Ajans Bakırçay
2021-03-29 02:30:47

Kütüphane Haftası’na eleştirel bir bakış

Aydın İleri

29 Mart 2021, 02:30

İlk Kütüphane Haftası kutlamasından bu yana talebimiz olan, kütüphanecilik yasasının yeniden gündeme getirilerek bir meslek yasasına kavuşmamız acil talebimizdir.

1964’te ilki kutlanan Kütüphane Haftasının açılış konuşmasını yapan Türk Kütüphaneciler Derneği Genel Başkanı Abdulkadir Salgır’ın o gün anlattığı, kütüphane yasası, okul kütüphaneleri ve çocuk kütüphanelerinin yetersizliği, halk kütüphanelerinin organizasyonu, nitelikli personel çalıştırılması gibi konular bugün yaşadıklarımızın neredeyse aynısı. 57 yılda mesleki problemler çözüme kavuşmadı. Kütüphane Haftası biz kütüphanecilerin keyifle kutlaması gereken haftalar olması gerekirken kütüphanecilerin yaşadığı sorunları, kütüphanelerin yetersiz ve işlevsizliğini anlattığımız, kütüphanecilerin sesini duyurmaya çalıştığımız, mesleki haklarımızı savunduğumuz, kütüphaneler için savunuculuk yaptığımız haftalara dönüştü.

HAYALET OKUL KÜTÜPHANELERİ

En temelde eğitim kurumlarımızda “kütüphane” kavramı ve gerçeği yok. Çocuklar nitelikli özel eğitim kurumlarını saymazsak “okul kütüphanesinden” yoksun eğitim görüyor. Bakmayın TÜİK’in örgün ve yaygın eğitim kurumları için verdiği 30 bin 618 okul kütüphanesi sayısına. Milli Eğitim Bakanlığına bağlı kurumlarda okul kütüphanesi standardına en yakın kütüphane formu olan Z kütüphanelerin sayısı 1837… Z kütüphanelerin bile okul kütüphanesi sayılması için “kütüphaneci” bilgi ve belge yönetimi bölümü mezunu nitelikli konu uzmanı personel çalıştırılması gerekiyor.

MEB’den CİMER üzerinden edindiğim bilgiler MEB bünyesinde kütüphanecilik eğitimi almış personel sayısı, kütüphaneci kadrosu sıfır. Bilimsel kütüphanecilik anlayışının 5 temel ögesinden birisi ve en önemlisi kütüphaneci olmadan kütüphane, okul kütüphanesi olmaz. Öğrencilerin büyük çoğunluğu kütüphanesiz ve kitapsız eğitim görüyor. Örgün eğitimde, 54 bin 715’i resmi okul, 13 bin 870’ü özel okul, 4’ü açık öğretim okulu olmak üzere toplam 68 bin 589 okul bulunuyor. TÜİK’in, 30 bin 618 okul kütüphanesi sayısını doğru kabul etsek bile 38 bin 421 okulda kütüphane yok. TÜİK’in MEB’den aldığı bilgiyi doğru saydığımızda bile öğrencilerin yüzde 40’nın okulunda okul kütüphanesi olduğu varsayılıyor. Bu rakamlarla bile okulların yüzde 60’ı kütüphaneden yoksun.

‘GEÇİCİ KAPALI’ HALK KÜTÜPHANELERİ

Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler Yayımlar Genel Müdürlüğünün 2020 istatistiklerine göre 1212 kütüphanesi var. Bu kütüphanelerin 200’e yakını geçici kapalı. Kapalılık süresi 18 yılı geçen kütüphaneler var. İlgili bakanlık ve müdürlük kütüphane sayıları yüksek gözüksün, “Kütüphane Kapatan Bakanlık Olmayalım” diye “Geçici Kapalı” diye bir kavram kullanıyorlar. Örneğin, İstanbul’da Bakırköy Rıfat Ilgaz İlçe Halk Kütüphanesi 5 yıldır geçici kapalı. Ne zaman açılacağı bilinmiyor. İstanbul’un birçok ilçesinde bakanlığın kütüphanesi yok.

