Ajans Bakırçay
2019-08-20 11:00:31

Dikili Güzellemesi 1

Murat Solmaz

20 Ağustos 2019, 11:00

Bazı yerleşimler vardır, şehir gürültüsünden çok uzakta. Uzaktır sirenlerden, korna sesinden ama denize ayaklarını uzatmış yaşlı bir balıkçı gibidir. Akrep ile yelkovan bile zaman denen yarışta daha sakin adımlar atar böyle yerlerde. Dikili tamda bu betimlemeye sahip İzmir’den 120 km uzakta şirin bir ilçe. İlçe merkezinden başlayıp Ayvalık’a kadar uzanan Türkiye’nin en büyük kumsallarından birine sahip, denizinin temizliği, koylarının bozulmamış doğasıyla Dikili görülmeye ve hatta yaşamaya değer bir yer.

Dikili sadece doğa güzellikleriyle, temiz havasıyla değil arkeolojik mirasıyla da son yıllarda adından bahsettiren bir ilçe olarak karşımıza çıkıyor.

Atarneus’un İzinde

Dikili- Ayvalık karayolunun kesiştiği Dikili çatısında Madra Dağları’na yüzümüzü döndüğümüzde 177 metre yüksekliğinde, yığma bir tepe selam durur bizlere. Zamanın bekçiliğini yapmaktadır Ağılkale, hafızasında binbir hikaye ile. Ağılkale sıradan bir tepe değildir. M.Ö. 300’lere dayanan geçmişi ile Atarneus antik kentinin kurulduğu yerdir. Atarneus, Hermias’ın ülkesiydi. Denizin tuzlu rüzgarı vururdu yamaçlarına, güneşi batırırdı her gün dönümünde karşısındaki eşsiz maviliklere.

Assos’tan Pergamon’a uzanan kıyılara hükmeden Euboulos, ölmeden önce ülke topraklarını, kölelikten kurtarıp Atina’ya felsefe okumaya gönderdiği Hermias’a vasiyet eder. Atarneus’un yükselişi Hermias’ın kral olmasıyla başlar. Hermias’ın Atina’da felsefe okuduğu yıllarda tanıştığı Aristotales Atarneus için “Yeşil bir ovadan Ege Denizi’ne bakan Atarneus Akropolü karşısında derin bir heyecan duymamak mümkün değildir” diye bahsetmişti.

Bakırçay’ın altın yıllarını yaşadığı bu ülke çok geçmeden dikkatleri çekmişti. Her güzelliğin bir düşmanı vardır. O düşman filleriyle toprağı titrete titrete Anadolu’nun batı kıyılarına kadar ilerlemiş Pers ordularıydı. Hermias, 8 yıl süren saldırılarda ülkesini korudu. Ancak Rodos hakimi Mentor’un, Perslerle işbirliği yaptığını tahmin edemedi. Başarısından dolayı Hermias’a büyük bir şölen düzenledi Mentor. Şölen bir tuzaktı. Pers askerleri şöleni bastı ve Hermias’ı esir aldı. İşgencelerden geçirilen Hermias ülkesinden çok uzaklarda öldürüldü.

Şarabın, üzümün, zeytinyağının ihraç edildiği bu güzelim ülke, Hermias’tan sonra esir yılları yaşadı, Pergamon Krallığı’nın Hellesnistik çağa damgasını vurmasıyla yaşam normale döndü, Atarneus Pergamon’un Ege’ye açıldığı kapılarından birisiydi, belki de limanıydı. Dikili kıyılarında yer alan deniz içinde saklı kayalıklar bunun cevabı olabilir mi? Şimdilik bilmiyoruz.

Atarneus’un bugüne kadar olan sessizliğe gömülmesi Romalıların Anadolu’ya gelmesiyle gerçekleşti. Pergamon Krallığı’nın Roma ordularınca teslim alındığı dönemde Aristonikos Ayaklanması çıktı. Bölge insanı işgalci kuvvetlere direniyordu. Ancak Atarneus’un kötü kaderi Romalı askerlerin kılıçlarıyla çizildi. Halk büyük bir katliamdan geçirildi. Atarneus derin uykusuna gömüldü. Şimdi onların topraklarında yaşayan bizler, Dikili sakinleri aynı suya, aynı havaya bağlıyız. Yediğimiz meyvede aynı tadı alıyoruz, aynı güneş sırtımızı ısıtıyor, baharda aynı toprak sunuyor bizlere binbir renkte çiçeklerini. Atarneus halkının izleri Ağılkale’de bizlere ulaşmayı bekliyor, derin uykusunda.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.