Ajans Bakırçay

Dikili Çukuralan davasına Tunç Soyer’de müdahil oldu

ÇEVRE

EGEÇEP’ten çevre avukatı Arif Ali Canga tarafından açılan, Dikili Kültür ve Çevre Platformu ve Bergama Çevre Platformu üyelerinin de müdahil olduğu davaya İzmir Büyükşehir Belediyesi de müdahil oldu.

Dikili'nin Çukuralan Mahallesi’nde yer alan TMSF yönetimindeki Çukuralan Altın Madeni’nde kurulmak istenen Kırma Eleme Tesisi için İzmir Valiliği tarafından verilen "Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Gerekli Değildir" kararının iptali için dava açıldı.

EGEÇEP’ten çevre avukatı Arif Ali Canga tarafından açılan, Dikili Kültür ve Çevre Platformu ve Bergama Çevre Platformu üyelerinin de müdahil olduğu davaya İzmir Büyükşehir Belediyesi de müdahil oldu. İzmir Büyükşehir Belediyesi Avukatı Esra Okumuş tarafından, Başkan Tunç Soyer’in, açılan davaya müdahil olunması için talimat verdiği öğrenildi.

VALİLİK “ÇED GEREKLİ DEĞİLDİR” KARARI VERMİŞTİ

Koza Altın İşletmeleri Anonim Şirketi, 360.000 ton/yıl kapasiteli Çukuralan Altın Madeni Kırma Eleme Tesisi Projesi ile ilgili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurdu. Başvurunun ardından İzmir Valiliği proje için 7 Ağustos’ta “ÇED Gerekli Değildir” kararı verdi. Bunun üzerine EGEÇEP başta olmak üzere Dikili Kültür ve Çevre Platformu, Bergama Çevre Platformu üyesi 19 kişinin müdahil olduğu dava süreci başlatıldı.

Dava dilekçesinde; idari işlemin çevreyi olumsuz etkileyecek faaliyetlere izin veren bir işlem olduğu, dolayısıyla açılan davanın bir çevre davası olduğu belirtildi. Projeye ilişkin "ÇED gerekli değildir" kararı verilmiş ise de projenin doğrudan Çukuralan Altın Madeni İşletmesi ile ilgili olması nedeniyle; ÇED süreci geçirmeksizin izin ve onay almasının mümkün olmadığı vurgulandı. Bunun üzerine idari işlemin öncelikle yürütmesinin durdurulması tedbiri ile duruşmalı olarak yapılacak yargılama sonucunda iptaline karar verilmesi istendi.

COVİD-19 SALGININA DİKKAT ÇEKİLDİ

Dava dilekçesinde ayrıca Covid-19 salgınına da dikkat çekildi. Benzer pandemileri yaşamamak için, atılacak her adımda yaşam alanlarının ve varlıklarının korunmasının esas alınması gerektiği ve bunun yolunun da doğayla uyumlu bir ekonomi ve doğayla uyumlu bir toplumsal hayat oluşturmaktan, yaşamın bütününü ekolojik hale getirmekten geçtiği kaydedildi. Davanın hukuksal değerlendirmesi ve hatta hukukun kendisinin de pandemi gündemine uygun olması gerektiği ve bu bakış açısındaki değişikliğin yaşamsal hale geldiği belirtilirken, Çukuralan Altın Madeninin doğal hayata ve yaban hayatına bir müdahale olduğunun gözden kaçırılmaması gerektiği hatırlatıldı.

YAŞAMI SAVUNUYORUZ

Dikili Kültür ve Çevre Platformu tarafından yapılan açıklamada ise; "Çukuralan Altın Madenine karşı, her daim yaşamı savunan ve ekolojik mücadelenin içinde yer alan DİKÇEP olarak, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in açılan davaya müdahil olmasını mutlulukla karşıladık. Bizler yaşam savunucuları olarak mahkeme bilirkişilerinin, daha doğrusu burada rapor sunan bilim insanlarının verilerine rağmen böyle bir kararın alınmasına itiraz ediyoruz. Bölgede sağlığımızı tehdit eden bu faaliyetin tümüyle durdurulmasını istiyoruz" denildi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.