Ajans Bakırçay
2022-08-03 15:59:45

Her An Değişiyorum

Avram Ventura

03 Ağustos 2022, 15:59

Bilgisayarın başına oturduğumda sözün nereye varacağını her zaman kestiremiyorum. Bazen dile gelen bir sözcükten, okuduğum bir dizeden, aklıma gelen bir düşünceden ya da bir görüntüden esinlenerek yazmaya koyuluyorum. O sırada tozlu sayfalarda kalmış anılar, beni ben yapan deneyimler, elde ettiğim birikimler yeni ufuklara yelken açmama neden olabiliyor. Bazen de sıradan bir kavramın peşinden giderek, düşünce okyanusunda kulaç atmaya çalışıyorum. Çoğu kez, bu süreçte kendimi, kendimle bir söyleşi içinde buluyorum. Benim için belki de yazmanın, paylaşmanın en büyük keyfi bu oluyor!

Bana göre deneme türünün güzelliği de, bu tür zengin çağrışımlara açık olmak kadar, düşüncelerimi özgürce ve içtenlikle dile getirebilmekten kaynaklanmaktadır. Nitekim geçmişte yazmış olduğum bir denemede, olumlu gördüğüm bir davranışı, bugün hiç çekinmeden eleştirebiliyorum. Eskiden beğendiğim bir şeyi, şimdi beğenmeyebilirim. Aslında geçmişle kıyaslamaya da hiç gerek yok. Aynı gün içinde çevrenin, olayların, insanların etkisiyle, kim bilir kaç kez karşıt duyguların etkisi altında kalıyoruz: Mutluluktan mutsuzluğa, sevinçten üzüntüye, sevgiden nefrete… Değil mi ki anlattıklarımın odağında çoğunlukla ben yer alıyorum, yaşlandıkça, bilgi ve birikimlerim arttıkça, duygularım, düşüncelerim o günün koşulları içinde değiştikçe, bunları içtenlikle paylaşmam da doğal sayılmalıdır. Ne denli diretsem de, hayatın beni kendi amacı doğrultusunda oluşturduğunu yadsıyamam. Yazarken çeliştiğim sanılan konularda, okurlarımdan gelebilecek eleştiri oklarının da beni hiçbir şekilde yaralamayacağını söylemek isterim.

Konuyu biraz daha açacak olursam:

Başkalarından biricik farkım, söylediklerim doğrudur ya da yanlıştır, o anda düşündüklerimi içtenlikle yazıyor olmamdır. Okurlarımdan kimileri aynı, kimileri de karşıt görüşleri savunuyor olabilir. Bu da onların, konulara o andaki yaklaşımlarıdır, diye düşünüyorum. Yoksa hangimiz ömrü boyunca aynı duygularda diretmiş, alışkanlıklarından hiç ödün vermemiş, görüşlerinde hiçbir değişiklik yapmadan yaşamıştır? Olacağını sanmıyorum, varsa da onların azınlıkta kaldıklarını söyleyebilirim.

Amerikalı Profesör David Burns, İyi Hissetmek adlı kitabında şöyle diyor:

“Birey olarak siz, yaptığınız tek bir şeyle ölçülemezsiniz. Hayatınız karmaşık ve sürekli değişen bir düşünceler, duygular ve hareketler akışıdır. Başka bir deyişle, bir heykelden çok, bir nehirsiniz.”

Osman Çakmakçı, Yaşamanın İmkânsızlığı Üzerine Bir Diyalog kitabında konuya çok daha geniş bir boyutta yaklaşır:

“Dünya aynı dünya, ama her gün değişiyor ve insandan insana değişiyor. Çünkü her an değişiyoruz ve dünya değişen gözlerimize her seferinde farklı görünüyor. Dünya bir kişi için bile hep aynı dünya değilken, farklı farklı dünyalar olarak görünüyorken, nasıl olur da farklı insanların aynı dünya içinde yaşadığını söyleyebiliriz.”

Evet, herkes gibi ben de her an değişiyorum. Bu duygu ve düşünceleri yazıya döktüğümde, bunu farklı zamanda yaşadığım bir çelişki değil, hayatın doğal akışını yansıtmış bir insan olarak görüyorum.

Aslında beni mutlu eden bu çabamı da paylaşmak istiyorum: Düşündüklerimi yazdığım kadar, yazdıklarımı da yaşamak!

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.