorum. Halkın da denetleyebildiği, bilim insanlarının ve yerel yönetimlerin bu işe müdahil olduğu çok bileşenli bir karar mekanizmasıyla bu iş yürütülürse ancak kabul edebilirim jeotermali. Günümüz koşullarında her şeyin para uğruna yok sayıldığı ortamda jeotermal kabul edilemez.

Şehrin tarım topraklarını etkileyen bu ihaleye Büyükşehir’in de söz söylemesini bekliyor musunuz?

Yerel yönetim jeotermale evet dediğini düşünmüyorum. Var olan siyasal yapı nedeniyle sokağa çıkıp bizle beraber karşıt duruşlarını dile getirmediklerini düşünüyorum. Büyük olasılıkla İzmir Büyükşehir Belediyesi kendine göre uygun yöntemlerle İzmir’deki jeotermal alanların ihalesine karşı duracaktır. İzmir Valiliğin kararı yerel yönetimlerin yetkisine bir müdahaledir. Çünkü duyurulan alanlar yerel yönetimin yetkisinde. Yerel yönetimin olurunu almadan haklarına müdahale ederek bir karar verip ihale açıyorlar. Tabi ki buna doğal olarak hak gaspı nedeniyle yerel yönetim itiraz edecektir. Onun dışında İzmir’de yerel yönetimin çevreci bir bakışa sahip olduğunu düşünüyorum, böyle düşünmek istiyorum. Yerel yönetim bağlamında güvenmemin nedeni de şu; Tunç Soyer’in gıda toplantısında tarım alanları ile ilgili eleştirilere verdiği cevaptır. Soyer, “Ben belediye başkanı olduğum sürece İzmir’deki tarım alanlarının amaç dışında kullanımına her koşulda itiraz edeceğim.” demişti. Bu önemli bir açıklama. Belediye bu cümlenin arkasında durursa tarım alanlarının üzerinde müdahale var ve buna itiraz edecektir. İhaleye giren bazı alanlar turizm alanları. İhaleyi kazanan söz konusu topraklara 49 yıllığına sahip olacak. Bu da o tarım alanlarının sadece jeotermal değil çok ciddi rant sağlayacak turizm işlerinde kullanabilirler. Bu yüzden jeotermal Türkiye koşullarlında uygulanabilir bir şey değildir.

Köylüler jeotermal istemiyor

Tek geçim kaynakları incir olan köylüler valiliğin kararına tepki gösterdi. Başköylü Nazire Şengül, jeotermal santraların soludukları havayı ve toprağı kirleteceğini söyleyerek şöyle konuştu; “Köyümüze jeotermal istemiyoruz. İncirlerimiz çok kötü etkileniyor. Jeotermal olursa incir olmaz. Biz bunları yetiştiresiye kadar neler çektik. Tek geçim kaynağımız incir ve bunu elimizden almak istiyorlar. Doğacak bebeklerimiz, çocuklarımız var. Doğacak çocuklarımızın hakkını arıyoruz. Sağlık açısından da istemiyoruz, kanser olmak istemiyoruz. Evvelden beri incirle yaşıyoruz, jeotermal santral de ne demek. Hiç böyle bir şey bilmiyorduk şimdi biliyoruz artık. Sadece incirler geçiniyoruz, başka geçim kaynağımız yok.”

Yorumlar (0)
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Fenerbahçe 15 40
2. Galatasaray 15 40
3. Kayserispor 14 26
4. Beşiktaş 15 26
5. A.Demirspor 15 23
6. Trabzonspor 14 23
7. Antalyaspor 15 23
8. Kasımpasa 15 21
9. Rizespor 14 21
10. Hatayspor 14 18
11. Karagümrük 15 17
12. Ankaragücü 14 17
13. Sivasspor 14 15
14. Gaziantep FK 14 15
15. Konyaspor 14 14
16. Samsunspor 15 14
17. Pendikspor 14 13
18. Başakşehir 14 12
19. Alanyaspor 14 11
20. İstanbulspor 14 8
Takımlar O P
1. Eyüpspor 14 36
2. Kocaelispor 15 32
3. Göztepe 14 26
4. Bandırmaspor 15 26
5. Sakaryaspor 15 26
6. Bodrumspor 15 25
7. Gençlerbirliği 14 24
8. Ahlatçı Çorum FK 14 20
9. Keçiörengücü 15 19
10. Erzurumspor 14 18
11. Ümraniye 15 18
12. Manisa FK 14 17
13. Boluspor 14 16
14. Adanaspor 14 15
15. Şanlıurfaspor 14 14
16. Pendikspor 0 0
17. Tuzlaspor 15 13
18. Giresunspor 15 9
19. Altay 14 5
Takımlar O P
1. Liverpool 16 37
2. Arsenal 16 36
3. Aston Villa 16 35
4. M.City 15 30
5. Tottenham 15 27
6. M. United 16 27
7. Newcastle 15 26
8. Brighton 16 26
9. West Ham United 15 24
10. Chelsea 15 19
11. Brentford 16 19
12. Wolves 16 19
13. Bournemouth 16 19
14. Fulham 15 18
15. Crystal Palace 16 16
16. Nottingham Forest 16 14
17. Everton 15 10
18. Luton Town 15 9
19. Burnley 16 8
20. Sheffield United 16 8
Takımlar O P
1. Real Madrid 16 39
2. Girona 15 38
3. Barcelona 15 34
4. Atletico Madrid 14 31
5. Real Sociedad 16 29
6. Athletic Bilbao 15 28
7. Real Betis 16 26
8. Las Palmas 16 24
9. Getafe 16 22
10. Valencia 16 19
11. Rayo Vallecano 15 19
12. Deportivo Alaves 16 16
13. Villarreal 16 16
14. Osasuna 15 15
15. Mallorca 16 14
16. Sevilla 15 13
17. Cadiz 15 12
18. Celta Vigo 15 9
19. Granada 15 7
20. Almeria 15 4

Gelişmelerden Haberdar Olun

@