Ajans Bakırçay
2019-08-23 17:24:40

Katılımcı Demokrasi

Salim Çetin

23 Ağustos 2019, 17:24

Geçtiğimiz ay İzmir Sanat ‘taydı “Fuar’ın Geleceği “ başlıklı toplantı.

Sonra bir ay arayla “Tarımsal Kooperatifler, Talepler, öneriler” gerçekleşti.

Şimdi, 22 Ağustos İzmir’in en sıcak akşamında “İzmir’de Toplu Ulaşım” tartışmaya açıldı.

Sosyal demokrat ya da sol belediyecilik anlayışının temelinde bana göre katılım konusu vardır.

Dolayısıyla bu tezi savunmuş biri olarak şimdi gerçekleşen katılımla ilgili bu etkinliklerden sevinç duyduğumu belirtmek isterim.

Aslında belediye başkanlarımız yerel yönetim tarihine şöyle bir baksalar, katılım konusunda epeyi malzeme bulacakları muhakkak.

Mesela Fatsa’ da Terzi Fikri’nin Fatsa halkıyla beraber yaptıkları unutulur mu?

Ahmet İsvan’nın İstanbulluları kararlara katan uygulamaları, Murat Karayalçın’ın “Ankara Kurultayı”, meclis kararlarını radyodan yayınlama girişimleri vs…

Hatta 90’ lı yılların başında Urla’ da, Aliağa’ da, Dikli’ de gönüllülük esasıyla yürütülen “Halk Senatosu” uygulamaları.

Bu örnekler çoğaltılabilir..

Mesele bu örneklere yaratıcı yeni örnekler katmak.

***

Aslında katılım konusu seçilmişlerin kararlarını alırken takındıkları bir tavırdır esasında.

Kimseye danışmadan da karar alabilirler.

Ama birlikte karar almanın bir konuyu müzakere ederek sonuca varmanın bir idari karar olmanın ötesinde yurttaş üzerinde daha başka etkilerinin olduğu da söylenmektedir.
Baskıcı ve otoriter rejimlerin insanları canından bezdirdiği, tepedekilerin yurttaşa sormadan karar aldığı yurttaşın kendini kamusal özne olarak görmediği bu nedenle de yaşadığı yere ve mekâna gönül bağıyla sahip çıkmadığı bir süreç yaşanıyor çoktandır.

Bu durum gerek ülkede gerekse şehirde bir noktada bu aynı zamanda toplumsal bir mutsuzluk halidir. Şehirde yaşayan birey, bu nedenle bile mutsuz, kendini değersiz görebilmektedir.

O halde bundan kurtulmanın yolunu İlhan Tekeli hocanın tavsiyesinde bulacağız; karar alma süreçlerine yurttaşı katıp onu yabancılaşma hissinden kurtaracak ayrıca alınan kararlara adanmışlık duygusu içinde sahip çıkmasına yardımcı olacağız.

Gördünüz, bunlar az şey mi?

Bir başka yarar da demokrasi tartışmaları açısındandır.

Birçok ülkede demokrasi tek adamın karar verdiği otoriter eğilimlere doğru kaydığı bir vakıa. Ancak uzun vadede temsili demokrasiden katılımcı demokrasiye dönüşümün olacağı, 21.yy katılımcı demokrasinin egemen olabileceği zikrediliyor.

Bu da yurttaşı olabildiği kadar yönetime dahil eden müzakereci anlayışın öne çıkması anlamına gelir. Başka bir deyişle katılım konusunun önemine işaret eder.

***
Şimdi gelelim Fuar’daki Ulaşım toplantısına.

Benim gördüğüm bu toplantılarda derli toplu bir ön değerlendirme yapılmalı ki, katılımcı buradan hareketle değerlendirmelerini, taleplerini yapabilsin!

Ayrıca alınan kararlardan katılımcılar haberdar edilmeli, çıktılar kamuoyu ile tartışılmalı ki anlamlı olsun.

Kısaca temsili demokrasi mi yoksa yurttaşın kararlara katıldığı, aktif yurttaş olduğu katılımcı demokrasi mi, Başkanlar biraz da uygulamaları ile buna karar verecekler…

İzmir gene farklılığına ortaya koyacak sanki katılımcı demokrasiden yana tavrını koyacak gibi.

En azından şimdiye kadarki uygulamalar bu yönde.

Dileriz katılım konusundaki bu güzel uygulamalar Bergama’ ya Aliağa’ya, Dikili’ ye ve diğer şehirlere de sıçrar.

Yorumlar (1)

Gürol Tulunay 4 Yıl Önce

Salim Hoca sana yazarken gitti, ya da benim parmağım bir yere deydi. Yıl 1963 Ercüment Uysal Balçova ya reis seçildi. Çok kısa zamanda Dev bir otel, Balçova Cengiz Saran Barajı, Teleferik ve Döner Gazino yaptı. Terzi Fikri, Allahın rahmeti üstüne olsun, müthiş bir belediye başkanıydı. Ancam ben bu yaşıma kadar Ercüment Uysal kdar yatırımcı ve arkasında sayısız eser bırakan bir reis duymadığımıda söylemek isterim. Ve Uysal da kulağında olsun derim. Bu yazınıda çok beğendiğimi söylemek isterim...Sağlık ve esenlikler dilerim...Şimdi hangi görevde ve neredesin?...

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.