Yurttaşlara temel kütüphanecilik hizmetlerini veremeyen bakanlık sürekli popüler projelerin peşinde koşarak işlevini yerine getirmiyor. 2020 yılında bakanlığın AVM’lerde kütüphane kurması kütüphane sayısı arttırma hedefiyle alelacele açtığı 3-5 bin kitaplık mini kitaplıklar; kütüphanecilik biliminin temeli olan kataloglama ve sınıflama olmadan, özensizce açıldı. Kütüphanelerin tüketim kültürünün sembol mekanlarına müşteri çekmek odaklı kurgulanması “kadim kütüphanecilik bilimi felsefesine” ters. Kütüphaneler üretim mekanlarıdır.

ÜNİVERSİTE KÜTÜPHANELERİ

Üniversitenin tüm akademik unsurlarının akademik- bilimsel çalışmalar yaparken beslendiği en önemli yer üniversitelerin kütüphaneleridir. Bilimsel çalışmaları besleyen en önemli odak akademik araştırma süreçlerinde akademisyenleri ve öğrencilerin beslendiği yerdir kütüphane. Basılı kitaplar, süreli yayınlar, e- kitaplar ve elektronik veri tabanları ile kütüphanelerin koleksiyonları kurulmalıdır. YÖK’ün, üniversiteler için düzenlediği izleme ve değerlendirme raporları ülkemizdeki akademik kütüphanelerin kitap sayısı, veri tabanlarına ayırdığı bütçe üniversitede kütüphane kurumuna verilen önemi gösteriyor. Üniversitelerimizdeki akademik üretimden yoksunluk dünya üniversite sıralamasındaki yerimizi gösteriyor. Uluslararası sıralamalara giren üniversitelerimize bakın mutlaka temelinde nitelikli bir kütüphane kurduklarını görüyoruz.

DAHA FAZLA NİTELİKLİ KÜTÜPHANE

Tüm bakanlıkların acil bir eylem planı yaparak çocuk coğrafyasındaki kitap yoksulluğunu gidermek için harekete geçmesi, okullarda nitelikli koleksiyonla okul kütüphaneleri açılması, açılacak kütüphanelerde bilgi ve belge yönetimi bölümlerinden mezunların istihdam edilmesi, okuma kültürü seferberliğinin başlangıcı ve temeli olacaktır.

Yerel yönetimlerin son 10 yılda kütüphaneler konusundaki girişimlerinin hız kesmeden devam etmesi çok önemli. Yerel yönetimler, kültür politikalarını başkana ve yönetime göre değil yasal bir zorunluluğa, standarda oturtarak kütüphane hizmetlerini kurumsallaştırmalı ve temel yaptırımlar yasalaşmalıdır.

57 yıl önceki ilk Kütüphane Haftası kutlamasından bu yana talebimiz olan, yıllardır beklediğimiz kütüphanecilik yasasının yeniden gündeme getirilerek bir an önce bir meslek yasasına kavuşmamız acil talebimizdir.

KÜTÜPHANE HAFTAMIZ KUTLU OLSUN!

Kütüphaneler gelişmiş toplumlarda fırsat sağlayan kurumlardır. Toplumların kalkınmasında önemli pay sahibidir. Bireylere, gruplara okuma alışkanlığı kazandırılan, bu alışkanlığı okuma kültürüne dönüştüren yaşam boyu eğitim-kültür kurumlarıdır. Yediden yetmişe toplumun her kesimine sunduğu olanaklar ve hizmetlerle bireylerin edebi, bilimsel bilgiye ve teknolojik olanaklara ücretsiz erişimine olanak sağlar. Toplumun daha çok kütüphane hizmetine, fırsat eşitliğine ihtiyacı var. Bütün olumsuzlara rağmen kütüphanelerin toplumsal yaşamda daha çok yer alacağı aydınlık günler dileyerek 57. Kütüphane Haftamız kutlu olsun!

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.