Ajans Bakırçay
2022-10-23 12:56:24

Madencinin sessiz çığlığı: Silikozis

Özgür Duygu Durgun

23 Ekim 2022, 12:56

Yönetmen Murat Yüksel, Aydın’da maden ocaklarında sinsice ilerleyen ölümcül akciğer hastalığı silikozisi anlatan "Vakti Gelince" belgeseline imza attı.

Evliya Çelebi’nin "Dağlarından yağ, ovalarından bal akar" diye anlattığı Aydın ve çevresinde jeotermal santralleri ve maden ocaklarıyla ağır bir çevre tahribatının yaşandığını söyleyen yönetmen ile Çine madenlerindeki silikozis dramını ve çekim sürecini konuştuk.

"Vakti Gelince" belgeselinin ilk gösteriminin 15-16 Kasım'da Çine’nin köylerinde yapılması planlanıyor...

Belgesel yönetmeni Murat Yüksel silikozisli işçilerle 2019 yılında jeotermalleri konu alan “Jeotermal Yetti Gari’’belgeselini çekerken Çine’de tanıştı. Kuvars- feldspat çıkaran işletmelerde önlem alınmadan çalıştırılan işçiler kısa sürede silikozisin pençesine düşüyorlardı. Üç ayda bir çekilen akciğer filmlerinde hastalık ortaya çıkmışsa şirket tarafından kapının önüne koyuluyorlardı. Üstelik silikozis hastası oldukları kendilerinden saklanıyordu. Başlarına ne geldiğini yeni bir işe başvurduklarında, prosedür gereği akciğer filmi çektirdiklerinde, öğreniyorlardı.

"Vakti Gelince" belgeselinde maden ocaklarında silikozise yakalandıkları için işten çıkartılan Uğur Aydoğdu, Saliha İnce, Şenol Girgin ve Ahmet Açıkgöz yaşadıkları dramı anlatıyor.

2022 yılı itibariyle en az 60 işçinin hastalandığını ve çoğunun sözleşmelerinin fesh edildiğini söyleyen Murat Yüksel, vahşi çalışma koşullarına dair şunları aktarıyor:

"Ocaklarda iş güvenliği hiçe sayılıyor, önlem alınmıyor. İşçiye madende verilen maske, boyacılara verilen bez maskeden ibaret. Belgeselde konuştuğumuz bir işçi, iş güvenlik uzmanının maaşını devletten değil, şirketten aldığını söylediğini; beğenmiyorsa işi bırakabileceğini anlattı. Buradaki işçilerin tek isteği insanca yaşamak ve çalışmak. Bu hastalık hala bir meslek hastalığı olarak tanınmadığı için şirketler işçiyi hiçbir gerekçe göstermeden kapı önüne koyuyor. İşçilerin bir bölümü şirketlere dava açtı sonuç bekliyor".

Yönetmen Yüksel, Aydın genelinde tarımın tekelleştiğini ve işsiz kalan köylülerin bu ocaklarda çalışmak zorunda kaldığını belirterek;

"Dağlarından yağ, ovalarından bal akan bu bereketli topraklarda dört mevsim meyve ve sebze yetiştirilirdi. Jeotermal santralleriyle birlikte seracılık gelişti. Jeotermal şirketleri boş araziler alıp seracılık yapmaya başladı. Yani, buradaki yeraltı sularını tekellerine aldıktan sonra sıra tarımda tekelleşmeye doğru gidiyor. Küçük üretici olan köylü dev bir sermaye gücü ile karşı karşıya kalıyor. Bunu Soma’da da gördük. Tekeller yüzünden insanlar topraklarını, geçim kaynaklarını kaybedince madene gitmek zorunda kalıyor. Madende çalışmaya başlayanları, hatta onların çocuklarını da aynı karanlık gelecek bekliyor. Konunun ciddi bir halk sağlığı boyutu da var. Aydın Tabip Odası’nın araştırmalarına göre Aydın’da kanser vakaları ve ölümler Türkiye ortalamasının yaklaşık iki kat üzerinde" diyor.

"Jeotermal Yetti Gari"

Yönetmen Murat Yüksel, çevre tahribatından göç hikayelerine; sesini duyuramayan ve azınlıkta kalan her kesime dair sorunları kendisine dert ediniyor. İlk belgeselini 2015 yılında Gökçeada Rumları üzerine çeken Yüksel, 2019 yılında "Jeotermal Yetti Gari" belgeselini yine Aydın ve çevre köylerinde çekiyor.

Aydın’dan İzmir’e olan seyahatlerinde otoyol kenarlarındaki dev jeotermal borularını gördükçe ve jeotermalin aslında doğaya korkunç zarar verdiğini öğrendikçe bu konuyu mercek altına almaya karar veren Yüksel, jeotermal enerji santrallerinin ‘yerli ve yenilenebilir enerji’ kaynağı olarak anlatılmasına rağmen, denetim yetersizliği, ilgililerin vurdumduymazlığı ile JES’ler çevreyi kirleten, doğal kaynakları tahrip eden, insan sağlığını hiçe sayan enerji türüne dönüşmüş durumda olduğunu belirterek "JES’lerin, insan sağlığına verdiği zarar dışında aynı şekilde tarım alanlarına, hayvan türlerine, bitki türlerine de zarar verdiği konunun uzmanları belirtmekte. Bölgede yaşanan balık ölümleri, arı ölümleri, zeytin ve incir bahçelerinin kuruması gibi birçok olay bunun görünür kanıtları arasında" diyor. 2. Rotary 2420. Bölge Örsçelik Balkan Kısa Film Yarışması, Birincilik Ödülü. Alan belgesel bugüne dek AFSAD ve İFSAK gösterimlerinde ve çeşitli festivallerde seyirciyle buluştu.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.