Ajans Bakırçay
2024-05-02 13:32:04

Türkiye yüzyılı maarif modeli

Hasan Zeki Sungur

02 Mayıs 2024, 13:32

Akp iktidara geldiği 2002 yılından bugüne kadar hedefe koyduğu laik, çağdaş sistemden uzaklaştırmaya çalıştığı kurumların başında Milli Eğitim Bakanlığı gelmektedir. Cumhuriyet kazanımlarına ve devrim kanunlarına karşı, eğitim birliğine aykırı uygulamalarıyla eğitimi dinselleştirmiş, andımız kaldırılmış, kılık kıyafet yönergesinde yaptığı değişikliklerle türbana serbestiyi getirirken rol model olacak öğretmenleri bu yapıdan uzaklaştırmış öğrencileri ise hispanik bir yapıya büründürmüştür. İktidarın eğitim ve öğretimde ki son atağı ise yine kendi ideolojik yapısına yönelik bir atak olarak karşımıza çıktı.

Millî Eğitim Bakanlığınca; 1000’den fazla öğretmen ve akademisyenin yüzden fazla toplantı ve 20 çalıştayla 10 yıllık bir çalışmanın ürünü olarak açıklanan, 3 bin sayfayı bulan 27 ayrı kitapçıktan oluşan “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” ‘Yeni Müfredat Taslağı’ “https://gorusoneri.meb.gov.tr” adresinden kamuoyunun görüş ve önerisine sunuldu.

Taslak program bir haftalık askı sürecinin ardından, MEB/Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığınca eleştiri, görüş, öneri ve paylaşımlar doğrultusunda revize edilecek.

Ortaya çıkan son şekliyle yeni program, okul öncesi, ilkokul birinci sınıf, ortaokul beşinci sınıf ve lise dokuzuncu sınıflarda önümüzdeki eylül ayından itibaren uygulanacak. Diğer sınıflarda kademeli olarak geçiş yapılacak...

Medyada ilgili haberi okuduktan sonra ilgili bağlantıya girdim ve üç gün, aralıklarla modeli bir vatandaş gözü ve aklıyla inceledim. Öncelikle garibime giden şunlar oldu.

*10 yılda yüzlerce toplantı ve 20 çalıştayla yapılan böyle bir program neden bir hafta içerisinde görüş ve öneri ile kısıtlanır? Yangından mal mı kaçırılıyor bu bir.

*İkincisi neden ‘Eğitim’ değil de ‘Maarif’ ve de neden ‘Program’ değil de ‘Müfredat.’ Eğer hazırlanan model “Türkiye Yüzyılını” içeriyorsa eski yüzyıla dönüş neden?

*Üçüncüsü, bu programı hazırlayanlar, katkı verenler, toplantıya, çalıştaya katılanlar kimler, unvanları ne, hangi Sivil toplum örgütleri, hangi kamu kurumları destek verdi? Kısaca o binlerce sayfaya emeği geçenlere kısa bir teşekkür çok mu görüldü? Yoksa o rakamlar abartı da bu program MEB lığa hakim olan bir cemaate ısmarlanmış bir metin mi?

*Dördüncüsü 10 yılda hazırladıklarını belirttikleri “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” yeni müfredat taslağının başına programdaki okullarda okutulan mecburi ve seçmeli dersleri koysalardı da işin başında konuya hakim olup ne nedir öğrenseydik? Yoksa bunun altında yatan gizli bir dönüşüm mü var?

Bu soruların cevabı gelir, gelmez bilemiyorum. Sırada incelediğim bölümlerden arzuhalim var. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki bu inceleme bir uzman eğitimcinin değil bir vatandaşın okuduğundan anladığı çıkarımlardır…

Modelin 110 sayfalık “Öğretim Programları Ortak Metninde”;

“Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli; öğrenci profili, beceriler çerçevesi, erdem-değer-eylem modeli, sistem okuryazarlığı, alana ait bilgi kümeleri bileşenlerinden oluşan bütüncül bir modeldir. Yalnızca medeniyete uyum sağlayan bir nesil değil, etkin olarak medeniyet kurucusu ve geliştiricisi bilge nesiller yetiştirmeyi hedefleyen eğitim felsefemiz doğrultusunda ahlaklı, erdemli, milleti ve insanlık için iyi, doğru, faydalı ve güzel olanı yapmayı ideal edinmiş öğrenci profili modele temel oluşturmaktadır.” İlkesiyle açıklanan modelin öğretim programlarının, 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu’nun 2. maddesinde ifade edilen “Türk Millî Eğitiminin Genel Amaçları” ile “Türk Millî Eğitiminin Temel İlkeleri” esas alınarak hazırlandığı belirtiliyor…

İşte bu nokta da duruyor ve ilgili kanunun 2 nci maddesinde ki birinci fıkrasına bakıyorum;

*Madde 2 – Türk Milli Eğitiminin genel amacı, Türk Milletinin bütün fertlerini,

1. (Değişik: 16/6/1983 – 2842/1 md.) Atatürk inkılap ve ilkelerine ve Anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı; Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, insan haklarına ve Anayasanın başlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş yurttaşlar olarak yetiştirmek;

Ne bu fıkraya ne de diğer iki fıkraya itirazım olamaz. Ancak ilerleyen sayfalarda görüyorum ki bu eğitim modeli bu fıkrayı Atatürk ilkelerini yok saymış ve Türk eğitim sisteminde bütün ideolojilerin (!) üstünde bilge nesiller yetiştirmeyi hedeflemiş!

