09.11.2025, 10:40

Avrupa’dan bir rapor, bir karar ve Türkiye’nin görünümü

Türkiye’nin katılım müzakerelerinin 2018’den bu yana askıya alındığı Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun 2025 Genişleme Paketi kapsamındaki “Türkiye Raporu” kamuoyuyla paylaşıldı…

Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki yapıcı tutumu, Yunanistan’la ilişkilerdeki iyileşme, göç, AB ile artan diyalog ve ekonomik ilişkiler bazında ki gelişmelerle, Türkiye’nin bölgesel düzeydeki stratejik rolünün olumlu değerlendirildiği 114 sayfalık raporda yasama, yürütme, yargı ve temel haklarla ilgili bölümlerde ise yoğun eleştiriler yer aldı.

“Aday ülke ve kilit ortak” olarak tanımlanan Türkiye ile müzakerelerin 2018’den bu yana askıda olduğunun hatırlatıldığı rapordan bu hatırlatmaya etken yürütme, yasama, yargı ve temel haklarla ilgili bölümlerden alıntılar;

-“…Düzenleyici kurumların çoğu doğrudan Cumhurbaşkanlığı’na bağlı kalmaya devam etmekte, kamu yönetimi son derece siyasallaşmış durumdadır. Seçilmiş muhalefet belediye başkanlarının yargılanması ve görevden alınması, bazılarının yerine kayyum atanmasıyla yerel demokrasi daha da zayıflamıştır…”

“…Özellikle hukukun üstünlüğü ve yerel yönetim gibi önemli alanlarda demokratik gerileme yeniden başladı. Cumhurbaşkanlığı sisteminin yapısal eksiklikleri ve yürütme ile yargı arasındaki yetersiz güçler ayrılığı hala çözülmemişken, temel demokratik süreçlere bağlılık sorgulanmaya başlandı…”

– “…AB’nin demokratik standartların, hukukun üstünlüğünün, yargının bağımsızlığının ve temel haklara saygının sürekli olarak kötüye gitmesine ilişkin ciddi endişeleri giderilmemiştir. 2025 yılının başından bu yana seçilmiş yetkililer, muhalif siyasetçiler, siyasi aktivistler, sivil toplum ve iş dünyası temsilcileri, gazeteciler ve diğer kişilere yönelik tutuklamalar ve suçlamalar, Türkiye’nin demokratik geleneğine bağlılığı konusunda giderek artan soruların ortaya çıkmasına ve yargının bağımsızlığı konusundaki endişelerin derinleşmesine neden oldu…”

-“…Yargı, yürütmenin kontrolü altında olmaya devam etmekte, bu ise hem yargı bağımsızlığını zedelemekte hem de yargı kararlarının niteliğini olumsuz etkilemektedir. Yargı organları, muhalefet temsilcileri ve seçilmiş yetkilileri hedef alarak seçici bir şekilde hareket etmiş, buna karşılık iktidar koalisyonundaki yetkililere yönelik benzer işlemlerden kaçınmıştır. Bu durum, yargı süreçlerinin tarafsızlığına dair şüpheleri artırmış ve hukuk sistemine duyulan kamu güvenini tarihinin en düşük seviyesine indirmiştir. AİHM’nin bazı kararları hala uygulanmamış ve bazı mahkemeler ise Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını yerine getirmeyi reddetmekte. Bu durum, sistemin bütünlüğünü ve işleyişini zedelemekte…”

-“…Rapor döneminde, gazeteciler, yazarlar, avukatlar, akademisyenler, insan hakları savunucuları ve diğer eleştirel fikirler hakkında, terörizme destek iddiasıyla yürütülen soruşturmalar, davalar ve mahkumiyetler yoğunlaştı. Birkaç yıl aradan sonra ilk kez, görevdeki bir siyasi parti başkanı kamuya açık konuşması nedeniyle yargılandı. Muhalefet siyasetçilerine yönelik yargılamalar devam etti ve bir muhalefet partisine karşı soruşturma başlatıldı…”

