Ajans Bakırçay

Meslektaşlarını dolandıran savcı Dikili’den de arsa pazarlamış!

GÜNDEM

İstanbul Bakırköy Adliyesi'nde sanık ve sanık yakınlarını beraat vaadiyle, meslektaşlarını da ucuz araba ve arsa vaadiyle dolandırdığı öne sürülen Cumhuriyet Savcısı Tamer C.'nin İsviçre'ye kaçtığı ortaya çıktı.

Adliyedeki kaynaklardan alınan bilgiye göre; Cumhuriyet Savcısı Tamer C., cinsel suçlarla ilgili dosyalarda, sanık ve sanık yakınlarına, kendisine para verilmesi karşılığında beraat ettireceğini söyleyerek bu kişilerden yüzbinlerce lira para aldı. Ayrıca Tamer C., savcı, katip ve mübaşir olmak üzere adliyede çalışan birçok kişiyi de 'ucuz araba' ve 'yatırım yapılabilecek ucuz arsa bulduğunu' söyleyerek milyonlarca lira dolandırdı.

6 İLA 12 MİLYON TL

Toplam 6 milyon ile 12 milyon lira arasında vurgun yaptığı öne sürülen Tamer C'nin istifa ederek emeklilik dilekçesi verdiği, yaklaşık bir ay önce de İsviçre'ye gittiği belirlendi. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Tamer C. hakkında 'dolandırıcılık' suçlamasıyla soruşturma başlatırken, Hâkim ve Savcılar Kurulu da (HSK) iddiaları araştırmak üzere müfettiş görevlendirdi.

CUMHURİYET SAVCISININ DOLANDIRDIĞI SAVCI ANLATTI

Yurtdışına çıktığı zannedilen Savcı Tamer C.’nin dolandırdığı mağdur savcılardan G.S.’nin şikayet dilekçesi ortaya çıktı. Savcı G.S. şikâyet dilekçesinde nasıl dolandırıldığını, Tamer C.’nin kendisine neler vaat ettiğini ayrıntılarıyla anlattı.

Mağdur Savcı G.S., Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunduğu dilekçesinde; “2018 yılında Bakırköy Adliyesi’nde Cumhuriyet Savcısı olarak göreve başladım. Haziran 2018’de Başakşehir 2. Etaptaki ATGV lojmanı talebim üzerine çıktı ve buraya ailemle yerleştim. Bu lojmanda oturması, aynı servisi neredeyse her gün kullanmamız ve aynı adliyedeki meslektaşım olması sebebiyle Cumhuriyet Savcısı Tamer C. ile tanıştım. Yaptığımız sohbetlerde babasının variyetli olduğunu, Konya’daki bir otobüs firmasının ortağı olduğunu, dönümlerce arazilerinin bulunduğunu, iki erkek kardeşinin Norveç ülkesinde ticaretle uğraştığı söyledikten sonra belli bir tasarrufu elinde olacak kadar kıdemli olduğundan, kendisinin de hali hazırda geçmesi planlanan Kanal İstanbul güzergâhından arsaları olduğunu meslektaşlarla birlikte aldıklarını söyledi. Mesleğe girmeden elimdeki tasarruf ettiğim param olduğunu, yatırım maksatlı arsa alabileceğimi, rastlarsa haber vermesini söyledim. Bana 2-3 hafta sonra böyle bir yerin olduğunu ilgilenip ilgilenmediğimi sordu. Karşımdakinin bir Cumhuriyet Savcısı ve yatırım işlerini bilen biri olması sebebiyle kendisine itimat ettim”

