Ajans Bakırçay
2020-03-24 19:47:23

Ben Genç Olmanın Ne Demek Olduğunu Bilirim Ama Sen

Aysel Korkut

24 Mart 2020, 19:47

Hepimiz var oluşumuzu altmış beş yaş ve üstü kişilere borçluyuz. Onlar olmasaydı bugün hakaretamiz sözler eden ergenlerin, çirkin kabadayılığın getirisi çirkin ünlenmelerden iyice başı dönmüş sözde delikanlıların ve kıt fikirli yığınla saygısızın bile hiçbiri ama hiçbiri yeryüzünde var olamayacaktı.

Olup bitenlere bakınca insan, “Keşke de var olmasalardı bu küçük beyinliler.” diye düşünmeden edemeyebilir de.

Öfkeliyim, çünkü hadler aşıldı, niyetler kötülüğe evrildi. Yaklaşık yirmi yıl önce otobüslerde yer vermemekle, görmezden gelmelerle, uyku numaralarına yatmalarla, “Ben ondan daha yorgunum.” demelerle, üç beş basit örneğe odaklanıp “Televizyona çıkıp eş aramayı, ekranlarda göbek atmayı biliyorsun ama”larla başlayan ihtiyarlara tepki davranışı, koronayla birlikte bugün tümden saldırganlık boyutuna geçti. 

“Korumak” gibi iyi niyetli sözlerle başlayan altmış beş yaş üstüne yönelik ‘Korona olma, evde kal’ uyarılarının içine her gün yepyeni hakaretler karışıyor. Bankta oturan ihtiyar kişilere su sıkmalar. Habersiz, izinsiz videolarını çekmeler. Altmış beş yaş kartlarını iptal etmeler, yaşlı insanları otobüslere almamalar, yolda bırakmalar…

Kapitalizmin hiçbir üretim aşamasında kullanılamayacak olmaları bahanesini öne sürmeyerek, ama gerçekte tam da bunu söyleyerek, değme kapitalistlerden bile kapitalist olup ve onlardan bile daha önce davranıp ihtiyarları gereksiz görmeler, topluma yük saymalar… Toplumlardaki ihtiyarları sokağa çıkan suçlular gibi göstermeye çalışmalar. Düne kadar ürettiklerini, onların üretimin her kademesinde var olduklarını unutmalar, her kuruşunu misliyle hak ettikleri emekli maaşlarına göz dikmeler…

Bugünkü teknolojiye yetişemeyişlerini, bilgisayarın son hallerine hakim olamayışlarını hakir görmeler, sizlere bilgisayarlı bir hayatı hazırlayan bu insanların gençlik evlerinde bir radyo bile bulunmadığını unutmalar. Yaşlıları, teknoloji eksikliklerinden dolayı eğlence konusu yapmalar, videolar üretip onlarla dalga geçmeler, daha neler neler…

Gençler, o altmış beş yaş ve üstü insanlar olmasalardı kendilerinin zaten hiç var olmamış olacaklarının farkında değiller sanki. Onlara varlıklarını borçlu olduklarını hiç düşünmüyorlar ya da unutmuş görünüyorlar. “Sen artık işe yaramazsın, ayağımıza dolaşma.” dercesine, bir zamanlar kendilerinin kurmuş oldukları sivil toplum örgütlerinden bile, ihtiyarları, handiyse yaka paça uzaklaştıran ve yok sayarak unutturmaya çalışanlar mı ararsınız, “İhtiyarlar gitsinler ki gençler iş bulabilsin.” diyenler mi...

Yani saygısızlıkta sınır yok bazılarında.

Üstelik ülkeleri yönetenlerin neredeyse tümü altmış beş yaş ve üstü kişiler iken.

Bunu açıklamak gerekli olmasa da belirtmek iyi olabilir: Sözümüz iyi niyetli gençlere değil. Ancak iyi niyetli gençler de cehenneme giden yolların iyi niyet taşlarıyla döşenmiş yollar olduğunu akıllarında tutsalar iyi ederler. Kaş yapayım derken göz çıkarmak da çok mümkün. Tek bir sözle bile insanları incitmek çok mümkün.

Herkes bir gün ölecek. İhtiyarlar da sen de ben de o da…

Orson Welles’in şarkısını hatırlıyorum sık sık son günlerde. Bir kısım gençlerin yaptıkları gibi sevgiyi saygıyı bir yana atıp onlara, “Hadi canım sen de! Sümüklü!” diyebilecekken dememiş Welles. Adını bu yazıya başlık yaptığım şarkısında (İzinsiz haliyle, affetsin beni.) söylediği gibi, “Ben genç olmanın ne demek olduğunu bilirim, ama sen, sen yaşlı olmanın ne demek olduğunu bilmezsin.” demiş. Çok da güzel söylemiş.

Dinlemek iyi gelebilir. Aşağıya bırakıyorum şarkının sözlerini ve de linkini.

