Ajans Bakırçay
2023-10-04 17:29:57

Dağcılık faaliyetleri üzerine...

Halil İbrahim Bircan

04 Ekim 2023, 17:29

Bugünkü yazım da, Türkiye de son yıllarda yaygınlaşan dağcılık sporunu ele almaya çalışacağım.

Ülkemizde son yıllarda insanlar doğaya çıkma ihtiyacı hissetmeye başladılar. Plansız büyüyen şehirleşme insanları yeni arayışlara yönlendirdi. Genellikle büyük şehirlerde yaşayan insanlar doğaya çıkıp nefes alma ihtiyacı hissetti.

Özellikle son 30-35 yıldır dağcılık kulüpleri ortaya çıkmaya başladı. Bunlar önce genellikle dernek statüsünde faaliyet göstermeye başladılar. Ancak yeni çıkarılan spor yasası ile Türkiye Dağcılık Federasyonu'na bağlı spor kulübü olma zorunluluğu getirildi.

Şimdi dağcılık kulüpleri spor yasasına uyacaklar mı ona bakmak lazım. Ülkemizde birçok alanda olduğu gibi maalesef doğa yürüyüşleri de bazı kulüp yöneticileri tarafından bir kazanç kapısı olarak görülmeye başlandı.

Türkiye'de Dağcılık Federasyonu, amacının dışında dağcılık faaliyetleri yapan kulüpleri tespit etmeli ve gerekli yaptırımları uygulayabilmelidir. Ancak yasadaki bazı boşluklar bu denetime de çok fazla imkan vermemektedir.

Ülkede bir yasa çıkarılıyor ama denetimi nasıl olacak? Kimse bunun üzerinde kafa yormuyor. Dolayısıyla her alanda olduğu gibi dağcılık alanında da birçok eksiklikler ortaya çıkıyor.

Aslında dağcılık demek yürüyüş, tırmanış, dağ koşusu, dağ kayağı ve bunun gibi birçok kolları içinde barındırır. Bizim yaptığımız doğa yürüyüşleri hiking olarak adlandırılır.

Bu yürüyüşlerde dağcılık kulüplerinin Türkiye Dağcılık Federasyonu onaylı en az 2 yürüyüş lideri bulundurması zorunlu olmalıdır. Her önüne gelen grupları yürütememelidir. Çünkü doğada yürüyenlere rehberlik eden kişilerin bazı temel eğitimleri almaları gerekmektedir. 

Yürüyüş liderleri ve rehberler ilk kez doğaya çıkacak insanlara yürüyüşe başlamadan önce küçük temel bilgiler verme yeteneğine sahip olmalıdır. Örneğin yürüyüş esnasında sigara içilmeyeceği, alkollü içecekler kullanılamayacağı, çevrenin kirletilmeyeceği ve bunun gibi bazı temel uyarıları yapabilmelidirler.

Türkiye Dağcılık Federasyonu'ndan sporcu lisansı olmayan kişilerin kendi kafalarına göre dağlarda yürüyüş yapmalarına müsaade edilmemelidir. Çünkü bu kişiler bilinçsiz olduklarından 'doğa yürüyüşü' adı altında farklı arayışlara yönleniyorlar ve maalesef bazı durumlarda yaktıkları ateşler orman yangınlarına neden olabiliyor. Tüm bunların önüne geçmek tabii ki sıkı bir denetimle mümkün olabilir.

Dağcılık sporu ile uğraşan lisanslı sporcuların karşılaştığı bir diğer sorun da; kulüp değiştirmeyi istediklerinde bağlı bulundukları kulüplerden lisanslarını alabilmek için bu kulüplere 2000 TL gibi bir ücret ödeme zorunluluğu olmasıdır.

Bu sporcular bazı vasıfsız külüp yöneticileri tarafından sadece bu parayı almak için bilinçli olarak kulüplerden uzaklaştırılmakta ve mağduriyet yaşamaktadırlar. Bu tür olaylara bazı kulüpler de sık sık rastlıyoruz. Oysa ki bu kötü niyetli kulüp yöneticilerinin yaptığı bu uygulamalar, bu işi spor yapmak ve insanlara doğayı koruma bilincini aşılamak için çalışan bir çok kulübü de zor durumda bırakmaktadır.

Oysa bu sporcular dağcılık kulüplerinden hiçbir ücret almadıkları gibi her dağa gittiklerinde kulüplere ücret ödemektedirler. Tam da burada federasyonun külüplerin olduğu gibi sporcuların da mağdur olmaması için adım atması gerekmektedir. Gerekli yasal değişikliklerin yapılması için Gençlik ve Spor Bakanlığı nezdinde girişimlerde bulunulmalıdır.

2023-2024 yürüyüş sezonunun açıldığı bu günlerde tüm dağcılık camiasına, yönetici ve sporcularına, kazasız belasız keyifli bir sezon diliyorum.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.