Ajans Bakırçay
2022-03-27 12:45:11

Güle Güle Aydın (Engin) Abi, Seni Unutmayacağız...

Sedat Özgüven

27 Mart 2022, 12:45

“Tanıdığım İçin Çok Mutlu, Kaybettiğimiz İçin Çok Üzgünüm…”

***

Yaşama veda etmeden bir kaç gün önce oğlu Ekim Engin, babası Aydın Engin in Facebook hesabından bir paylaşım yaparak, Aydın Engin'in sağlık durumu hakkında: "8 Mart günü rutin bir safra kesesi ameliyatı geçirdi. 10 Mart günü, ameliyat sonrasında oluşan komplikasyonlar sonucunda doktorları entübe edip yoğun bakım ünitesinde yapay komaya aldılar. 15 Mart günü, yapay komadan uyandırıldı ve tüpsüz nefes almaya başladı. Ağır bir akciğer enfeksiyonu dışında stabil ve iyileşme yoluna girdi.20 Mart günü akciğer enfeksiyonu ile daha iyi müdahale etmek için tekrar entübe edildi. Şu anda hâlâ yoğun bakımda, stabil durumda ama, hayati tehlikeyi atlatmış durumda değil" demişti.

Ve bir kaç gün sonra da Aydın Abiyi sonsuzluğa uğurladık... Onu uğurlarken yakınında olmak isterdim. Uzaklarda olduğum için gerçekleşemedi.

Aydın abi, iyi bir insandı. Yetenekli, uzakları gören, emek, demokrasi ve sömürüsüz bir dünya yanlısı, her anlamda usta bir kişilikti.

O sahip olmak, varlıklı olmak peşinde değildi. O insana, yaşama ilişkin işe yaramak peşinde idi ve her koşulda bunu başarabilmek için çaba harcadı.

TİP te çalıştı. 12 Mart sonrasında, TSİP in kuruluşunda yer aldı. Daha sonra da Tarihsel TKP nin saflarında mücadele etti.

12 Eylül faşist-askeri darbesinden önce 7,5 yıl hapse mahkûm oldu ve bir ara tahliye olup, sonrasında tekrar içeri alınacağı bilgileri artınca, Haziran 1980'de yurt dışına çıkmak zorunda kaldı.

1991 yılına kadar Almanya da siyasi mülteci olarak ve taksi şoförlüğü yaparak yaşamını sürdürdü. 1991 yılında çıkan kısmi aftan yararlanıp Türkiye'ye döndü ve kısa bir süre Cezaevi'nde yatmak zorunda kaldı.

1992-2002 yılları arasında Cumhuriyet gazetesinde editörlük ve köşe yazarlığı yaptı. Açık Radyo'da 'Aydın Engin'le 50 Dakika' adlı programı hazırlayıp sundu.

2002 yılında Birgün gazetesinin kuruluşunda yönetici olarak görev aldı ve bir süre 'Tırmık' köşesini yazdı. Daha sonra Agos Gazetesi’nde köşe yazıları yazmaya başladı. 2014 yılında yeniden döndüğü Cumhuriyet Gazetesi'nde 2016 yılına kadar yazdı. Daha sonra da T24 te yazmaya başlamıştı.

Onu izler, okurdum. Aynı partinin üyeleri olmaktan onur duymuştum. 70'li yılların ortalarında Onunla yakından tanıştım ve bir süre İzmir de çıkmak zorunda bırakılan bir gazetemizin hazırlanmasında parti görevi olarak benim de desteğim olmuştu.

Yani Aydın Abiyi ben de yakından tanıdım...

Elbette basın ve yazın dünyamızda çok değerli insanlarımız bulunuyor. Okuyor, izliyoruz. Ne var ki bazılarının bıraktığı iz çok farklı oluyor, Aydın Abi gibi...

Şimdi yazın dünyası örnek değerli bir insandan yoksun kaldı.

Seni tanıdığım için çok mutlu, kaybettiğim için çok üzgünüm...

Güle güle Aydın abi. Seni unutmayacağız, unutturmayacağız.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.