Ve ben de son söz olarak şunları söyleyeyim:

İhtiyarlar sizin eğlence konunuz değil gençler. Kendinize gelin. Var oluşunuzu onlara borçlu olduğunuzu hatırlayın. Bugünkü konforunuzu size hazırlayanın onlar olduğunu unutmayın. İhtiyarlarla uğraşmak yerine daha düzgün şeyler yapın, eğlenceli ihtiyar videoları çekmek için harcayacağınız zamanı daha iyi işler için harcayın. Orson Welles’in şarkısını aşacak bir şarkı yapmayı deneyin örneğin. O şarkının sözlerini aşacak bir şiir yazmaya çalışın. Olmaz mı?

Ve tek ihtiyacın yeme içme olmadığını hatırlayın. Alışverişini yaptım, bitti, tamam duygusuna girmeyin. İnsanların, özellikle de ihtiyarların birileriyle konuşmaya, laflamaya, sohbete de ihtiyaç duyacaklarını akıllarınızdan çıkarmayın. Bir de onlardan öğrenilecek çok fazla şeyiniz olduğunu ve bunu da ancak bugünlerde öğrenebileceğinizi, sonra isteseniz de onları bulamayacağınızı…

İhtiyarları tümden içeri kapatır ve susturursanız, yarın bundan pişman olabilirsiniz.

Ben Genç Olmanın Ne Demek Olduğunu Bilirim

Gençlikte yaşın önemi olmuyor, durup da düşünmüyor bile insan.

Bir gün yaşlı bir adam gelip de şunları söyleyinceye kadar:

“Ben genç olmanın ne demek olduğunu bilirim, ama sen, sen yaşlı olmanın ne demek olduğunu bilmezsin.”

Bir gün, sen de aynı şeyleri söyleyeceksin.

Zaman akıp gider, geride hikayesi kalır.

Birçok soru sordum, tanıdığım akıllı adamlara.

Hepsinin cevabını bulamadım, kimse de şu ana kadar bulamamış.

Hatırlanacak günlerin olacak, kahkaha ve gözyaşı dolu.

Yazdan sonra kış gelecek, böylece geçecek yıllar.

O halde dostum, gel beraber müzik yapalım.

Sen yenilerden söylerken ben eskilerden çalayım.

Senin gençliğin de elden gittiğinde

Zamanını seninle de paylaşsın biri

Ben genç olmanın ne demek olduğunu bilirim, ama sen, sen yaşlı olmanın ne demek olduğunu bilmezsin.

Bir gün, sen de aynı şeyleri söyleyeceksin.

Zaman akıp gider, geride hikayesi kalır.

Birçok soru sordum, tanıdığım akıllı adamlara.

Hepsinin cevabını bulamadım, kimse de şu ana kadar bulamamış.

Hatırlanacak günlerin olacak, kahkaha ve gözyaşı dolu.

Yazdan sonra kış gelecek, böylece geçecek yıllar.

O halde dostum, gel beraber müzik yapalım.

Sen yenilerden söylerken ben eskilerden çalayım.

Senin gençliğin de elden gittiğinde

Zamanını seninle de paylaşsın biri

Orson Welles

https://www.youtube.com/watch?v=QDnXEllpelQ

Yorumlar (10)

Hürriyet Sarı 4 Yıl Önce

Mükemmel. Çok güzel bir yazı. Kalemine, emeğine, yüreğine sağlık sevgili Aysel Korkut. İzninle paylaşıyorum

Hürriyet Sarı 4 Yıl Önce

Mükemmel. Çok güzel anlatmışsın sevgili Aysel Korkut. Kalemine, emeğine, yüreğine sağlık

Ayşe Yamaç 4 Yıl Önce

Muhteşek bir yazı!

Ayse Kaya 4 Yıl Önce

Harika bir yazi olmuş. Kaleminize sağlık.

Şadiye Ateş 4 Yıl Önce

Çok güzel bir yazı,elinize sağlık.

Alev Subaşı 4 Yıl Önce

Bahsettiğiniz çirkin ve seviyesiz davranışlar son dönemde yozlaşmanın kutsandığı Recep İvedik 'in yansımaları gibi geldi bana...

Alev Subaşı 4 Yıl Önce

Bahsettiğiniz çirkin davranışlar son dönemde yozlaşmanın kutsandığı Recep İvedik 'in yansımaları gibi geldi bana

Nesrin Bulat 4 Yıl Önce

Gerçekten harika bir yazı olmuş. Son günlerde 65 yaş üstü insanlara yapılan hakaretli şakalar hepimizi üzdü gerçekten.

Nermin Berik 4 Yıl Önce

İyi bir kalbi, güçlü bir kalemi olan Aysel Korkut'a saygılarımla

Zeynep 1 Ay Önce

Her şey gitti ve herkes gitti... sonra miras icin kardeşler birbirine küstü sadece birinin kocasi tarafından düşman edildi kardeşler bilmezdik oyle olacağımızı hem de içimizde profesörler var üç tane biz kardeştik ama ayırdı bizi kardeşimizin kocası ....

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.