-“…CHP belediye başkanları ve üyeleri hakkında artan sayıda soruşturma ve dava ile karşı karşıya kalmış ve bu durum muhalefete yönelik sindirme ikliminin oluşmasına katkıda bulundu…”

141 sayfalık rapordan kısaca bazı bölümlerini alıntıladığım bu rapora Dışişleri Bakanlığından, “Avrupa Komisyonu tarafından bugün yayımlanan Türkiye Ülke Raporu’nun yargı ve temel haklar ile iç siyasi gelişmelere ilişkin taraflı, ön yargılı ve mesnetsiz iddialarını reddediyoruz.” Açıklaması geldi…Kısacası Türkiye’de neredeyse gün geçmiyor ki bir yenisini yaşadığımız, okuduğumuz, neredeyse pehlivan tefrikasına dönmüş olaylar AB raporuna girince taraflı, ön yargılı ve mesnetsiz oluyormuş. Ama bir gerçek var ‘Görünen köy kılavuz istemez.’

AB’nin bu raporundan sonra AİHM’nin verdiği iki kararı ve Türkiye’deki yansımalarına bir bakalım.

HDP Eş Genel Başkanı olarak görev yaparken Kobani davasından tutuklanan Selahattin Demirtaş tutuklu kaldığı süreç içerisinde AİHM ve Anayasa Mahkemesine başvurarak hak ihlali kararı almıştı…

2018 yılında verilen AİHM kararına karşı Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AİHM’nin verdiği kararlar bizi bağlamaz. Biz karşı hamlemizi yapar, işi bitiririz” demiş ve daha sonra verilen bir başka karara karşı görüşlerini şöyle açıklamıştı

“… Bu adımlar tamamıyla siyasidir. Bunun da gerekçesini biliyoruz. Resmen çifte standarttır hatta ikiyüzlülüktür. Buradaki tartışmanın konusunun Avrupa Parlamentosu’nun terör örgütü olarak kabul ettiği PKK ile içli dışlı olan, elinde onlarca masumun kanı bulunan siyasetçi maskeli bir kişi olduğunu tekrar hatırlatmak isterim. AİHM şu anda böyle bir teröristi savunmanın arkasında olduğunu bilmelidir. Bilmiyorsa, biz devamlı bunu söyleyeceğiz…”

AİHM, 8 Temmuz 2025’te açıkladığı yeni kararında, Demirtaş’ın Kobani Davası bağlamında tekrar tutuklanmasını “hukuki açıdan sorunlu” bulur. Geçen süreçte hak ihlali kararı kesinleşir ve Demirtaş’ın avukatları tahliye başvurusunda bulunurken Cumhurbaşkanından destek gelir karara. “Bu ülke yargı ülkesidir. Yargı bu konuda ne derse ona uyarız.” Önceki kararlara rağmen eli kanlı siyasetçi olarak tanımlanan kişinin bugün eli temizleniyor. Kısaca ‘Terörsüz Türkiye’ sürecinde ‘Dün dündür bugün bugündür’ anlayışında yeni bir adım atılıyor…

Bir başka karar; Anayasa Mahkemesi, 31 Temmuz 2025’te Gezi olayları davasından tutuklu Milletvekili Tayfun Kahraman’ın adil yargılanma hakkı kapsamındaki hakkaniyete uygun yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar vermiş ve yargılanma hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasına hükmetmişti. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi’nin ‘Gezi’ tutuklusu Milletvekili Tayfun Kahraman hakkında verdiği “hak ihlali” kararına uymayarak Kahraman’ın tahliyesi ve yeniden yargılanması yönündeki talepleri reddetti. Gerekçeleri mi?

