58. Kütüphane Haftası’nın açılış söyleşisine bu yıl Karabağlar Belediyesi ev sahipliği yaptı.
Türk Kütüphaneciler Derneği İzmir Şubesi ve İl Kültür Ve Turizm Müdürlüğü’nün ortaklaşa düzenlediği etkinliğe çok sayıda kitapsever ve belediye yöneticisi katıldı.
Sözün başında hemen Karabağlar Belediye Başkanını kutlamış olalım.
Etkinlik iki buçuk saat sürdü, Başkan iki buçuk saat boyunca konuşmacılar ve izleyicilerle birlikte oldu. Etkinliğin başında görüntü verip ayrılıp gitmedi yani…
Başkana 'centilmen' sıfatı çok yakışıyor doğrusu.
Açılış söyleşisinin konukları Şair- Yazar Hidayet Karakuş ve Milli Kütüphane Vakfı ve Derneği Başkanı Av. Ulvi Puğ idi.
Söyleşi öncesinde ise Türk Kütüphaneciler Derneği İzmir Şube Başkanı Mehmet Erken, İl Kültür Ve Turizm Müdürü Murat Karaçanta, Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer adına bir temsilci ( adını anımsayamadığım için özür) ve Başkan Muhittin Selvitopu kürsüdeydi.
Neler söylediklerine gelince…
MEHMET ERKEN: Bildiğiniz gibi Kültür Ve Turizm Bakanlığına bağlı 1252 halk kütüphanemiz bulunuyor. Bu sayıya çocuk kütüphanelerimiz de dahil.. Kütüphanelerin bazıları hâlâ personel ve diğer sorunlar nedeniyle kapalı. 66 gezici kütüphanemiz var. Kütüphanelerimizin dünya standartlarında hizmet verebilmesi için bizce yeterli sayıda kütüphaneci istihdamı yapılmalıdır. Kütüphanelerde meslek eğitimi almış kütüphanecileri görmek istiyoruz.
8 modern çocuk kütüphanesinin açılmış olması sevindiricidir.
Ülkemizde 129’u devlet, 78’i vakıf olmak üzere toplam 207 üniversite bulunuyor. Ancak bunlardan kaçının dünya ile rekabet edebilir bir eğitim ve araştırma altyapısına sahip olduğu tartışılır. Bu durum, kütüphaneleri de etkilemektedir. Basılı kitap alımı azaldığı gibi abonesi oldukları veri tabanlarının da çoğu iptal edilmiştir. Kütüphanelerin yüzde 18 oranındaki KDV’den muaf tutulması için hükümet nezdinde yaptığımız girişimlerden henüz olumlu bir sonuç almış değiliz.
Belediye kütüphanelerimiz açısından ise umut verici gelişmeler yaşanmaktadır.
Ancak, mesleki eğitim almış kütüphaneci istihdamı sorunu ise çözülebilmiş değildir.
İzmir’de 30 belediyenin bünyesinde kütüphane vardır. Kütüphane müdürlüğüne sahip belediye sayısı ise sadece 2'dir. Öte yandan hiçbir belediyede lisans eğitimini tamamlamış kütüphaneci kadrosu yoktur. Temennimiz, olmasıdır.
2021 Eylül’ünde Bornova’da açılan Edebiyat Müze Kütüphanesinin adı bizce Attilâ İlhan Edebiyat Müzesi ve Kütüphanesi olarak düzeltilmelidir. Açılan diğer edebiyat müze kütüphanelerinin adları o illerdeki bir şair ya da yazarın adıyla anılırken İzmir’de bu yapılmamıştır.
Hiçbir okul kütüphanesinde meslek mezunu bir kütüphaneci yoktur.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından başlatılan 'Kütüphanesiz Okul Kalmayacak' kampanyasında okul kütüphaneleri bağış yoluyla değil, bütçe ayrılarak kurulmalıdır.
16 üniversitemizin Bilgi Ve Belge Yönetimi Bölümü’nde kütüphanecilik eğitimi verilmesine ve her yıl yüzlerce kütüphaneci mezun olmasına karşın, kütüphanelerimizde çalışan meslek elemanı sayısı hâlâ uluslararası standartların altındadır.
MURAT KARAÇANTA: Ülkemiz genelinde 2021 yılında 87 bin çeşit kitaptan 450 milyon basılmıştır. Buna bağlı olarak 450 milyon bandrol basımı gerçekleşmiştir.
Bakanlığımız 2011 ve 2018 yılında okuma kültürü haritası araştırmasına göre kişi başına düşen kitap sayısı 7,2’dir. 2018 yılında yenilenen araştırmada ise bu sayı 9,2 olarak ortaya çıkmıştır. KONDA’nın araştırmasına göre; 2008 yılında yapılan araştırmada katılımcıların yüzde 70’i net bir şekilde kitap okumadığını belirtirken 2019 yılında yapılan son araştırmada bu oran yüzde 36’ya düşmüş durumdadır. Son üç ayda en az 1 kitap okuduğunu belirtenlerin oranı ise yüzde 30’dan yüzde 64’e çıkmış durumda.
İlimizde 2020 yılında 278,614 olan okuyucu sayısı yüzde 20 artış göstererek 2021’de 327,957’ye yükselmiştir.
Türkiye’de kitap okumaya harcanan günlük süre, ortalama 7 dakika olup AB ülkeleri arasında 9. sırada yer almaktadır.
Toplam 1252 halk kütüphanesi ve 66 gezici kütüphane ile vatandaşlarımıza hizmet vermeyi sürdürüyoruz. Son 5 yılda 125 kütüphane hizmete açtık.