DİKİLİ’DEN ARSA

“Bana İzmir Dikili Çukuralan mevkiinde parsellerin olduğunu, fakat çok kısa sürede 1 milyon 300 bin lira bulunması halinde alınabileceğini, kendisinin de dâhil olduğu başka meslektaşlar varsa dâhil edebileceğini söyledi. Ben de kendisine güvenerek Bakırköy Adliyesi’ndeki Cumhuriyet Savcısı B.K.’ye aynen aktardım, satın alınma durumunda bir tapunun da üzerinde yapılabileceğini söylediğinden ona da aktardım. Savcı bey mali durumunun müsait olmadığını olsaydı göreceğini söyledi. Ayrıca yine aynı lojmanda komşum olan Bakırköy Cumhuriyet Savcısı C.B.’ye de kendisi aynı şekilde teklifte bulundu. Bildiğim kadarıyla o da aynı sebeplerden kabul etmedi. Bana 2020’ye girmeden taşınmazı satın alıp bir başka kişiye de satabileceğimizi, aldığımızda tapuları benim adıma yapılacağını, kendisi üzerinde çok taşınmaz bulunduğunu söyledi. Ben de ödemenin bana ait kısmını 4 Ekim 2019 tarihinde Bakırköy Adliyesi’nde iken mobil bankacılık ile bana ait olan hesabımdan ona ait hesaba EFT yaptım. 14 Kasım tarihinde taşınmazları üzerimize almadan satabileceğimizi söyledikten sonra taşınmazları sattığı bedelinin 20 Kasım günü EFT yapacağını söyledikten sonra oyalama sürecine başladı. Fakat bu süreçte taşınmazları sattığını, 250 bin lira para geldiğini (dekont göstererek), bunu küçük hisseli arkadaşlara dağıtacağını, kendisi ve bana ait payın ABD doları olduğunu, geldiğinde hemen göndereceğini, hatta bize satılan yerden arsa da kaldığını Whatsapp yazışmalarında beyan etti”

RAPORLA İNANDIRDI

“Karşımdaki, her gün beraber eve geldiğim Cumhuriyet Savcısı olduğundan şüphelenmedim. Fakat süreç uzadıkça uzadı ve işe gelmemeler, telefonunu kapatmalar başlayınca şüphelendim. Fakat artık kendisine ulaşılmaz olmuştu. En son 13 Ocak 2020 günü sağlık raporu sunmak için Bakırköy Adliyesi’ne geldiğini duyunca hızla yanına çıktım. Bana daha önce boşanıp yeniden evlendiğini, eşiyle problemleri olduğunu, az daha eşini öldürecek olduğunu, kafasını dinlemek için uzaklaşıp telefonunu kapattığını söyledi. Bu arada odaya diğer Cumhuriyet Savcısı girince öğle arası konuşalım dedi. Ben de gelmediği günler için sağlık raporu getirdiğinden ve özel konu görüşeceğimizden kabul edip ayrıldım. Ben odadan çıktıktan sonra o da çıkmış ve Cumhuriyet Savcısı C.B.’nin odasına gitmiş. Orada kendisiyle görüşürken arsayı sattığı küçük hissedarların ödemesini yaptığını, sadece benim ve kendisinin parasının kaldığını onu da ödeyeceğini beyan etmiş. Ayrıca kendisinin eşiyle problem yaşadığını, kendisine bu kadar parayı nereden bulup eve getiriyorsun dediğini, mafya ile iş mi yapıyorsun dediğinden aralarının bozulduğunu ve evi bu sebepten terk ettiğini söyleyerek sağlık raporunu vermek üzere Başsavcı Vekili A.Y.’nin yanına gitmek üzere yanından ayrılmış”

DİKİLİ’DE Kİ ARSA İÇİN 40 BİN LİRA KAPARO

“Bu da Bakırköy Adliyesi’ndeki son görüldüğü gün olmuştur. Şuan telefonunun kullanılmıyor olduğu ve 2 haftadır gelmediğini, onu soran pek çok kişi olduğunu, kendini Elazığlı olarak tarif eden birinin 09 Ocak 2020 günü gelerek Tamer C.’y, sorduğunu, olmadığını söyleyince Dikili’de arsa işi olduğunu 40 bin lira arsa sahibine Tamer C.’nin kaparo verdiğini, adamın 3 aydır beklediğini yarına kadar ödeme yapılmazsa kaparonun yanacağını söyleyip gittiğini bana anlattı. Bu suretle Cumhuriyet Savcısı ve mesai arkadaşı olmasını kullanarak beni aldatıp hile ile tüm tasarrufumu uhdesine geçirerek ortadan kaybolan Bakırköy Cumhuriyet Savcısı Tamer C.’den şikayetçi ve davacıyım” dedi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.