“…Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda, olağan kanun yollarında incelenmesi gereken konularda inceleme ve değerlendirme yapılamaz. Zira Anayasa Mahkemesi temyiz veya istinaf mercii değildir. Anayasa Mahkemesi ‘süper temyiz’ mahkemesi de değildir…” “…6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkındaki Kanun’un 49. Maddesinin 6. Fıkrasında da ‘Bölümlerin, bir mahkeme kararına karşı yapılan bireysel başvurulara ilişkin incelemeleri, bir temel hakkın ihlal edilip edilmediği ve bu ihlalin nasıl ortadan kaldırılacağının belirlenmesi ile sınırlıdır. Bölümlerce kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlarda inceleme yapılamaz’ demek suretiyle bu hususu açıkça yasaklamıştır…”

“…Anayasa Mahkemesi somut olayda bireysel başvuru incelemesi sonucu hak ihlali kararı verirken adeta temyiz makamı gibi hareket etmiş, oluşturmuş olduğu gerekçede hem Anayasa’ya hem de kanunun emredici hükmüne açıkça aykırı hareket ederek “Yetki Gaspında” bulunmuştur. Tüm bu gerekçeler dikkate alınarak karar verilmiştir…

Sonuç mu; AB Komisyonu Türkiye hakkında ki raporunda yargı, yürütme, yasama ve hak ihlalleri ile ilgili tespitleri yukarıda kısaca açıklanan AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararlarına karşı siyasi irade ile alt mahkemelerin kararları ile doğrulanmaktadır… Dışişleri Bakanlığının açıklaması için ise söylenecek tek söz vardır; Güneş balçıkla sıvanmaz” yani ‘herkesin bildiği, yaşadığı, gördüğü, apaçık bir gerçek inkarla, yanlış sözlerle değiştirilemez, ört bas edilemez.’

Yorumlar (0)
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 14 33
2. Fenerbahçe 14 32
3. Trabzonspor 14 31
4. Göztepe 14 26
5. Samsunspor 14 25
6. Beşiktaş 14 24
7. Gaziantep FK 14 22
8. Kocaelispor 14 18
9. Başakşehir FK 14 16
10. Alanyaspor 14 16
11. Konyaspor 14 15
12. Çaykur Rizespor 14 14
13. Antalyaspor 14 14
14. Kasımpaşa 14 13
15. Eyüpspor 14 12
16. Kayserispor 14 12
17. Gençlerbirliği 14 11
18. Fatih Karagümrük 14 8
Takımlar O P
1. Pendikspor 15 32
2. Bodrum FK 15 30
3. Amed SK 15 29
4. Esenler Erokspor 15 28
5. Erzurumspor FK 15 26
6. Çorum FK 15 25
7. Iğdır FK 15 25
8. Serik Belediyespor 15 25
9. Bandırmaspor 15 23
10. Van Spor FK 15 21
11. Boluspor 15 20
12. Sivasspor 15 20
13. Sakaryaspor 15 19
14. Keçiörengücü 15 18
15. İstanbulspor 15 15
16. Ümraniyespor 15 15
17. Sarıyer 15 14
18. Manisa FK 15 13
19. Hatayspor 15 5
20. Adana Demirspor 15 2
Takımlar O P
1. Arsenal 14 33
2. Manchester City 14 28
3. Aston Villa 14 27
4. Chelsea 14 24
5. Crystal Palace 14 23
6. Sunderland 14 23
7. Brighton & Hove Albion 14 22
8. Manchester United 14 22
9. Liverpool 14 22
10. Everton 14 21
11. Tottenham 14 19
12. Newcastle United 14 19
13. Brentford 14 19
14. Bournemouth 14 19
15. Fulham 14 17
16. Nottingham Forest 14 15
17. Leeds United 14 14
18. West Ham United 14 12
19. Burnley 14 10
20. Wolverhampton 14 2
Takımlar O P
1. Barcelona 15 37
2. Real Madrid 15 36
3. Villarreal 14 32
4. Atletico Madrid 15 31
5. Real Betis 14 24
6. Espanyol 14 24
7. Getafe 14 20
8. Athletic Bilbao 15 20
9. Rayo Vallecano 14 17
10. Real Sociedad 14 16
11. Elche 14 16
12. Celta Vigo 14 16
13. Sevilla 14 16
14. Deportivo Alaves 14 15
15. Valencia 14 14
16. Mallorca 14 13
17. Osasuna 14 12
18. Girona 14 12
19. Levante 14 9
20. Real Oviedo 14 9

Gelişmelerden Haberdar Olun

@