Ajans Bakırçay
2022-03-30 13:21:07

Yaşamak İçin Bir Neden

Avram Ventura

30 Mart 2022, 13:21

Hepimizin hayatı farklı bir öyküdür mutlaka; heyecanlı, mutlu, hüzünlü, olumlu ya da olumsuz olaylarla dolu… Kimi insan hiç göze batmadan, sıradan bir yaşam sürerken, kimi de yaşadıklarıyla kendini yazılmamış bir romanın kahramanı gibi görüyor. Nitekim yeni tanıştığımız, kendini anlatmak için sürekli fırsat kollayan bu tür insanlarla zaman zaman karşılaşıyoruz.

Bir süre önce evimize temizliğe gelen bir kadın, o güne değin yaşadıklarını eşime anlatırken kulak misafiri olmuştum. O genç yaşına karşın olumsuz olaylarla geçen hayatının bir roman olduğunu söylüyordu. Eşinden ayrı, çocuklarına bakabilmek için, bir zaman sınırı olmadan, her türlü güçlüğe katlanarak, soluk almadan çalışıyordu. Gelecekten hiçbir beklentisi yokken, yaşamak için biricik nedeninin yalnızca çocukları olduğunu vurguluyordu. Onu dinlerken Nietzsche’nin bir sözünü anımsadım:

“Yaşamak için bir nedeni olan her şeye katlanır.”

Bu söz, toplama kamplarından kurtulabilmiş ünlü nöroloji ve psikiyatri profesörü Viktor Frankl’ın temel öğretisini oluşturuyor. Yıllar önce okuduğum, kamplardaki deneyimlerini anlattığı İnsanın Anlam Anlayışı kitabı beni çok etkilemişti. Onun şu sözlerini paylaşmak istiyorum:

“Ben sadece iki dalda uzman olan bir doktor değil, dört toplama kampında sağ kalmayı başarmış biriyim de. Bu nedenle tüm zorlamaların üstesinden gelirken, en kötü ve en zor koşullarla karşı karşıya kalınsa bile, direnç göstermeyi, insanın özgürlüğünü, ‘Ruhun Meydan Okuması’ dediğim şeyin gücünü kullanmayı bilirim.”

Hayattan bir beklentimiz, yaşamak için bir nedenimiz olduğu sürece, hiçbir şey yolumuzda ilerlememizi engelleyemiyor. Tökezlesek de yeniden kalkıyor, yaralarımızla birlikte yürüyüşümüzü sürdürüyor, bir şekilde karşımıza çıkan tüm olumsuz olayların üstesinden gelebiliyoruz. Kuşkusuz herkes bu denli dirençli olamıyor. Bunları düşünürken, intihar eden kimi ünlü yazarlar aklıma geliyor:

Toplama kampından kurtulan, ancak inançsızlığıyla büyük bir boşluğa düşen Primo Levi… Sevgilisinin terk etmesiyle büyük bir bunalıma giren Gérard de Nerval… Nazi zulmünü gören, yaşadığı düş kırıklıklarından umutsuzluğa kapılan Stefan Zweig… İkinci Dünya Savaşından etkilendiği söylenen Virginia Woolf… Sürekli Nazilerin eline düşeceği korkusuyla yaşayan Walter Benjamin… Uzun süre psikiyatrik tedavi gören Sergei Yesenin… İdeallerinin gerçekleşmemesi nedeniyle Vladimir Mayakovski… Sıra dışı yaşamıyla Ernest Hemingway… Yukio Mishima, Cesare Pavese, Sȃdık Hidȃyet… Hepsi ilk anda aklıma gelen, farklı nedenlerle bir şekilde hayatına son veren ünlü yazarlar. Bunların dışında, dünyanın bir köşesinde adları hiç duyulmamış, yaşamak için bir nedenleri kalmamış kaç insan hayatına son vermiştir, kim bilir!

Hayallerimiz, beklentilerimiz kadar hayatımıza anlam katan yaşama nedenlerimiz, karşılaştığımız her türlü olumsuzluk karşısında bizi dirençli kılıyor. Umalım ki bu nedenler, her zaman olumlu olsun ve yaşantımızdan hiç eksilmesin!

Yorumlar (1)

Mehmet Can 2 Yıl Önce

Ne suçlarım ne de kınarım sadece içimin kanamalarıyla ağlarım, ne zaman durulurum bilmem. Yaşamak için bir sebep sadece insanlara özgü değil tüm canlıları kapsıyor.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.