Ajans Bakırçay
2021-10-14 11:09:38

Kalp Hastalarına Rehabilitasyon: Bilinçli Destek

Op. Dr. Arif Yılmaz

14 Ekim 2021, 11:09

Çağımızda insanlarda yaşam ortalamasının yükselmesi olumlu bir gelişme olarak görülmektedir. Toplumun yaş ortalamasındaki yükselme o toplumlarda karşılaşılan hastalıklara da yansımaktadır. Bugün rahatsızlıkların ve yaş grubunun profili değişmiştir. Her türlü rahatsızlıklarda hastayı bedensel ve psikolojik travmalara karşı koruyarak iyileşme sürecini kısaltmak planlanmaktadır.

Yıllar önce kalp enfarktüsü hastasına iki ay veya daha uzun süre hareketleri kısıtlanmış ve yatağa bağımlı bir süreç yaşatılırdı. Bu yazımda yakınlarımızda bile sık görülen kalp hastalıklarının tedavisi sırasında ve sonrasında güncel uygulamaları ele almak istedim. Gelişmiş sağlık sistemlerinde yatağa bağlı süreyi en aza indirmek hedeflenerek rehabilitasyon (sağaltım) programları geliştirilmiştir. Çünkü hareketsiz kalarak geçirilen sürede kas dokusunda kayıp, moral bozukluklar, psikolojik farklı tepkiler gelişebilmektedir. Enfarktüs, veya By Pass cerrahisi sonrası veya stent hastalarının kapsamlı bir rehabilitasyonu ile sorunsuz ve hızlı bir şekilde iyileşmeleri amaçlanmaktadır.

Kardiyak sağaltımın (rehabilitasyon) temeli hastanın zorunlu olan ilaç tedavileri ve diyet planından sonra erken dönemde egzersiz sürecide başlatılmalıdır. Egzersizle birlikte hasta ve ailesiyle sorun paylaşım sürecini erken başlatarak komplikasyonları en aza indirmek amaçlanmaktadır.

Bu uygulama her hastada özel farklılıklara (yaşı, ek sağlık sorunları) göre hastanede ikinci günde bile başlatılabilmektedir. Hastane içi egzersizinden başlanılarak konunun uzmanı fizyoterapistler devreye girmelidir.

Tedavinin devamında geniş çeşitlilikteki psikososyal faktörlerde kalp hastalıklarında alınan sonuçları etkiler. Depresyon ve sosyal desteğin yetersizliği kalp hastalıklarında da belirgin bir olumsuz etki gösterir. Kalp krizlerinden sonra depresyonun hastalığın olumlu seyretmesine bir engel olduğu bildirilmiştir. Depresyon ve stresin kalp ritminde ciddi bozukluklara sebep olduğu bildiren bilimsel yayınlar vardır.

Endişe, hayat stresi, hayati yorgunluk (bitkinlik, umutsuzluk hissinin ve cinsellik güdüsünün kaybının bir bileşimidir) artan risk ile ilişkilendirilmiştir.

İyileşme süreci hakkında hasta ve yakınlarının “eğitimi” kalp iyileştirme programlarında rehabilitasyonun (sağaltımın) ayrılmaz bir parçasıdır. Eğitim verilirken hastanın rahatsızlığına özgü bilgilendirilmesi gerekirken yetenekleri, kültürel farklılıkları yanı sıra hastanın ilgi alanları göz önüne alınmalıdır. Kalp hastalarıyla (cerrahi, stent ve ilaç tedavisi görenler) doktorunun kullandıkları ilaçlar ve cinsel süreç ile etkilerini konuşmalarında büyük yarar vardır.

Başlangıçta egzersiz programı sırasında çok çabuk yorulma görülebilir. Ancak kalp yetmezliği habercisi olma ihtimalini de düşündürür. Bunu başlangıçta birlikte olan sağlık ekibinin ayırması mümkündür.

Yaşlı hastalarda kalp bakımı: 65 yaş üzeri insanlarda kalp hastalığı daha sık olması nedeniyle kardiyak rehabilitasyon (sağaltım) adaylarının büyük kısmı 65 yaş ve üzeri insanlardır.

İleri yaştaki insanların egzersiz kapasitedeki daha düşük olduğu için önce (ilk haftalarda) düşük enerji harcayarak yapılabilen uygun egzersizler seçilir. Daha sonra hareketlerin zorlaştırılması veya egzersiz süresinin arttırılması planlanabilir.

Şeker hastalarında (diyabet hastalarında) kalp sağaltımı bilinçli yapılması gerekir. Çünkü çok yararlı olan bu uygulama zararlı hale getirilmemelidir. Bu grup hastaları yarıdan fazlasında lipid yüksekliği bozukluğu vardır. Bunun yansıması olarak obeziteye yatkın bir bünyeleri vardır. Diyabet, kalp damar hastalığı riskini 2-4 kat arttırmaktadır. Bu grup hastalarda programlı yürüyüşler ve fiziksel egzersizler ölüm riskinde %35-45 oranında azalmaya sebep olmaktadır. Çok farklı ek sağlık sorunları olabilen bu hastalarla aerobik egzersizleri kalp hızını %55-80 oranında normal sınırlarda kalmasını sağlayabilmektedir.

Kalp bakımı (kardiyak rehabilitasyon) toplumda yaygın olarak görülen KOAH (Kronik Obstruktif Akciğer Hastalığı) olanlar içinde yararlı olabilmektedir. Ancak bu grup hastalarda dinlenirken bile solunum sıkıntısı olanlar görülmektedir. Bu hastalarda da O2 destekli olarak kendi performans sınırlarına uygun ölçüde egzersiz yararlı olmaktadır. Bu koşullarda hastanın egzersizinin devam ettirmesi sağlamak çoğu zaman sosyal ve ekonomik yanlarıyla da zorluklar gösterebilir.

Benzer rahatsızlıklar bile her hastanın bedensel veya psikolojik yapısına göre farklı seyirler gösterir. Asıl rahatsızlığa yönelik tedaviyi ve düzenli kontrollerimizi aksatmamalıyız.

Sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.