25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nde kadınlar pek çok yerde olduğu gibi Bergama’da da sokaktaydı.
Kadınlar, 20 Kasım Pazar günü Bergama’da evinde eski sevgilisi tarafından hunharca öldürülen 28 yaşındaki Özlem Camgöz için yürüyüş düzenledi. Yusuf Kemalettin Perin Mesleki ve Anadolu Lisesi önünde toplanan kadınlar, Cumhuriyet Meydanı’na kadar yürüdü. Kadın cinayetlerinin kınandığı yürüyüşe Özlem Camgöz’ün annesi, ablası ve yakın akrabaları da katıldı.
ÖZLEM’İN ABLASI KONUŞTU; “EN AĞIR CEZA İLE CEZALANDIRSIN”
Burada bir konuşma yapan abla Fatma Ereken; “Bizler dışarı çıkmaktan, ölmekten korkuyoruz. Devlet bu cinayetleri işleyenleri en ağır ceza ile cezalandırsın. Bize biber gazı sıkanlar, öldürülen ya sizin karınız, kız kardeşiniz olsaydı? Bu kadar kayıtsız kalabilir miydiniz? Benim kardeşim kara toprak altına sokan katilin 3 - 5 yıl ceza yatıp çıkmasını istemiyorum. Devletin yapamadığı adaleti biz mi yaratalım” dedi.
“FAİLLERİN PEŞİNİ BIRAKMIYORUZ, BIRAKMAYACAĞIZ”
Bergama Demokrasi Platformu Kadın Komisyonu adına konuşan Alev Çakır Aslan ise; “Öfkemiz durmuyor, durmayacak. Nasıl dursun? Her gün kadın cinayeti ile güne başlıyoruz. Ama bizler erkek devletine boyun eğmiyoruz. Şiddete karşı önleyici politikalar geliştirilmesi için, cezasızlığın son bulması için, mahkemelerde, evlerde, iş yerlerinde birbirimize dokunduğumuz her yerde mücadele ediyoruz. Devlet şiddetine maruz bırakılan, tutuklanan, sesi kısılmaya çalışılan bütün kadınların sesi oluyoruz. ‘Bana bir şey olmaz’ diyen devlet koruması altındaki faillerin peşini bırakmıyoruz, bırakmayacağız” sözlerine yer verdi.
Açıklamada “Gülistan Doku’ya ne oldu?, Aleyna Çakır’a ne oldu?, Duygu Delen’e ne oldu?, Özlem Camgöz’e ne oldu?” Diye soruldu.
“ÖZLEM’İN ÖLÜMÜNDEN SONRA YAŞANANLAR DAHA DA ÜRPERTİCİ”
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle Cumhuriyet Meydanı’nda yapılan basın açıklaması ise Bergama Demokrasi Platformu Kadın Komisyonu’ndan Duygu Aslan tarafından okundu.
Yapılan açıklamada; “Biz bugünü planlarken 20 Kasım’da öldürülen Özlem Camgöz adlı kardeşimiz, Bergama’da hepimizin soluk aldığı coğrafyada ‘kıskançlık’ bahanesiyle boğularak öldürüldü. Ölümüne ait ayrıntıların vahşeti bir yana; ölümünden sonra yaşananlar daha da ürpertici, pes dedirtici. Katilin olay gününden sonra Özlem’in evine, aileye haber verilmeden götürülmesi, hatta polisin Özlem’in ablasına biber gazı sıkması da cabası. Bu vahşet yetmezmiş gibi 22 Kasım günü TBMM Genel Kurulu’nda Kadına Yönelik Şiddetin Araştırılması’na ilişkin genelge AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi” denildi.
Kadınların nelere maruz kaldığının sıralandığı açıklamada, neler yapılması gerektiği ve taleplerde sıralandı. Basın açıklamasının sonunda ise “Tacizi, tecavüzü, istismarı, katliamı durdurmak için susmayalım, haykıralım, Göz yummayalım, susana da boyun eğmeyelim” ifadelerine yer verildi.