Yerel yöneticiler uyguladıkları projeler oranında kalıcı olabiliyor, o şehrin hafızasında iz bırakıyor.
Öbür türlü sıradan bir yöneticinin düştüğü durumdur ki hiçbir referansa konu bile edilmeden ömrünü tamamlıyor. Unutulup gitmesi kaçınılmaz oluyor.
Başkan Piriştina birinci tip yönetici, az zamanda iz bırakan uygulamaları İzmir'e kazandırdı ve o nedenle bu şehrin derin hafızasında her zaman ayrıcalıklı bir yer açtı kendisine.
Öyle ya her yıl ölüm yıl dönümünde kendisinden sitayişle, özlemle söz edildiğine göre bu konuda şehrin gönlünde yerini almış demektir.
Ben de bu şehirde yaşayan bir yurttaş olarak bir dönem güzel işler yapmış Ahmet Piriştna'yı sevgiyle anıyorum. Bu sevgimin içinde yaptığı uygulamaların bu kentti iyi doğru dönüştürmüş olmasının kuşkusuz payı büyük…
HEM İŞADAMI HEM BELEDİYECİ..
Kosova’ dan İzmir’ e göçle gelen bir ailenin çocuğu olan Piriştina'yı 1989-1994 döneminde Yüksel Çakmur’un bürokratlarından biri olarak Tansaş şirketinin başına görüyoruz.
İlk yerel yönetim deneyimini burada yaşayan Piriştina, bu belediye şirketini kendi üretim tesislerine kavuşturarak önemli bir başarıya imza atıyor. Şirket başarıdan başarıya koşuyor.
Belediyedeki bu başarı Piriştina'ya belediye dışında da başarılı işlerin kapısını aralıyor ve yüz arkadaşıyla 1992'de KİPA'nın kurulması böyle geliyor. KİPA kısa zamanda Ege Bölgesinde mağazalar zinciri açarak başarısını kanıtlıyor.
Bu girişimi İzmir iş dünyasının önemli örgütü Sanayi Odası'nda onu sanayi odası meclisine taşıyor.
Kuşkusuz yerel yönetimlerdeki başarılarda ve uygulamalarda sol kültürle tanışık olması Aziz Nesin, Behice Boran, Metin Akpınar gibi sol aydın ve politikacılarla dostluğunun payını da unutmamak gerekir.
Ve 1995'de Piriştina DSP'den milletvekilidir.
Başarı burada da kalmıyor, 18 Nisan 1999'da yerel yönetim seçimlerinde bu kez oyların %30.55'ini alarak İzmir Belediye Başkanlığına adım atmasına neden oluyor. TANSAŞ'ta deyim yerindeyse yaptığı staj yeni bir evreye taşınmış, İzmir gibi bir kentin yönetimi ona emanet edilmiştir artık.
***
PİRİŞTİNA'NIN UYGULAMALARI…
Piriştina, 1999 yerel yönetim seçimlerine girerken İzmirlilere kimsenin kişisel hevesleri uğruna proje yarıştırmayacağı, büyük projeler yerine hayatı kolaylaştıran uygulamaların tercih edileceği, yapılacak işler konusunda katılımcılığın esas alınacağı güvencesini veriyor.
Kimliğini koruyan, kültür başkenti olma özelliği olan bu arada kaliteli kent hizmetleriyle yabancı yatırımcıları çeken Akdeniz’in yıldızı bir İzmir hedeflerin başındadır.
Bütün bunlar estetik duyarlılığı yüksek bir yönetim anlayışı içinde gerçekleşecektir.
İlhan Tekeli hoca, Piriştina dönemi belediyeciliğini incelerken katılımcılık konusunda geliştirilen mekanizmaları; Büyük İzmir Metropolitan Gelişim Vakfı, Belediye semt merkezleri, Hizmet Vakfı'nın kurulması, bütün STK'ların yer aldığı kent Kongresi toplanması gibi işleri örnek gösterir.
İzmir’in kültürel kimliği konusunda İnciraltı'na açılacak sergi alanları, sahne sanatları için salonlar, toplantı salonları, müze ve galeriler içeren bir kültür merkezi kurulması çalışmaları programda yer alır.
Seçim sonrası deneyimli bir belediyeci olan Hasan Fehmi Mani'yi genel sekreterliğe ve İZSU Genel Müdürlüğü'ne, Doğan Kuban ve Murat Katoğlu ise danışmanlığa getirilir.
Konak Meydan düzenlemesi, Pier'in yeni kimliğine kavuşması Piriştina'nın bu ekiple birlikte ilk gerçekleştirdiği çalışmadır. Daha sonra 1991'de Çeşme-İzmir oto yolu devamı olarak Özal hükümeti tarafından planlanan ve Burhan Özfatura döneminde doldurulan Kordon'nun eski haline getirilmesi çalışmaları gündeme taşınır.
Nitekim bu ekip Kordon dolgu alanını yeniden eski haline getirmiş, o alana dökülmüş binlerce tonluk dolgu malzemesi yeşillendirilmiş ve yaya yürüme yolu haline getirmiştir.
İzmir Liman Bölgesi İçin Kentsel Tasarım çalışması ile liman arkasının planlanması Piriştina döneminin bir başka çalışmasıdır.
Bostanlıdan başlayıp Güzelbahçe'ye kadar uzanan kıyı düzenlenmesi, Hasan Mani'nin girişimleriyle Büyük Kanal Projesi'nin hızlandırılarak bitirilmesi, su basmalarına karşı menfez çalışmaları, Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi'nin devreye sokulması gene bu dönemin hızla hayata geçirilen çalışmalardan bazıları.
Ayrıca kent kitaplarının yayını, Kent Belleği Müzesi'nin oluşturulması bu kapsamda sayabileceğimiz nitelikli çalışmalardan…
Bu çalışmaları daha uzatmak mümkün….
****
Bilindiği gibi Piriştina dönemi iki dönemi kapsıyor.
1999-2002 birinci dönem, 23 Mart 2004 ise ikinci dönem.
Ne yazık ki ikinci dönem sadece üç aylık bir devreyi kapsıyor.
15 Haziran 2004’ ünde kalp yetmezliği bu iyi insanı aramızdan alıp götürdü.
Böylece tam da bir özgün "İzmir Modeli" diyebileceğimiz uygulamalar yarım kalmış oldu.
Ne diyelim, iyi belediye başkanlarını hizmet ettiği şehirler kolay kolay unutmuyor.
Ahmet Piriştina'da bu unutulmayanlardan biri…