Kültür Ve Turizm Bakanlığının kültürle ilgili yaptıkları bunlar iken emekli Albay Hasan Zeki Sungur’un önderliğinde Manisa ili / Alaşehir ilçesi köy okullarında 24 kütüphane açılmış olması, kitap ve kütüphane adına çok sevindirici bir haber olarak karşımıza çıkıyor.
Hasan Zeki Sungur, dönem arkadaşlarıyla iletişim kurarak köy okullarına kütüphaneler açmanın dışında 67 okul ve kamu kurum ve kuruluşlarına da kitap desteğinde bulunmuş.
Öte yandan Kula ilçesi Merkez Fatih Ortaokulu, Karabağlar Belediyesi Atatürk Kız Öğrenci Yurdu ve Bayraklı Cemil Atlas Ortaokulu’nda da kütüphane oluşturmuş.
Çiğli Uğur Mumcu Mahalle Muhtarlığı’nda da bir kitaplık bir de Uğur Mumcu Köşesi…
Emekli Albay, Mavişehir Mahalle Muhtarlığı ve Latife Hanım Grubu ile çevresine ve Alaşehir köylerine ışık saçıyor.
Kültür Bakanlığı ve İzmir Valisi, tanımalı bence onu.
***
Özdemir Sabancı Parkı, Mobilya Akademi, Limontepe Mahallesi Masal Evi Çocuk Ve Gençlik Merkezi, Atatürk Gençlik Ve Spor Merkezi, Yıldız Kenter Kültür Ve Sanat Merkezi, Nasreddin Hoca Çocuk Bilim Ve Kültür Merkezi, Kibar Mahallesi Belediye Hizmet Kompleksi gibi projelere imza atan Karabağlar’ın çalışkan/ deneyimli/ üretken Başkanı ile Büyükşehir Belediyesinin Temsilcisinin konuşmalarından sonra söz alan Hidayet Karakuş, şöyle konuştu:
"Kütüphaneler, uygarlığın birikimlerini gelecek kuşaklara taşır. İ.S. 400 yılında İskenderiye Kütüphanesi yakılmasaydı insanlığın bugünden bin yıl daha ileride olacağı söylenir hep. Pek çok yazar, bilim insanı, sanatçı kütüphanelerden yetişmiştir. 'Bir kütüphane bin hapishane kapatır' sözü yüzlerce yıldır insanlığın belleğindedir. Kâğıt kokusuyla dolu kütüphanelerde çocuk ya da yetişkin, yeni yolculuklara çıkar; şiirlerle, öykülerle, romanlarla, bilim kitaplarıyla kendini yeniler. Ülkemizdeki kütüphane sayısıyla uygar ülkelerdeki kütüphane sayılarını karşılaştırmak bizi üzecek orandadır. Okullardan başlayarak kütüphanelerimizi çoğaltıp işler duruma getirmek zorundayız. Yoksa çağı yakalamak, uygar dünyada ulusumuzun yerini alması çok zor olacaktır."
İki iyi konuşmacıydı Hidayet öğretmenle avukat Ulvi Bey.
Belli ki bu konuda da seçici davranmıştı belediye.
Ulvi Puğ denince aşağıdaki sözler geliveriyor usuma:
"İnsan, yaşamının dörtte üçünü yapamayacağı şeyleri istemekle geçirir."
"Memleketler parasızlıktan değil, ahlâksızlıktan çöker."
"Ülkenin önde gelenleri nasılsa ülkenin kendisi de öyledir."
"Ne kadar çok kanun, o kadar az adalet."
"Bütün büyük işler, küçük başlangıçlarla olur."
Neden mi?
Cicero’ya ait bu sözler.
Cicero, Romalı bir devlet adamı. Bilgin ve yazar.
Marcus Tullius Cicero…
Hatipliğiyle ün salmış bir devlet adamı.
Ulvi Puğ’un hatipliği, şiiri duyarak okuyuşu ve bilgi birikimi nedense bana hep o ünlü hatibi anımsatıyor.
Sayın Puğ, bir yerde konuşuyorsa gidip dinlemeli diye düşünenlerdenim.
Hidayet Karakuş ise beni dostluğuyla etkilemiş bir şair. Centilmenliği, yazarlığı, bildiği doğruları hiç çekinmeden söyleyiverişi beni ona hep yakın kıldı.
Kütüphane haftasının açılış konuşması bu iki güzel dosta verildiyse bizler de gidip dinlemeliydik onları.
Diye düşündüm 28 Mart sabahı…
Şunu iyice anlamış oldum. Bir etkinlikte şiir okunacaksa onu illâ Ulvi Puğ okumalı derim.
Önceki yıllarda ise hep Şadan Gökovalı derdim.
Konuşmacıların her birinin son aylarda arkası arkasına kapatıldığı söylenen kütüphanelerle ilgili bir şeyler söylemelerini de beklerdim. Akıllarına gelmedi herhalde…
Bir de…
Açılan kültür merkezlerine sanatçıların adlarının veriliyor olması kuşkusuz çok sevindirici.
Ulvi Puğ, sahnedeyken çok güzel bir Nazım Hikmet şiiri okudu. Bizler de alkışladık.
Alkışlanası bir şiirdi çünkü.
Şiirinin güzelliği dünyaya mal olan şairimizin adını taşıyan bir kütüphane ya da kültür merkezi neden yoktur Karabağlar’da diye sorsak Sayın Başkana, eminim hayır demeyecektir buna.
Ben şimdiden sormuş olayım:
"Nazım Hikmet Kütüphanesi ne zaman açılıyor Sayın Başkanım?"
Ev sahibiyle, konuşmacılarıyla ve konuklarıyla her şey çok güzeldi.
Teşekkürler Karabağlar!