Gece huzur içinde uykuya dalıp sabah mutlulukla uyanmanın ne denli muhteşem bir duygu olduğunu söylemeye bile gerek yok. Öyle ki olumsuzlukları akla getirmeden, hiçbir gelecek kaygısı duymadan… Hangimizin bundan güzel bir beklentisi olabilir? Ne yazık ki içinde bulunduğumuz hayat koşulları kadar yapısal özelliklerimiz, bu beklentimizi her zaman karşılamıyor. An gelir bir incir çekirdeğini doldurmayacak sorunlar için günümüzü karartırken, kimi zaman da yaşadığımız acılar, bizi gecelerce uykusuz bırakabiliyor.
Keşke yaşadığımız tüm olumsuzlukları geride bırakacak bir güç elimizde olsa… Her sabah beyaz bir sayfa açıp yeni günü bir başlangıç tarihi olarak görebilsek… Bunları söylemek elbette kolaydır. Ben de yaşananlardan herkes kadar etkilendiğimi saklayacak değilim, oysa zorlu eğitimlerden geçmiş kimi insanların, bu etkileri en düşük düzeyde aştıklarını da okuyorum.
Soluk aldığımız sürece olumsuzluklar her zaman karşımıza çıkacaktır, önemli olan bunları en az zararla atlatabilmemizdir, diye düşünüyorum.
Amerikalı şair ve yazar Ralph Waldo Emerson, kızının üniversite hayatından yakındığı mektubuna karşılık ona şöyle yazmış:
“Yaşadığın her günü üzerinde çok düşünmeden bitir. Bilgece yaşayabilmek için sürekli geçmişi hatırlamak kötü bir alışkanlıktır. Zira geçmişte kesinlikle bazı çılgınlık ve saçmalıklar vardır. Onları mümkün olan en kısa sürerde unutmaya çalış, çünkü yarın yeni bir gün demektir. O güne iyi ve huzur içinde, eski saçmalıklarının zarar veremeyeceği bir şekilde başla.”
Geçmiş yıldönümlerimizi ya da yılbaşı günlerini anımsayalım. Saatler bir yılı geride bıraktığında, o anlarda ya da sonrasında, kendimizde herhangi bir değişiklik gördük mü? Oysaki ileride yaşayacağımız günleri hepimiz en güzel dileklerle karşılamak istiyoruz. Hep bir umutla! Yaşam defterinden temiz bir sayfa çevirerek, yepyeni bir başlangıçla, doğal olarak beklenti içine giriyoruz. Elbette buna karşı çıkıyor değilim. Zaten bu beklentilerin, yaşamın tüm olumsuzluklarına karşı her zaman bize güç verdiğini yadsıyamayız. Hepsinden önemlisi, yeni bir günün bana yeni olanaklar sunabildiğini söylemeliyim; doğayla, insanlarla, kitaplarla… Her biri günümü daha çok aydınlatabildiği gibi hayatıma yeni anlamlar katabiliyor.
Cahit Sıtkı Tarancı, Çocuk Bahçesinde Gezerken şiirinde şöyle diyor:
“Ah yeniden başlamak hayata;
Çocukluğa, aşka ve sanata!”
Bu özlem zaman zaman hepimizin kapısını çalıyor. Oysaki Emerson’un mektubunda dile getirdiği gibi geçmişe hiç takılmadan sürekli olarak ileriye bakmalıyız. Belki bu umuttur tüm engellere karşın bizi dirençli kılan.
Yeni bir gün, yeni bir başlangıç!