Yok saydığı bu fıkrayı programda da diğer konular arasında sadece Ortaokul 8nci sınıf, Lise 12 nci sınıfta “T.C. İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük Dersi” ile sınırlamış ve toplam 2 kitapçıkta 77 sayfa ile model içerisinde dahil etmiş.

*3000 sayfa da 77 sayfa Atatürkçülüğe yer veren modelin diğer dersleri ise şöyle;

Okul öncesi, “İlkokul”; Türkçe, Matematik, Fen bilimleri (3-4), Hayat Bilgisi (1,2,3), İnsan Hakları ve Vatandaşlık, Demokrasi(4), Sosyal Bilgiler (4), Din Kültür ve Ahlak Bilgisi (4).

Ortaokul”; Türkçe, Matematik, Fen bilimleri, Sosyal Bilgiler (5,6,7), Din Kültür ve Ahlak Bilgisi, Peygamberimizin Hayatı, Kuranı Kerim.

“Lise”; Türk Dili ve Edebiyatı, Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji, Coğrafya, Felsefe (10,11), Tarih (9,10,11), Din Kültür ve Ahlak Bilgisi, Peygamberimizin Hayatı, Kuranı Kerim, Temel Dini Bilgiler (9)

*Din ile ilgili 7 kitapçıkta 700 sayfa ile program yapılırken Yabancı Dil, Beden Eğitimi ve Spor, Görsel Sanatlar ve Müzik dersleri vardı da ben mi görmedim? Ama gördüğüm şu ki bu model “Ülkemizin temel ihtiyacı düşünen, sorgulayan, araştıran, eleştiren, üreten, paylaşan, sorumlu yurttaşlar yetiştirmektir” ilkesi ile oluşturulduğunu belirtse de yeni bir eğitim modelinden ziyade iktidarın okulları imam hatipleştirmeye yönelik çalışmasında ki yeni bir adımıdır.

“Çocukların yaşlarına göre akademik yetkinliklerinin üstünde almakta zorlanacakları bilgiler de müfredatta bulunmayacak” açıklamasının yapıldığı programda 0-6 yaş çocukların eğitiminde milli ve manevi değerler diye bir tanımı ile 392 sayfa ile açıklanan “Okul Öncesi Eğitim Programını” aşağıdaki bağlantıdan okumanızı (1) öneririm ki insani değerlerin arasına sıkıştırılan dini değerler eğitimini görünüz.

*İncelediğim modeli ancak genel hatları ile değerlendirdiğimde; iktidarın dindar ve kindar nesil yetiştirmek hedefinden vaz geçmediğini, Çedes Projesi ile yetinmediğini, olmazsa olmaz temel dersler yanında dinsel motifli derslerle Türkiye Yüzyılı sloganı ile eğitimi de siyasete alet eden dinsel bir ideolojinin ürünü olan bir dayatmadır.

*Son söz olarak söyleyeceğim şudur ki; Konu çok ciddidir ve “Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinde” ki 27 kitapçık konunun uzmanı eğitimciler, akademisyenler, sosyologlar tarafından incelenmeli, öğrenci velileri uyarılmalı ve düzeltilmesi için çok ciddi adımlar atılmalıdır. Konu CHP nin Milli Eğitim Bakanlığından sorumlu Genel Başkan Yardımcısının birkaç sayfalık açıklaması, konuya duyarlı köşe yazarlarının yazıları, eğitim sendikalarının açıklamaları ile geçiştirilecek bir konu değildir.

Ve de Milli Eğitim Bakanı Çedes gibi projelerle okulları cemaatlere terk edeceğine öğrencileri hispanik yapıdan kurtarıp, öğrenciye, öğretmene yakışır bir kılık, kıyafetle saygı ve sevgiyi öğretecek rol model öğretmenlere sahip olacak bir eğitimi hedeflemelidir. 30.04.2024

(1) https://ankahaber.net/haber/detay/turkiye_yuzyili_maarif_modelinde_okul_oncesi_egitim_56_yasindaki_cocuklara_sahip_oldugu_inancin_gereklerini_yerine_getirmesi_ogretilecek_176825#

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.